bread-#@

2K 130 52
                                    

Bölüm altı

"You like me best when I'm off my rocker."

🕷

"Sana bin kere dedim kıyafetlerini katla da koy diye."

Nancy sırf ses olsun da sinirli olduğu ortaya çıksın diye dolabın kapağını sertçe açıp kapatırken elimi kafama yaslamış kıçımı da yatağa yaymış yatıyordum.

Açıkçası beklediğimden iyi bir tepki vermişti ondan bu kadar rahattım.

"Yo demedin."

Elindekileri bırakıp bana döndüğünde gözlerime öyle bir baktı ki bir an yerin dibine girdim sandım, cidden bunu nasıl yapıyordu hala öğrenmemiştim.

"Demem mi lazım? " Bir anda bağırdığında yerimden sıçradım ve onunla göz teması kurmamaya çalışarak konuştum.

"Tamam teyze tamam."
"Az yalvar sürün de kendime geleyim." Yatağa oturup gözlerini kapadı ve tripli moduna girirken elini yelpaze gibi yüzüne doğru sallamaya başladı. Gözleri tavanda gezinirken bir an bayılacak falan sandığımdan ona 'ciddi misin' dercesine bakıyordum.

Bu genle alakalı falandı sanırım.
Hangi teyze yeğenine böyle diyebilirdi?

"Tanrım bu da ne!" Bana bakmadan ayağa kalkıp yatağımın yanında ki çekmecelerinden tekini bir türlü bulamadığım çorapların sarktığı komidinin üstünde ki bardağın -büyük ihtimal polly pocket havuzu- içindeki şeyleri gösterdi.

Biraz daha gözlerimi kısınca ne olduğunu anladım.
"Aa...Flora'nın takma dişleri. "

Flora giymeden önce bunları bulmak için evi bizimle birlikte falan etmişti.
Yazık kadına.

"Flora buraya mı geldi!"
Bu kadın sokağın başından bile evi yönetebiliyor. Çok normal o yüce!

Ben başımı usul usul sallarken kısık sesimle mırıldandım. "Olabilir... "

Teyzemin içinden bir daha tatile gitmemek için yeminler ettiğini tahmin edebiliyordum.

"Her neyse. Yatağa çabuk! Sabah erken kalkacaksın. Okul var. "

Neden hatırlattın ki?

Bir anda hüzünlenip kendimi yatağa tamamiyle attım ve okul hakkında ki çok da hoş olmayan düşüncelerimi sıralarken ellerimle de yüzümü kapamıştım.

Böyle kendimi boğabilir miydim?

"Hala seni bekliyorum. " Diye başımda dikilmiş kollarını otoritesi ağır basarak birbirlerine bağlamış Nancy'e homurdanarak onun yardımıyla yorganın altına girdim.

"Kendimi anaokuluna giden veletler gibi hissettiriyorsun. "

Alnımı öpüp kapıya gidene kadar sessiz kaldı ardından ışığı kapatmadan ve o benimkilere nazaran kısa olan siyah saçlarını savunmadan önce konuştu.

"Seni kendi halinde biraz daha bıraksaydım evi değil Queens'i birbirine katardın küçük Waler. Uyu artık. "

Ona suratsız suratsız bakarken ışığı kapatıp çıkmıştı.

🕸🕸🕸
Yarın sabah hiç istifimi bozmadan yatakta tepinmeye devam edecektim ama sabah sabah kimin bunu yapmaya gücü vardı ki?

Benim yalnızca nefes alıp vermeye ve öten alarmıma sorgulayan gözlerle bakmaya enerjim vardı.

Şimdi eğer kalkmasaydım Nancy yukarı gelir bana küçük çocukmuşum gibi davranmaya devam eder ağzıma tuttuğu kahvaltıdan üstümü giy direne kadar salmazdı.

l am here  |  PETER PARKER (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin