Limonata||texting [boyxboy]

Giriş

Bu yaz sıcağında insanların doya doya eğlendiği,denize-havuza girdiği,güneşlendiği bir otelde çalışmak Merih'e en çok koyan şeylerden birisiydi şu ara.

Babasının ona verdiği bir cezaydı bu.Tüm sene götünü devirip yatmış,dolayısıyla üniversiteye giriş sınavı iğrenç geçmişti.Sonuçlar henüz açıklanmamıştı ama Merih biliyordu,Büyük bir ihtimal mezuna kalmıştı.

Bunun sonucu olarak da önce babasından güzel bir azar yemiş sonra da kendisini babasının arkadaşının çalıştığı bu lüks otelde garsonluk yaparken bulmuştu.

Daha ilk haftasıydı ve o daha şimdiden bıkmıştı.Kibar insanlar tabii ki vardı ama kendisini bir bok sanıp artistlik taslayanlar daha çoktu.

Havuz başında keyif yapan,yüzen insanları özenerek izlemeye başladı.O da isterdi anneannesinin Assos'daki yazlığına gidip denize girmeyi ama babası sağolsun o buradaydı.Üstelik hava çok sıcaktı.

"Pişt,Merih!"

"Buyur Serhat Abi."

Serhat Abi diye bahsettiği kişi Merih'in buradaki tek arkadaşıydı.Barmen olarak çalışıyordu.20'li yaşlarının sonundaydı.

"Şu havuzun etrafındaki VIP locaları görüyorsun,değil mi?"

"Evet abi,görüyorum."

"Güzel,sondan üçüncü locayı gördün mü?"

"Abi kör değilim,görüyorum."

"Heh iyi,git oraya sor bir şey istiyorlar mı?"

"Bir şey isteseler zaten çağırırlar,boşver."

"Oğlum tembellik etme sor işte,otelin ortaklarının çocukları onlar,biraz yalakalık yap."

Merih yüzünü ekşitti. "Ya abi Allah aşkına beni muhatap etme,yalvarırım."

"Otur sohbet et demiyorum lan,git bir şey isteyip istemediklerini sor.Hem toplantılarda hep senin için uyuşuk falan diyorlar.Git biraz göze gir."

Oturduğu tabureden istemeyerek kalktı.Cebindeki not defterini ve kalemi yokladıktan sonra oraya doğru ilerlemeye başladı.

Locaya yaklaştığında boğazını temizledi.Cebinden not defterini ve kalemini çıkarttı ve ilerlemeye devam etti.Locaya geldiğindeyse yüzüne sahte bir gülümseme yerleştirdi.

"Bir isteğiniz var mı?" dedi o sahte gülümsemeyi genişleterek.

Tek tek istekleri not ederken aynı zamanda gözlemliyordu da.Ağzını yaya yaya konuşan bir avuç kız ve onlarla eğlenen aptal tiplerden başka hiçbir şey yoktu.

Siparişleri verdiğinde Serhat Abi oyalanmadan hazırlamaya başladı.Şiparişler hazır olduğunda Merih tepsiyi aldı ve temkinli adımlarla az önce siparişlerini aldığı grubun yanına doğru ilerledi.

Herkesin siparişini tek tek verirken sıra tepside kalan limonataya geldi ve Merih onu da verdi.

Arkasını dönmüş gidiyordu ki gruptan birisi seslendi.

"Yanlız bu limonata naneli,ben nanesiz istiyorum ya.Değiştirebilir misin?"

Samimiyetten uzak o gülümsemeyi yeniden yüzüne yerleştirdi ve sarışının elinden limonatayı aldı. "Tabii." ve içinden ekledi. "Orospu çocuğu,iç işte."

Havuz başındaki bara ulaştığında bardağı sertçe Serhat Abisine uzattı. "Naneli olmayacakmış abi.Hallediver."

Limonata yeniden hazırlanırken eliyle cebindeki sigarasını kontrol etti.Şu limonatayı verdikten sonra bulduğu ıssız bir yerde bir iki dal içebilirdi belki.

Sipariş hazır olduğunda oraya doğru hızlı adımlarla yanlarına gitti.

"Nanesiz limonatanız efendim." dedi nanesizi vurgulayarak.

"Ya ama bunun içinde buz da var,buz da istemiyorum ben."

"Tabii." dedi sakin olmaya çalışarak.

"Hadi çıkart da öyle getir."

Merih yüzünde sinir bozunu bir gülümsemeyle birlikte bara geri döndü ve buzları çıkartıp siparişi yeniden götürdü.

"Buyrun efendim." dedi.Gülümsemeye çalışmaktan yanakları ağrımıştı. "Buzsuz ve nanesiz limonatanız afiyet olsun."

Sarışın limonatayı iyice inceledi. "Ama bunun içinde limon var."

"Normal değil mi?"

"Ama limon olmasın ya."

Kızlar kıkırdamaya başladıklarında sarışın da kıkırdamaya başladı. "Hadi koçum limonunu çıkart öyle getir."

Belli ki dalga geçiyorlardı.Ama Merih yer miydi?Tabii ki yemezdi.

Düşünmeden elini limonatanın içine daldırdı ve limonu sarışının suratına fırlattı.Gruptan şaşkınlık nidaları yükselirken Merih bir şey daha yaptı.Limonatayı onun başından aşağıya döktü.

"Afiyet olsun efendim,başka bir arzunuz var mı?"

Bu yaptığı şey çok riskliydi,kovulabilirdi.Ama umrunda değildi,zaten istediği de buradan kurtulmak değil miydi?

Eheheh