TANURA -Gün Doğumu-

7. Bölüm - Kış vakti dondurma aramayanlar bilemez..- Aşerme

Hemen şu güzelliği de şuraya bırakayım.. OH KUZUM.🎈

Nefesten;

"Ya barış haksızlık ama! Uzaya mı gönderiyon oğlum topu?" Dedim. Barış alaylı bi kahkaha patlattı. Barış ve Murat'ın kazanmasını yediremiyordum. Tahire keskin bi bakış atıp; "Hadi yavrum, hadi Kaleli.!" Diye bağırdım. Eğer Tahir lobutları deviremezse hesapları ödemekle kalmayacak geceye kadar ne isterlerse onları yapacaktı. Çarpık bi gülüş atıp; "Merak etme hatun! O iş bende." Dedi. Yanına yaklaşıp şans öpücüğü verdim. Tahir bowling topunu attı ve bütün lobutlar yerle bir. Hızla koşarak kucağına atladım. "İşte benim sevgilim." Barış ve Murat'a 'Aldık oyunu nabeeğğrrr' bakışı attım. Barış ve Murat yüzlerini düşürdüler. Kol kola girip kafalarını küçük Emrah gibi birbirlerine yaslayıp hesabı ödemek için yanımızdan ayrıldılar. Bizde Tahir'le Bowling salonundan ayrılıp, Asiye abla ve Mustafa abinin sinemadan çıkmalarını bekledik. Oysa asiye Ablam demişti bowling oynayalım diye, hemen satıldık...

***

Avm'den çıkıp ne yapacağımıza karar veriyorduk. Tahir'in kolunu omzuma atıp konuştum; "Tanura'ya gidelim.." gözlerimi tahire çevirip; "Yakışıklı bize güzel sesiyle şarkı söyler hem." Dedim. Tahir güldü, onun gülüşüne güldüm. Herkes onaylayınca, Murat konuştu; "Yangazımı da çağıralım." Dedi. Hepimiz onaylayınca aradı. Fatih sevgilisiyle gelecekti, o yüzden beklemeden orada buluşmaya karar verdik. Barış ve Murat, Murat'ın arabasıyla. Asiye abla, Mustafa abi, ben ve Tahir de Tahir'in arabasıyla gidecektik. Öyle anlaştıktan sonra cafeye doğru yol aldık. Cafenin önüne geldiğimizde, Tahir ve ben ellerimizi kenetleyip içeri adım attık. Arkamızda diğerleri. Hiç masaya oturmadan Tahir beni sahneye sürükledi, canlı müziğin olduğu yere. Gülüp 'ne yapıyorsun' bakışı attım. Gitarı elinde alınca en sevdiğim parçayı çalmaya başladı.. şarkının girmesine yakın, kafasını gitardan kaldırıp bana baktı; "Sende." Dedi. Gülüp elime mikrofon aldım. Şarkının girmesiyle söylemeye başladım..:

Multiyi açın anam djdmdl

"Kederin yüzüme ışık olsun,
Sen günüme, yolsun..
Bir yolcuyum kalbinde..
Hatırım dursun.."

Tahir gitarı hızlandırırken ona bakıp gülümsedim ve devam ettim;

"İçime bir muğlak bırakmak olmaz
Avuca oturur, kabına sığmaz
Başka yerde arama
Bak, göğsümde izin var
Uzaklarda duramam ki
İçimde bir deli kan var."

Şarkı bittiğinde başta bizimkiler olmak üzere alkış tufanı koptu. Güler yüzümüzle bizimkilerin yanına oturup sohbet etmeye başladık.

***

Gecenin nasıl geçtiğini farketmez bi şekilde hepimiz de deli gibi eğlenmiştik.. Mustafa abi, Berrak ve yangazlarla vedalaştıktan sonra Barışa yöneldim, sıkı sıkı sarıldım. Tahir'in öksürmesiyle Barış'tan ayrılıp tebessüm ettim.. Bizimkilere iyi geceler dileyip, Asiye Ablam ve tahirle evin yolunu tuttuk.. Asiye; "Tahir, beni de kendi evime bırakın artık, kaç gündür uğramıyorum." Dedi. Yüzüm düştü.. 2 aydır alışmıştım onun varlığına.. "Abla ne yapacaksın evde? Mutlu değil misin benimle?" Dedim. Arkadan eliyle omzumu sıvazladı; "Bidaha gelirim ablam.." Dedi.

Asiye ablamı evine bırakıp, bizde tahirle kendi evimize geldik.. içeri girince çantamı koltuğun üzerine fırlatıp Tahir'in elini tutup odamıza yöneldim.. üzerimizi değiştirip hemen yatağa sokulduk.. karnımda bişey hissettim, Tahir'in elini alıp karnıma koydum. Tahir gülümsedi, heyecanlanmıştı belli.. "Küçük fırtına.." Dedi. Gözleri doldu.. ellerimle Tahir'in yüzünü sardım.. dudağını bir süre öptükten sonra, alnımı alnına yasladım; "Babası sen olacağın için çok şanslı.." Dedim. "Annesi sen olduğun için ikimiz şanslıyız Tanura.." Dedi.. tebessüm ettim.. bedenlerimizi birleştirip, sıkı sıkı sarıldık..