"Çok hey-heycanlıyım.."
"Ailemden mi çekiniyorsun? Ah Jonginnie~"
"Hayır. Sadece..biliyorsun."
"Gey olmamızdan mı söz ediyorsun?"
Jongin her ne kadar bunu söylemek istemese de gerçek olan buydu. Bu iki güzel adam birbirlerine aşıklardı. Bu değişemezdi.
Aşk bir oyun değildi. Sürekli oyuncu değiştirilemezdi. Kimin kimi seçeceği asla tahmin edilemezdi. Bu bir tercih değil yönelimdi! İnsanlar durup dururken hadi eşcinsel olalım diyemezlerdi! Yüreğinin sevgi dolu sesini dinler ve bir sevgi yumağı oluşmasına izin verirlerdi. İste asıl aşk buydu.
Soo, Jongin'in suratını avuçladı ve yüzünü kendisininkinin hizasına getirdi.Bu kadar mükemmel bir adama sahip olmak, tarifsizdi!
"Seni seviyorum bitter çikolatam. Seni on kamyon lolipopa, üç kazan muzlu pudinge, yüzlerce pankeke, on varil kahveye bile değişmem!"
Jongin sevgilisinin bu "yemek" içerikli aşk dolu sözleriyle kıkırdamasını engelleyemedi. Bu minik adam ne zaman onun nefesi kadar yakınındaydı?
Suratında ki naif elleri kendi avuçlarının içine aldı. Bebeğinin suratına acımasızca vuran rüzgar Soo'nun kendine has kokusunu ona sunuyordu. Bu zaman ölümsüzleşmeliydi!
"Sana neden bu kadar takıntılı olduğumu artık çok daha iyi anlıyorum. Bende yemek yemeye bayılırım!"
Soo kendine de romantik sözler söylenmesini bekliyordu, bunu değil pislik Jongin!
Elini diğerinden kurtardı ve kafasına minik minik vurmaya başladı.
"Pislik Jongin! Ben burda aşkımı önüne seriyorum senin söylediklerine de bak! Artık bitter çikolata yemeyece-"
Sözlerini kalın ve yumuşak dudaklar kesmişti. Minik adam dev bir şokun içine girmiş ve gözleri kocaman olmuş bir halde dudaklarını sahiplenen adama bakıyordu.
Jongin ise gözlerini yummuş çoktan kendini bebeğine teslim etmişti. Bir kaç saniyenin ardından minik erkeğinin kendi alt dudağını emdiğini fark edince neredeyse kalp krizi geçirecekti.
Şuandan itibaren bu iki saf adam birbirlerinindi. Birbirlerinin güzel tatlarını keşfederken gökyüzüne ulaşıp bulatların içinde yüzüyor gibiydiler. Bu duygu ikisine oldukça yabancı olsada sevmişlerdi. Sevdiği, kalbini tereddütsüz teslim ettiği erkeğini öpmek.. Kelimeler ile betimlenemezdi.
Kyungsoo ve Jongin..
Aşk'ın en yürekten yazılışıydı.
###
Soo gözlerini açtığında biriciğinin dizine yatarken buldu kendini. Bu kadar huzurlu uyumasında ki neden buydu demek ki.
Onu rahatsız etmeden yattığı yerde oturur pozisyona geçti. Saat 2 olmuştu bile.
Telefonunu kontrol etmek için cebinden çıkardı. Ana ekranında Jongin'in uyurkenki bir resmi vardı. Bunu ona kendisi göndermişti.Pis ego manyağı. Ama yine de çok sevimliydi..
Mesajlarını kontrol ederken gözüne Luhan Hyung'unun attığı bir mesaj denk geldi.
Gönderen; Luhanniee~
Seni görmeliyim Soo. Bu akşam eve geliyorum. Evde ol minik pastam~~~
KyungSoo diğer insanlara ne kadar soğuksa Luhan'a bir o kadar aegyoluydu. O güzel adamın yanında sevimli bir sincaba dönüşüyordu.
Luhan ondan üç yaş büyük olan biricik kuzeniydi.
Küçükken çok yakın oldukları için yeni soğuk Soo ile tanışmamıştı. Sadece Luhan'ın yanında eskisi gibi cıvıl cıvıl olabiliyordu. Bitter çikolatasının yanında bile bu şekilde davranmıyordu. Eğer Kai, Luhan ile böyle anlaşlaştıklarını öğrenirse kesinlikle tartışma çıkarırdı.
Minim adamın yüzüne sevimli bir gülümseme hakim oldu. Kıskanılmak ilginç olabilirdi..
Gönderen; Kyunggie
Bu akşam seninle birini tanıştıracağım Luhannie~ Heyecanla bekliyorum.
Zaman kaybetmeden cevap gelmişti.
Gönderen;Luhanniee~
Luhannie? Ben senin hyungunum Soo! Uh, kiminle tanıştıracaksın? Yakın bir arkadaşın ile falan mı?
KyungSoo bu cevap la kahkaha atmamak için dudaklarını ısırdı, ki Jongin görse çıldırırdı! Huzurla uyan sevgilisine aç bir sırtlanın avına bakması gibi baktı. Sinsice gülümseyerek mesajını yazdı minik fakat tehlikeli oyunlara meyilli adam.
Gönderen;Kyunggie
Fazlasıyla yakın biri hyung, emin olabilirsin..
