İyi Okumalar...
Medya_Hazal
Şarkı: Ellie Goulding - Love Me Like You Do
****
"Kızım ben ne zaman çıkacağım buradan?"
"Aa Melek teyze.. Ne zaman tamamen iyileşirsen o zaman çıkacaksın. Şu an sadece iyileşme aşamasındasın." Hazal sabah kontrolü için Melek teyzenin yanına gelmişti. Onun sıkıldığını çok iyi biliyordu. Sonuçta bir buçuk aydır hastanedeydi. Ve kimsesi yoktu. Sıkılması o kadar mantıklıydı ki.
"Peki kızım. Egemen bey oğlum hastanede mi?" Melek teyze yine ne yapıp ne edip Hazala Egemene sormuştu. İkisini birbirine çok yakıştırıyordu. Ve birbirlerine olan bakışların farkındaydı. Aralarında bir elektrik olduğunu biliyordu.
"Melek teyzem. Egemen beyi görmedim. Her gün onun gelip gelmediğine bakacak değilim ya" bu sözleri söylemek Hazalın kalbini sızlatmaya yetiyordu.
"Neden baksan bir şey mi olur sanki? Aa Egemen oğlum hoşgeldin!" Hazal Melek teyzenin Egemene seslendiğini duyunca kendini toparladı. Dağılmış saçını düzeltti. Arkasına döndü. Ama kimseyi göremedi. Melek teyzesi yine ona şaka yapmıştı.
"Melek teyze?" dedi Hazal.
"Kızım ne bileyim bir an Egemen bey oğlum geldi sandım." dedi Melek teyze masumca. Hazal Melek teyzesine kocaman gülümseyip odadan ayrıldı.
Neredeyse öğle olmak üzereydi. Ama Hazal hala Egemeni görememişti. Kendi odasına çıkarken arada bir yanından geçtiği odalara belki oradadır diye bakıyordu. Ama malesef hiçbirinde yoktu. Kendi odasına gelince durdu. İç çekerek içeri girdi. Arkasından kapıyı kapattı. Bu aralar çok fazla iç çekmeye başlamıştı. Masasına oturdu. Dosyada ki taburcu olacak hastaların listesini eline aldı ve sırayla imzalamaya başladı.
İşini yarım saat sonra bitirince koridora çıktı. Belki boş hasta bulurum umuduyla üst katı gezinmeye başladı. Ağır adımlarla yürürken yan odadan ağlama sesi duydu. Merakına yenik düşüp kapısı yarım açık olan odaya girdi. Yatakta bağdaş kurup ağlayan kızı görünce şaşırdı. Kız yaklaşık 19 20 yaşlarında gözüküyordu. Şaşkınlığını kenara atıp yatağın yanında ki tekli koltuğa oturdu. Biraz kızı süzdü. Sarı uzun saçları gür ve parlaktı.
"Merhaba!" Hazalın seslenmesine kız bakmadı bile sadece ağlamasını durdurdu.
"Sanırım bir sıkıntın var!"
Yüzündeki ellerini aşağı indirdi kız. Hazala baktı. Demek doktor diye düşündü. Hazalı iyice süzdü. Çok güzeldi.
"Ben..." kız konuşmak istiyordu ama konuşamıyordu bunu farketmişti Hazal.
"Ben Hazal." dedi Hazal elini uzatarak. "Ece" dedi ve uzattı genç kız elini.
"Ağladığını duydum." dedi Hazal kısaca.
"Çünkü ağlıyorum." dedi Ece sol gözünden düşen yüzüncü yaşı silerken.
"Anlatabilirsin." dedi Hazal umutlu gözlerle bakarak.
"Seviyorum" dedi Ece sadece. Hazal derin bir iç çekti. İçinden ben de seviyorum ben de dedi.
"Sevgilisi var." dedi Ece devam ederek. "Sevgilisine bir şey olmuş. O da hastaneye geldi. Gelmez mi sevgilisi sonuçta. Ama abla bir görsen kız afedersin ama sürtüğün teki. Bak valla güzel değil kız. Hakan onun neresini seviyor bilmiyorum. Ben de Hakanın okuldan apar topar çıktığını görünce onu takip ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalp Doktorum
Romansa...DÜZENLENDİ... Bir yanda aşkından şüphe duymayan sevdiğine ve sevdasına sadık genç bir kız. Hazal KAYA... Bir yanda tüm acılarını görmezden gelmeye çalışıp gülümseyerek daha çok acı çeken Egemen ALTAY... Peki bu iki doktor birbirlerinin kalbini te...