KIZILÖTESİ

2-Yardım Klübünden Allen

Kısa bir tanışma faslı ile tüm klüp üyelerinin isimlerini öğrendim. Leon,Allen,Ariell(Leon'u elini yüzünü yıkamaya götüren siyah saçlı ve bandanalı hatun),Carter(acayip kaslı ve bronz tenli, esmer taş çocuk),Mira,(Sarışın bomba. Aslında bana çok şirin bir tip gibi gözüktü.)ve Loki(Mira ondan deli gibi hoşlanıyor. Kıs kıs kıs.)

İnsanlarla  kaynaşacak havam kalmadı düşüncesi ile yanımda getirdiğim tüm çizgiromanları okumuştum ki daha klüp çalışmasının bitmesine on dakika vardı. Bende sıkılmamak için konuşabileceğim birilerini aradım. Aslında Mira ile iyi anlaşabileceğimi düşünüyordum ama o Loki ile derin bir sohbete girmişti. Leon ile konuşursam onun moralini daha da bozacağımı düşünüyordum. Zaten yüzümü görmemek için sıradan başını kaldırmamıştı. (Belki de sadece uyuyakalmıştı.) Bende pencereden dışarıyı izleyen Ariell'in yanına gittim. "Selam."

O da "Selam." dedi. "Robin, değil mi?"

"Evet." dedim ve konuşacak birşeyler bulmaya çalıştım. "Buradakiler ile önceden tanışmış mıydın?"

"Sadece Allen ile samimiyim."

"O zaman neden...?" Neden yanlız olduğunu soracaktım, sonuçta benim aksime burada tanıdığı birileri vardı. Güldü. "Onu oyalayarak amacından saptırmak istemiyorum o...sır tutabilir misin?"

"Hayır."diye yalan söyledim . Eğer özel birşey ise bilmek istemiyordum.

"Güzel, zaten öylesine sordum. Sır falan değil."dedi kıkırdayarak. "Mira Loki'yi seviyor. Ki zaten bunu herkes bilyor ama Allen da Mira'ya deliler gibi aşık! Bu yüzden Allen Mira'nın yanında olmak istiyor.Ama Mira Loki'yle yakınlaşıyor. Tam bir aşk üçgeni!" Sanki bu olay onun işine geliyormuş gibi mutlu mutlu iç çekti. Ariell'in tavrı bana Rick Riordan'ın Afrodit tasvirini hatırlattı. Aşk tanrıçası aşk oyunlarından ve aşk uğruna verilen savaşlardan öylesine keyif alıyordu ki insanların aşk hayatını adeta satranç tahtasındaki bir piyonmuş gibi yönetmek istiyordu. Aşk yolundaki zorluklar onun eğlencesiydi. Ariell yeniden iç çekti. "Acaba sonunda kim kazanacak."

"Peki ya Loki,"dedim merak etmesem de"O da Mirayı seviyor mu?"

"Yok canım!"dedi gülerek "O zaman çok basit olurdu."

Evet, Ariell Afrodit'e korkutucu derecede benziyordu.

Göz ucuyla Loki'ye baktım. Mira'yı arkadaşı olarak seviyor ve kırmak istemyordu ama Mira onu boğuyordu. Allen ise Mira'yı boğuyordu. Ariell'in düşündüğünün aksine bana bu durum oldukça acınası geldi. Bir süre sonra Loki oradan uzaklaştı ve yanımızda bitti. Uzun boylu ve sarışındı. Simsiyah gözleri vardı. "Selam Ariell."dedi.

Sonra bana döndü. Önce biraz tereddüt etti ama sonra konuştu. "Seni gördüğümden beri düşünüyorum..."

"Neyi?"

"Ona çok benziyorsun."

"Tahmin edeyim, Reina. Sen de mi o kızı tanıyorsun? O kim?"

"Eski bir arkadaş..."dedi. Ama bana bundan fazlası var gibi gelmişti. Kısa bir sohbettesonra kol saatine baktı ve bir oh çekti. "Sonunda."

Klüp çalışması bitmişti. Allen Miranın peşinden koşarak onu pizzacıya götürmeyi teklif ederken ve Loki onlara yakalanmadan tüymeye çalışırken Carter ve Ariell de çıktı. Sırama oturdum ve hiç ses çıkarmadan Leon'un kafasını kaldırmasını bekledim. Sanırım uyuyakalmıştı.

Hafifçe omuzunu dürttüm. İrkildi ve başını kaldırdı. "Günaydın." dedim . Sanki bana bakmak ona acı veriyormuş gibi başını başka yöne çevirdi. "Ona bu kadar mu çok benziyorum?"dedim direk konuya girerek."Reina'ya." Tamam, meraktan olsa da tanımadığım birine böyle özel bir soru sormamalıydım ama o da tanımadığı birine başka birinin ismi ile hitap edip ölmüş olduğunu söyleyemezdi. İç çekti ve cüzdanından vesikalık bir fotoğraf çıkardı. Önce uzun uzun baktı ama sonra bana doğru uzattı. Fotoğrafı elime aldım ve şok geçirdim.Fotoğrafta parlak kızıl saçlı ve mavi gözlü bir kız gülümsüyordu. Adeta kimse onun bu gülümsemesini bozamazmış gibi.Bu kadarını da bekemiyordum. Kız aynı bendi. Fiziksel olarak tek bir fark bile göremiyordum. Bu bir şaka olmalıydı. "Korkunç." dedim. Neden böyle dediğimi anlamayarak bana baktı. "Ne korkunç?"