Kahvenin telvesini seviyorum, çayın dibinde kalan şekeri seviyorum. Ben hep dipte kalanı seviyorum. O duyguyu iyi bilirim çünkü. Sigaramın son dumanını, sigarası olmayan birinin burnuna gitmesin diye sonuna kadar içime çekiyorum. Bencil değilim hayır, benim olanı sonuna kadar tüketiyorum denemez buna, ben sonunu seviyorum. Bitmeye yakın o ruh halini, bir sevgiliyi değil ayrılık öncesi bakışlarını seviyorum. Yada ne bileyim, bir şiirin son satırından anlıyorum dediği şeyi şairin. Bir şarkının son notası her zaman ilgi minörü olmasa da ilgilendiğim gamı oluşturuyor beynimde. Bu son gün, son yol, son adım. Hep sona varma ümidi ile yolun ortasında tıkananlar değil, son anın hazzını seviyorum. Sonu bir bitiş değil de yeni bir başlangıç olarak gören dindar gibi bağlıyım o son noktalama işaretlerine. Ah, bir gün sona varacağım. Bu yüzden yolu görmüyorum. HİÇBİRİNİZİ GÖRMÜYORUM
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blizzard
Short StoryYazmaya ihtiyaç duyulan bu Dünya'da hiyerogriflerin yerini yazılar aldı.