ep of final: maybe i just wanna be yours?

387 17 26
                                    

Haziran'ın sıkıcı günleri de geride kalmış, Temmuz'un ortasında kimisi depresyonun dibine vuruyordu,kimisi de eğlenmekten kendini alamıyordu.

Olivia ise izninden önce üniversite yönetiminin vermiş olduğu raporlarla uğraşıyordu. Fazlasıyla sıkıcı bir durumdu.

Alex hayatına gireli 10,yaşamının parçası olalı 1,5 yıl olmuştu. Bundan bir 7 ay sonra bir bebek sahibi olacaklardı ama Olivia hâlâ bu duruma alışmakta zorluk yaşıyordu. Fazlasıyla inanılmazdı ve inanmak.. güçtü işte.

Alex ise bir gün sonra olacaklar için belki de hayatında ilk defa bu kadar heyecanlıydı. Çok klişe olduğunun farkındaydı ama Olivia klişelerden hoşlanıyordu. Kendisi pek klişe sevmese de evlenme teklifini alacak olan oydu. 

Miles ile Mary ise,Alex'in bu heyecanlı hâllerini gördükçe mutlu oluyorlardı. O bir yılda fazlasıyla bunalımdaydı ve cidden mahvolmuştu.

Arctic Monkeys üyeleri ise ciddi bir şoka girmişlerdi,çünkü kimse Alex'in bu kadar çabuk evlenmesini beklemiyordu. Aslında kimse beklemiyordu,çünkü kariyerinin zirvesindeydi ve evlilik ona çok uzak gibi görünüyordu..

Matthew ve Jamie'nin zaten sevgilileri vardı. Nick ise daha yalnız takılmayı tercih ediyordu. Bu yıl içerisinde Jamie ve Katie evlenmeyi planlıyordu,turneleri de bitiyordu. Fakat Alex'in bu kadar hızlı davranması beklenmiyordu.

Alex'in evinde durum kritiği yapıyorlardı. Hem konserleri için,hem de Reading&Leeds konseri için. 'Sanırım yalnız öleceğim ben..' Nick'in düşünceli hâline Matt güldü. Alex'in evlilik kararı verdiğini onlara söylediğinden beri grupta en fazla alay edilen isimdi Nick.

'Gülersem can sağlığım olmayacak,susuyorum ben.' Matthew bunu demesine rağmen yine de bayağı güldü. Nick ise yaslandığı bilardo masasından ayrılıp bahçeye çıktı. Şu sıralar o da 'Yaz Sonu Depresyonu'nda olanlardandı. Olivia onu anlıyordu,kendisi ile Nick fazlası ile benziyordu.

Bu durum diğer grup üyelerinin de canını sıkıyordu ama Nick geçiştirdiği için,onlar da umursamıyordu. 'Setlist'e "I Wanna Be Yours"u ekleyelim bence. Daha romantik bir hava olur,hem o arada Olivia'ya da şarkıyı ona yazdığını itiraf edersin sahnede.' Alex kafası ile Jamie'yi onayladı. Matt hâlâ işin gırgırındaydı ve o sadece bir şeyler atıştırmakla meşguldü.

Bugün asıl çöpçatan,Alex ve Olivia'nın ilişkisinin baş mimarı Miles Kane'in de aralarına katılması bekleniyordu. Asıl heyecanlı ve evlenecekmiş gibi davranan -beklenildiği gibi- oydu. Alex,Miles'ı Mary ile evlenirken düşünmek bile istemiyordu.

'Hey,selam millet.' Miles yüzünde büyük bir gülümseme ile içeri girdi. Etrafına ışık saçıyor gibiydi,kırmızı ceketi ile. 'Selam Miles,biraz kurabiye ister misin?' Miles olumsuz anlamda kafasını salladı. Konser için forma girmek istiyordu,çok fazla kilolu da sayılmazdı. 'Sana afiyet olsun Matt. Diyetteyim.' Alex onun abartan hâline gözlerini devirdi.

'Nick nerede? Eksik gördüm koloniyi.' Alex bahçeyi işaret etti,sağ eli ile. 'Şu sıralar depresyondaymış,yani Olivia'nın söylediğine göre.. İstersen git bak.' Miles insanların depresyonda olmasına katlanamıyordu. Mutlu olmak için yaşıyoruz,diyordu hep.

Hızla Nick'in yanına gitti. 'Hey,iyi misin?' Nick daldığı için irkildi ve şaşkınca Miles'a baktı. 'Anlamadım?' Miles dalgınlığına karşı güldü Nick'in. 'İyi misin,dedim ama pek iyi görünmüyorsun.' Nick kafasını olumsuz anlamda salladı. Tekrar elindeki viski bardağı ile havuza döndü ve konuşmaya başladı.

'Pek iyi değilim... Uzun zamandır olmadığı kadar boşlukta ve yalnız hissediyorum. Belki birine ihtiyacım var ama hayır sanmıyorum. Yaz depresyonu,diye bir şey var mı ya?' Miles Nick'in son cümlesine sesli bir şekilde güldü.

Old Yellow Bricks /Alex Turner ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin