Trust Me~9

45 5 1
                                    

KİM Sowon'

3 Ekim (04:20)

Soruma herhangi bir cevap vermemişti. Aslında ben de onun sorularına cevap vermiyordum. Sürekli konuyu değiştirip duruyordum.

"Saat çok geç oldu. Ailen seni merak etmiştir."

Doğru. Jin kesinlikle eve gittiğimde beni azarlayacak sonrasında da sen bana emanetsin başlığı altındaki konuşmasını yaparken ben itiraz edecektim. Daha sonra ikimiz de orta noktada buluşup biz birbirimize emanet edildik diyecektik.

"konuyu değiştirmeye çalışma."

Bıkkınlıkla ofladı.

"Bilmiyorum. O sırada da kimseyi düşünmedim zaten."

Gerçekten kimseyi düşünemeyecek kadar yalnız mıydı? Yoksa nasıl bu kadar kalpsiz olup kimseyi sevmezdi. Hayır, Taehyung kalpsiz falan değildi.

"Yıkık mısın sen? Düşünecek kimseyi bulamadın mı?"

ellerini hoodiesinin ceplerine soktu ve yere baktı.

"Düşünecek kimse olmadığından değil. O an düşünmem gereken ağlayan bir kız vardı yanımda."

Kaşlarımı çattım.

"Ben ağlamıyordum."

Dedim zaten ona bakmayan gözlerimi kaçırarak.

"Sowon hadi artık eve gitme zamanın geldi."

Sinirle yanaklarımı şişirdim.

"Tamam. Görüşürüz."

Dedim ve Taehyung'u arkamda bırakarak hızlı hızlı  yürümeye başladım. 

"Hey! Yalnız gidebileceğine emin misin?"

Nefes nefese kalmış bir şekilde konuşmuştu.

"Elbette. Evimin yolunu biliyorum."

Gözlerini devirdi.

"Saat çok geç Sowon."

"Taehyung! Evime gideceğim ve yolda bir sorun olmayacak."

"Sowon sapık falan değilim ki bence sen de bunun farkındasın. Sana evine kadar eşlik edeceğim ve kendi evime gideceğim."

KİM Taehyung'

3 Ekim (04:37)

"Sana neden güveneyim ki ?"

Dediği şeyle şaşkınlıktan gözlerimi kırpıştırdım ve gülmeye başladım. Komik olduğundan falan değildi.

"Gerçekten mi ? Gerçekten bu cümleyi kurdun mu sen? Sowon biz arkadaşız. Doğru tabii, bana güvenmediğin için akşam saatinde benimle beraber okula gittin değil mi ? Çünkü herkes güvenmediği kişilerle böyle şeyler yapar(!)"

"Bak! Öyle söylemek istemedim. Ben  sadece  insanlara kolaylıkla güvenemiyorum."

"Sowon komikleşiyorsun. Bana güvendiğini ikimiz de biliyoruz. En başından beri. Bana, arkadaşım dediğin günden beri güveniyorsun sen . "

"Tamam , kabul ediyorum saçmaladım."

"Ve?"

"Ve senden özür dilerim."

Dişlerini sıkıyordu . Özür dilemek bu kadar zor muydu cidden(?)

"Neden özür dilemek sana bu kadar zor geliyor?"

"Bilmiyorum. Her neyse! Evim bu civarlarda haydi gidelim."

Bu kız ikizler burcu falan mı ?

"Çok rahatsın. Ailenden işiteceğin azarlardan hiç korkmuyor musun?"

Yandan bir gülüş yaptı.

"Ya sen?"

Konuyu hep bana çevirmek zorunda mıydı cidden (?)

"Sowon lütfen sorularıma soruyla cevap verme."

"Peki! Ailem şu an Amerika'da. Ben ikizimle kalıyorum ve hayır korkmuyorum çünkü tartışsak da günün sonunda yine sarmaş dolaş oluyoruz. "

BİR İKİZİ Mİ VARDI?

"Senin ikizin mi var? İki tane KİM Sowon Kore'ye biraz fazla değil mi ?"

Kahkaha attı ve ben sebebini anlamayarak hafifçe kaşlarımı çattım.

"İkizim kız değil."

"Okulda pek görüşmüyorsunuz galiba. Senin yanında genellikle kimse olmuyor da."

"Her teneffüs yanıma geliyor."

 O an aklıma yalnızca bir isim geldi; KİM SeokJin. Sowon kıkırdamaya başladı.

"SeokJin! Hey! Sana onun benim modelim olduğunu söylediğimde bana yardım edebilirdin."

Nasıl anlamamıştım ki soyisimleri bile aynıydı. Ne saçmalıyorsun Taehyung! Kore'nin yarısı KİM soyisimine sahip.

"Bilmem. İşime gelmemiştir. Şimdi, benim soruma cevap verecek misin?"

"Sen ne sordun ki ?"

Beni kınarcasına başını iki yana salladı.

"Senin ailen seni azarlamayacak mı ?"

"Ben ailemle yaşamıyorum. Ama Jimin eve gittiğimde beni mahvedecek."

"Jimin?"

"PARK Jimin çocukluk ve ev arkadaşım. Belki tanıyorsundur. Bir youtube kanalım var."

Sowon kaşlarını kaldırdı.

"Hayır , onu tanımıyorum. İşte , geldik. Beni bıraktığın için çok teşekkür ederim!"

Çoku uzatarak söylemişti ve sonra gözlerini devirmişti. Bahçe kapısının önünde durduğu evi inceledim. Oldukça büyük bir evdi. Üç katlıydı ve terası vardı. Normal bütçeli bir ailenin oturamayacağı , on yedi yaşındaki çocuğuna bırakamayacağı türden bir ev.

"Rica ederim. İyi geceler, gerçi gece de bitiyor gibi ama."

Gökyüzü yavaş yavaş aydınlanmaya başlamıştı.

"Evin buralara yakın mı ?"

Onaylarcasına başımı salladım. Daha sonra gülümsedim ve bahçe kapısından girişini izledim. Yorgun hissediyordum. Olmalıydım da zaten. Saatlerce bir merdiven boşluğunda uyumuş sonrasındaysa saatlerce yürümüştüm. Sowon kapıyı kapattığında iki sokak uzakta olan evime doğru yürümeye başladım. 

Çok değil birkaç dakika sonra tanıdık bir bağırma sesi duymamla hemen arkama baktım. Sowon sesinin çok duyulmasını amaçlayarak ellerini ağzına götürmüş bir şekilde bağırıyordu.

"Haftaya çarşamba okul çıkışında buluşalım. Çoktan bitirmiş olmam gereken bir resim var."

biraz duraksadı ve sonra "İyi geceler" diye bağırdı.

İkizler burcu muydu bilmiyordum ama ikizler burcu olsun olmasın bu kız kaçıktı.

Bölüm Sonu.

'Yoksa nasıl bu kadar kalpsiz olup kimseyi sevmezdi.'

Kaçık kızları sevin genellikle çok tatlı oluruz. :d

Bir gün BTS'i  görmeniz dileğiyle...

Main BoyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin