"Kim Taehyung KOVULDUNUZ."
Aish! Tanrım delireceğim! Hayatımda en nefret ettiğim söz.
"Sen büyüdüğünde, kocaman bir şirketin olacak."Annemin demesi maalesef gerçekleşmedi. Hadi ama herkesin ailesi okuması için bunu demiştir değil mi? Birbirimizi kandırmayalım.
Üstümde ki kravatı bir hışımla çıkarıp yatağa atmıştım. O kadar sinirliyim ki.
21 yaşıma bugün girdim ve mükemmel bir Doğum günü hediyesiydi. Teşekkürler evren!Üstüme rahat bir şeyler giyerek mutfağa girmiştim.
Derin bi esnemenin ardından kalçamı kaşıyarak dolaptan sütü aldım. Tabii ki de bardağa boşaltıp içmedim. En temizi ne gerek var. Kafama dikip sehbanın üzerine koydum.
Ardından salona geçtim laptopumu karşıma alarak gözümü ekrana yönelttim."Tanrım neden benim sevgilim yok? Tamam işsiz ve pis biri olabilirim ama eşime de iyi bakabilirim. Sanırım."
Masa üstüne duran KakaoTalk uygulamasına basarak rasgele birini aratıp, bakıyordum.
Gözüme çarpan hoş ve şirin bir kadının resmini görünce yazmaya karar verdim. Her ne kadar utansam da.*grup oluşturuldu*
Mesaj kısım~Kthgucci:
"Selam!"
Yazarak uygulamadan çıktım dedim ki
Bildirim sesi gelerek tekrar KakaoTalk'a, Girdim.Kookielatss:
"Merhaba, şey kimsiniz...?"Ne demek kimsiniz? Ben insan olmayan varlığım mı diyicem?
Kthgucci:
"Sadece arkadaş olmak için yazmıştım... kusura bakmayın, özür dilerim."Ben niye özür diliyorsam?
Kookielatss::
"Yok hayır sorun değil bazı sapıklar yazıyor da açıkcası biraz da olsa korkutuyor beni kkk. Bu arada arkadaş olabiliriz!"Sevinmeli miyim? Ah evet!
Kthgucci:
"Sevindim, adın ne? Çok sert gibi oldu ama..."
*utanma emojisi*
Aish! Tanrım!Kookielatss:
"Adım Soo Ah! Senin adın ne bay... yakışıklı?!Yakışıklı mı daha tipimi görmedi.
Yüzümü buruşturup, klavyede yazmaya karar verdim.Kthgucci:
"Adım Kim Taehyung hanım efendi."Kookielatss:
"Memnun oldum bay TaeTae! Benim biraz işim var çıkmam gerek sağlıcakla kalın! Ve yemek yemeyi de unutmayın lütfen!"Ekranı kapatarak evde dört tur dönmeye başladım. "Bir dakika ergenler gibi sırıtıyorum! Aish Tanrım çok heyecanlıyım!"
Kapının çalınmasıyla irkilip kapıya doğru yöneldim."Namjoon Hyung? Ne işin var?
"Ne demek ne işin var? Başka birini mi bekliyordun? İşten çıkmışsın tebrikler! Yine ne yaptın bay beceriksiz Tae?"
Kapıyı kapatarak salona yönelmiştik,Ne geveze bir adamsın be amma soru sordun(!)
"Otur şuraya Hyung."
Komut vererek oturmasını sağlamıştım
"Dinliyorum neden çıktın?"
Dirin bi Of çekerek konuşmaya başladım."Hyung şöyle ki, iş arkadaşım olan adını söylemek istemiyorum her neyse, onunla tartışmaya girdik ardından müdür beni kovdu falan filan işte."
Yüzünü buruşturup omuzuma değdirerek bir şey diyecekken duraksayıp, Ayağı kalkarak kapıya yönelmişti."Daha sonra bu konu hakkında tartışacağız Kim bey... şimdilik abin olarak bir şey demedim. Bir şeye ihtiyacın olursa ara veya bize gel."
Yanağında ki gamzesi ile gülümsemesini bana sunmuştu.
Derin bir nefes alarak kapının kulunu kendisine çekerek dışarı çıkmıştı
"Tamam Hyung bir ara gelirim."
Kapıyı kapatıp salona geçmiştim.Derin bir Of çekerek salona geçip tek çare oturmaktı sanırım.
*Bildirim sesi*
Bildirimi duyar duymaz mesaja bakıyordum.Kookielatss:
"Tae oppa ben geldim. Aslında canın sıkılmıştı kkkk."Kendimi istemsizce değişik hissediyorum. İlk defa biri bana oppa dedi.
Kthgucci:
Yalan yok benim de canım sıkıldı kkkk. Soo Ah seni yakından tanımak istiyorum. Biraz kendini tanıtır mısın?"
Gözlerim profil fotoğrafına çarpmıştı. Değiştirmiş.
Profil fotoğrafına tıklayarak resime odaklandım."Do not talk with me! you are all going to DİE!"
Biraz da olsa bir titreme gelmişti. Garip bir kişiliğe sahip.Kookielatss:
"Dediğim gibi adım Soo Ah, 20 yaşındayım. Kore'de oturuyorum. Ve iyi biriyim:)
Aklıma açıkcası bir şey gelmiyor kkkk."İyi biriyim derken?
Kthgucci:
"Anladım."Yazarak konuşmadan çıkmıştım. Biraz da olsa kişiliği ile beni korkutmuştu.
Ayağı kalkarak banyo yapmaya karar verdim. Bugün zaten herkes üstüne geliyordu.
Musluğu açarak sıcak suyun altında tüm düşünceleri unutmak amaçlı kendimi sakinleştiriyordum. Ardından durulanarak, havlu ile vücudumu kurulanıp, mutfağa gitmeye karar verdim."Biraz da olsa kendimi ödüllendirmeliyim."
Mutluluk edalarıyla geçen gün aldığım pastayı dışarı koyarak. Odama çıkmıştım. Üstüme bir şeyler giyerek tekrardan gelip sehpanın üzerinde olan pastayı kesiyordum.
Ardından duraksayıp yüzümü buruşturmuştum."Doğru ya, bugün benim doğum günümdü."
Tabağa koyduğum pastayla beraber salona geçmiştim.
"Acaba Soo Ah'yı görüntülü arsam mı? Belki bu Doğum günümde mutlu geçirirdim."Kendi kendime konuşarak, elimdeki tabağı yanıma koyup laptop'u kendime çektim.
Ardından görüntülü sohbet yerine basacaktım. Evet evet basacaktım.
Bastığımda beklemeye karar verdim.-Görüntülü sohbet aranıyor...
Birkaç dakika ardından açılmıştı kişiye odaklanıyordum ama görüntü gidip geliyordu. Veya kendini göstermek istemiyordu."Soo Ah? Orada mısın?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
liнe~lie+нe *✰* (тαεκøøκ)
Mystery / Thriller"He is the best liar i've ever seen..." -왜 나 수아(!)?