Memory Seventeen

7.5K 850 287
                                    

29.08.2015

Sera'dan

Eskisi gibi değildi.

Eskisi gibi değildik.

Beni öptüğünde heyecanlanmıyordum.

Bana dokunduğunda mutlu olmuyordum.

Her zaman onu görmek için yanıp tutuşan ben, onun aramalarını açmayacak bir hale gelmiştim. Bu duruma gelmemizin sebebi olarak ise hep onu görmüştüm.

Benim de hatalarım olmuştu, yine de onu hayatımın merkezi yapmaktan hiçbir zaman vazgeçmemiştim.

Benimle ilgilenmiyordu, benimle yeterince konuşmuyordu, benimle vakit geçirmiyordu. Biz sadece birlikte uyumaya başlayan iki yabancı insana dönüşmüştük.

Yoongi'nin hayatımdaki değerini biliyordum, o benim için çok önemliydi. Hayatımda aşık olduğum ilk adamdı ve aşık olmaya layık ilk erkekti.

Onunla beraber yeni bir hayata başlamış, yaşamaktan zevk almış ve onsuz hiçbir şey yapamayacağım hatta öleceğim izlenimine bürünmüştüm.

Gözümü açan ise barda istemeden de olsa tanıştığım adam olmuştu. Onu o geceden sonra hiç görmemiştim, görmek için bir çabam da olmamıştı.

Hayatımı yaşayabilmek için sadece Yoongi'ye ihtiyacım olmadığını, o olmazsa ölmeyeceğimi hissettirmişti ve bu benim için kopuş noktası olmuştu.

Yoongi benimle ilgilenmiyor diye ağladığım geceleri geride bırakmıştım, belki de başkası var diye düşünerek kendimi heba ettiğim düşüncelerden sıyrılmıştım.

Daha rahat nefes alıyordum ve hayata farklı bakıyordum. Sanki bana verilen ömrü daha güzel yaşayabileceğim bir yol bulmuş gibiydim.

Bir erkeğe tamamen kendimi bağlamamış olduğumu görmüştüm, onu seviyordum ama beni üzdüğünde geride bırakabileceğimi anlamıştım.

Ben Yoongi'yle büyümüştüm, onunla sıradan olan hayatımı geride bırakmıştım. Başlarda her şey eğlenceli ve güzel giderken, benimleyken sürekli gülen o erkekten hiçbir şey kalmamıştı.

Sürekli yorgun ve yanıma çağırdığımda gelmeyen, ben gittiğimde ise yüzüme bakmadan uyuyan biri haline dönüşmüştü. Aramıza giren mesafeye sürekli olarak şahit olmuş ve geceler boyu ağlamıştım.

O benim yanımda sessizce uyurken ben gözyaşı döküyordum.

Çünkü benim aşık olduğum o adam profilinden oldukça uzaklaşmıştı. Onu tanımıyordum bile, sanki başka biriyle sevgiliydim, sanki başka biriyle aynı yatağı paylaşıyordum.

Telefonumun tekrar titremesiyle kaldırdım ve arayan kişinin o olduğunu görerek telefonu karşı koltuğa fırlattım.

Tabi bu yaptığımdan iki saniye sonra pişman olmuştum.

Yerimden doğruldum ve telefonu attığım kotluğa oturup aramayı bitirmesini bekledim. Üstümdeki etkisi hala böyleydi, üzülüyordum ve onu geride bırakacağımı bilmek beni parçalıyordu.

"Hadi ama Yoongi, kapat şunu."

Dolan gözlerimden ne zaman yaş aktığını bilmiyordum, yine de elimin tersiyle gözlerimi sildim ve kafamı geriye yasladım.

Bu bile Yoongi'nin yapacağı bir hareket değildi.

O bana ulaşamadığında evime gelir, evimde yoksam her yerde beni arardı. Şimdi ise telefonla yüz kez aramayı tercih ediyordu, benim için verdiği hiçbir uğraş yoktu.

Ben onun iyi olması için uğraşlar verdiğimde ise asla memnun olmuyordu. Büyümüştük, biliyordum. Yine de tamamiyle hayattan bu kadar kopmak mantıklı mıydı?

Derin bir nefes verdim ve koltuğa uzanarak cenin pozisyonuna girdim. Artık buna bir son vermemiz gerekiyordu, ben onun istediği hayatı yaşamak istemiyorum. Belli ki o da benim istediğim hayatı yaşamak istemiyordu.

O zaman neden birbirimizi üzmeye devam edecektik ki?

Memories¹ Never | MYG ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin