Yeni bir KADIN tanıdım kadın..
Yüzünde Yılların Yorgunluğu..
Yıpranmış İran Halısı gibi elleri..
Fakat Hala Bir Elmas kadar Değerli..
45 inde, fakat üzerinde daha yeni hayat bulmuş kırlangıç yavrusunun enerjisi..
Ve gözlerindeki ışıltı..
O konuştukça bülbüllerin ötüşü..
Bilmiyorum var mıdır Dünyaya dair bir Görüşü..
Yüzündeki çizikler ele veriyor hüznünü,
Kim bilir nedendir, kaç zamandır güzü..
Fakat bir görebilse engebelerin arasından düzü..
Şühpesiz gülecekti aydınlığa bakan değerli bir taş gibi yüzü..
Zaman zaman şarkı söylerim KADINa senin yokluğunda..
Bazen çok beğenir..
Bazen hazır değilsin der, doldurur kutuplardan gönderilmiş bardağımı..
Ve ben her seferinde eriyen buzları kum saati..
Her seferinde Fonda çalan çizik plağı,
Seni, bir bankanın müşteri temsilcisini bekler gibi beklerken çalan melodi sayarım..
Her seferinde sıramın gelmemesine diyecek bir şey yok.
Fakat, her kadehten sonra yediğim acıyı,
Yıllar yılı kanayan yarama basılan tuz sayarım bilesin..
Yazarın Notu: Japonlar derin yaralar için deri üretmişler. Böylelikle tuza da gerek kalmıyormuş. Fakat o zaman yazamam kadın.. Yazamazsam, ben(!) gibi olurum.. Şerefine kadın..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜÇÜNCÜ KATTAN KADINA NOTLAR
PoesiaZaman.. Düşmanımdan başka birşey değil zaman.. Orhan Veli'nin İstanbulu gibi, Nazım'ın Pirayesi Keremin Aslısı gibi gel.. Mevlana ve Yunus'un Aşkıyla gel sevgili.. Gelde şenlik olsun, Gelde Bayram olsun gönlümüz.. Yazarın Notu: Hazırsan bir sigara y...
