Merhaba İnsanlık...

389 11 2
                                    

Ölmediğimin farkına vardığımda gözlerimi açtım ve sesin aslında adamın arkadaşından geldiğini anladım.Sanırım dışarıda birkaç boş gezen avlıyordu.

-Hey Ahbap gelsen iyi olacak burası o şeylerden dolu !

-Pekala Ted bekle geliyorum.

Gideceğini anlamıştım ama bana ne yapacaktı.Yüzüme doğru yaklaşıp bana;

-"Senin için döneceğim sakın bir yere ayrılma"dedi.

Korkum artmıştı ama artık birşeyler yapmalıydım adam arkasını dönüp kapıya gittiğinde bende çömelerek arka taraftaki kırık camdan dışarı çıktım.

Artık üzerimde hiç ekipman yoktu.Dışarıdaki boş gezenlerden farkım yoktu.Hava gittikçe soğuyordu ve ben üzerimdeki yırtık iş gömleğim ile geziyordum.Boş gezenler'in sayısı artmaya başladı ama artık korkmuyordum sanırım yavaş yavaş kafayı yiyordum.Karım ve kızım ya öldüyse ya boşuna çabalıyorsam...

Kendime bir amaç çizmeliydim ilk amacım elbette ailemi aramaktı ama kendimi korumak için birşeyler bulmalıydım.Böyle düşünürken bir boş gezen üzerime atladı ve beni ısırmaya çalıştı hiç kıpırdamadım ölmek istiyordum tam o sırada bir silah patlama sesi geldi.

Boş gezen vurulmuştu.Üzerime akan kanlar midemi bulandırmıştı ama şunu farketmiştim onların kanları tıpkı bir mürekkep kadar koyuydu ve mavi gibiydi...

-Hey ahbap yerden kalkmayı düşünüyor musun?

-Ah evet teşekkürler ben sadece,olanlara inanmakta zorlanıyorum.

-O şeylerin bulunduğu ortamda yalnız gezmemelisin yoksa onlar hakkında birşey bilmiyormusun ?

-Bak dostum tek bildiğim şey komşumun evinde uyandığım ve buralara kadar geldiğim...

-Buraya gelmekteki amacın neydi ki?

-Karımı ve kızımı arıyorum...

-Üzgünüm dostum bunu söylemek istemem ama bence başaramadılar.

Bunu bir başkasından duymak...İçimi en çok o yakmıştı.Korkum artık yerini hüzne bırakmıştı.Ağlamamak için kendimi tuttum ve ilerlemeye başladım.

-Hey nereye gidiyorsun sen !?

Konuşmadım sadece yürüdüm peşimden geleceğini biliyordum oda çaresizdi.

Annem ve babamın olduğu eve gittim belki yaşıyorlardır diye umdum.Kapıya yaklaştığımda babamın arabasının garajın kapısından çıkarken çarptığını gördüm.Onların için endişeliydim ya öldülerse...

Kapıyı açtım ve adamla birlikte içeri girdim.İçerisi berbat kokuyordu adam hemen dolaptaki yiyecekleri çantasına koymaya başladı.

-Hey bunları bizim için alıyorum sakıncası varmı?

-Bizmi?

-Bir ekip olduk sanıyordum.

-Tamam sen onları al bende eve bakacağım.

-Peki.

Yukarı kata çıktım ve sesler duymaya başladım sanki babamın odasının kapısı yumruklanıyordu.Korkarak kapıya yaklaştım ve kapıyı açmayı denedim ama arkadaki herneyse kapıyı zorluyordu.Kapıyı hızlıca ittim ve içeri girdim gördüğüm manzara berbattı.

-Olamaz baba hayır bunu...bunu bana yapma nolur !

Babamı yerde kız kardeşimi yerken gördüm.Gözlerimden akan yaşları artık tutamıyordum.Yapmam gerekeni biliyordum ama yapmak istemiyordum kendimi topladım ve sonunda hazırdım babam üzerime doğru geliyordu.Vazoyu alıp kafasına geçirdim kafasını parçalarken ağlıyordum.

-Hey dostum yukarda iyimisin !?

Cevap vermedim belkide soru sorduğunu bile duymuyordum aşağı kata indim.Üstümdeki kanları görünce yaptıklarımı tahmin ediyordu.

-Biliyorum zordur gidip orayı senin için temizleyeceğim

Cevap vermedim...Yukarı gitti.10 Dakika boyunca hareketsiz oturdum düşünüyordum boş boş.Yukardan gelen bağırma sesiyle irkildim bu bağıran yanımdaki adamdı.Yukarı kata koştum ve kapının önünde silahını gördüm sanırım düşürmüştü odaya baktığımda ise gördüklerim beni mahvetmişti...

Adam yerde mücadele veriyordu ve ısırılan kardeşim adamı parçalamaya çalışıyordu.Adam benden seçim yapmamı istiyordu

-Vur onu hadi beni parçalamak istiyor görmüyormusun !

Kardeşimi vurmak istemiyordum silahı elime aldım ama sadece tuttum.Vurmam gerektiğini anladığımda çok geçti.Kardeşim adamı yemişti.Lastik gibi uzayan etini nasıl parçaladığını izliyordum kanlar tıpkı kesik bir borudan çıkan su gibi fışkırıyordu.Daha fazla dayanamadım ve yapmam gerekeni yaparak ikisinide kafasından vurdum.Yaptığım hatanın farkına varmam geç olmadı.

Aşağı kata inip çantayı alırken kapıyı kıran boş gezen sesi ile irkildim.İçerdelerdi üst kata çıktım koşarak ve kendimi ilk gördüğüm odaya attım ama girerken bir boş gezen ayağımı tuttu ve kafasına elimdeki silahla bir kere vurdum kafası patladı ve ayağımı bıraktı.Bir tanesi elimi ısırmaya çalışırken ağzına elimdeki silahı vererek odaya girdim...

Kurtulduğumu sanıyordum.Arkamı döndüğümde ne yapacağımı şaşırdım sanırım ölecektim belkide maceram buraya kadardı.Elimde hiç bir silah yoktu ve karşımda annem vardı.O artık annem değildi çünkü onlardan biri olmuştu oda üzerime atladı ve beni ısırmaya çalıştı ölmemek için arka taraftaki cama ittim onu

-bunu yapmak istemiyorum bırak beni lütfen !!

Onu camdan aşağı ittim ama beni çekti ve onunla birlikte aşağı düştüm dirseğim düşerken kafasına denk gelmişti istemedende olsa beynini patlatmıştım.Ayağım çok ağrıyordu sanırım düştüğüm yer düşündüğümden daha yüksekmiş.

-Lanet olsun bacağım aghh !!

Sağ ve sol tarafıma döndüğümde etrafımdan boş gezenlerin geldiğini gördüm yapacağım bir şey yoktu çünkü ayağımı kıpırdatamıyordum bile sanırım çıkmıştı.Oturur bir şekilde bekliyordum bir çimen sesi geldi arkamı dönmemle biri kafama bir sopayla vurdu.

Etrafı göremedim gözlerim kapanmak üzereydi.Ölmek istemiyordum ama bu çok rahat gelmişti sanırım şimdi bayılmıştım.Etrafımdakilerin sesi azalıyordu ama dediklerini duyabiliyordum.

-Hey Gordon burda bir yemek daha buldum

-Sakin ol onu korkutacaksın

-Korksa ne olacak sanki şuna bak tıpkı yaralı bir güvercin gibi !

-Evet, öyle ama hiçbirimiz korkmuş bir güvercini kesmek istemez...

The Last PaleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin