•aldatma•

13 0 0
                                    

Kişi kim olduğunu bilmek isterse, kimleri sevdiğine baksın...
-MEVLANA
———•———-
KEYİFLİ OKUMALAR!🥀

Şaşkınlık,

kesinlikle şu andaki duygumu en net ve en açık şekilde belirtirdi.

Ben kahramanım,

ben dövüşçüyüm,

ben çok güçlüyüm Meriç, kardeşlerimi hep kötülüklerden koruyacağım,

büyüyünce daha iyi dövüşebilirim!

Bedenimi yavaşça olduğum yerde döndürerek, bakışlarımı salonun en ince ayrıntısına kadar incelemeye devam ettim. Şu an hissettiğim hisler geçmişimin hisleriydi, dövüş kursuna ilk gittiğim gün hissettiğim hislerdi bunlar. Biraz daha duygusal'ı, biraz acılısıydı sadece. Bedenim en sonunda onun bedenine çevrildiğinde, gözlerim ise en sonunda onun gözlerine değdiğinde bir süre sadece öylece baktım dolmuş gözlerimle birlikte, daha sonra ise koştum. Ona doğru o kadar hızlı koşuyordum ki hiç bu kadar hızlı koştuğumu hatırlamıyordum, hızla ona doğru atıldığım gibi ilk önce sendeleyerek yere düştü. Üzerinde benimle birlikte fakat bunu umursamayarak kollarımı boynuna dolayarak sımsıkı sarıldım, gülmedi çünkü bunun benim için ne kadar değerli ve hüzün dolu olduğunu biliyordu.

"İnanamıyorum..." diyerek mırıldandım,

"bu..." dişlerimi alt dudağıma batırarak gözlerimi sımsıkı birbirine bastırdım, on iki yaşındayken o kabus olay yaşandığı zamandan sonra tek bir şey istemiştim kendim için. Sadece tek bir istek, tek bir dilek...

Dövüş kursuma devam edebilmekti.

Babam ise bunu bağırarak geri çevirmiş, yüzüme tokat atmaktan daha beter bir şeyi yapmıştı beni reddederek. O zaman umudum kaybetmiş dövüş kursuna gitmeyi bırak yanından geçemeyeceğimi dahi anlamıştım.

"O halde derse ne zaman başlıyoruz?" Kaşlarımı kaldırarak gülümseyerek başımı hafiften ondan çekerek yüzüne baktın,

"başlıyoruz?"

"Ben öğreteceğim sana kızım, başkasına izin verir miyim?" Gülerek başımı salladım,

"merak ediyorum da evlendiğinizde eşinizi nasıl dışarı salacaksınız." Kalkacağım sıra belimden tutarak ikimizi birden aniden ayağa kaldırdığında bakışlarım az önce yattığımız yere daha sonra da bedenlerimize bakıyordum.

YOK ARTIK!

"Sen, nasıl?" Gözlerimi büyüterek gözlerine baktım, sırıtarak omuzlarını silkeledi.

"Karşısında Korel duruyor kızım. Ne sandın?" Korel, Akel soy ismi her birimiz için bir çöpten fazlası değildi.

"Başlayalım mı?"

"Kıyafet yok?" Sırıtışı genişledi,

"giyinme odasında bulacaksın."

Gülümsemem genişledi,

belki de artık onları kendimden uzak tutmamalıyım.

-•-

Gözlerim yavaş yavaş kapanıp uykuya dalacağım sırada kendimi durdurarak başımı iki yana salladım, bugün spor salonunda çok fazlasıyla çalışmış ve yorulmuştuk. Hava kararmıştı çoktan akşam yemeğine geç kaldığımızıda biliyordum, bu yüzden bir yerde durmuş yemek yiyerek eve doğru ilerliyorduk.

MAVİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin