Main Boy

New Student~2

Kim TaeHyung'

23 Eylül ( 21:45)

"Gerçekten,  kucağına düştüğünde adını mı söyledin? TaeTae çok garipsin."

"Asıl garip olan o. Sadece yeni okulumda yeni insanlarla tanışmak istedim. Adını sormam çok normal."

" Hı hı! Zaten herkes kucağına düşen kişiye sırf aynı formayı giyiyorlar diye adını sorar değil mi? Çok normal tabii."

" her neyse! Okulda bir daha karşılaşmam herhalde."

"Öyle olsun. Ben Mr.Park'ın yanına gidiyorum."

"O oyuncak hâlâ yaşıyor mu?"

"Aslında yaşlandı ama hâlâ ölmedi."

"Yaşlı yani."

"Şşş! Sessiz ol. Kendisine yaşlı denmesinden hoşlanmıyor."

"Jimin o sadece 7 yaşından kalma bir peluş ve sen şu an 17 yaşındasın."

peluş aslanının kulaklarını tıkadı ve kaşlarını çatarak bana baktı.

"Hey ona böyle şeyler söyleme. Kırılıyor."

Jimin'e abartılı bir şekilde göz devirip odama geçtim ve yatağıma yattım. Herkes günün sonunda uyumadan önce günün değerlendirmesini yapar. ya da bunu yalnızca ben yapıyorum. Her günümü binlerce kelimeyle anlatabilirim ancak bugünümü yeni bir romantik komedi dizisinin ilk bölümü olarak değerlendirebilirim.

24 Eylül (09:13)

Geç kaldım! Lanet telefonumun şarjı bitmiş ve alarm çalmamış. Ne şans ama! Üzerime formayı düzensizce giyinip evden çıktım. Saçlarım dağınıktı. Eski okuluma asla ama asla bu şekilde gitmezdim ve şu an düştüğüm durum gerçekten rahatsız ediciydi.

24 Eylül(10:38)

Yemek arasına 1 saat vardı ve ben ciddi anlamda acıkmıştım. Öğretmen perspektifi anlatıyordu. Bir resim öğretmeni klasiği ; dersime çok önem vermiyorsunuz ve beni takmıyorsunuz ben de diğer öğretmenler gibi saygınlık istiyorum bu yüzden anlattıklarımı dinleyeceksiniz eğer beni dinlemezseniz Picasso'nun torunu olsanız bile notlarınızı kırarım.     

Her yıl aynı konuyu anlatmak yalnızca onlara özgüydü ve bu öğretmenler yeteneği olan öğrencileri bile çizimden soğutabilirlerdi. Dinliyormuş gibi yapmakta usta bir öğrenciydim ta ki öğretmenle göz göze gelene kadar. Bana yeni kurbanım sensin der gibi bakmaya başladı.

"Seni dersimde daha önceden görmedim. Yenisin. Adın ne ?"

Japonca konuşuyordu. Bunu yalnızca bana karşı mı yapmıştı yoksa ders başından beri zaten japonca mı konuşuyordu? Neyseki japoncayı korece kadar iyi konuşabiliyordum.

"KİM Taeh-"

Sınıfın kapısının çalınmasıyla sözüm kesilmişti. Gelen Sowon'du.

"Efendim! Müdür , yeni öğrenci olan KİM Taehyung'u çağırıyor."

"Pekala! Yeni! Hadi kalk!"

"KİM Taehyung! " 

Fısıltıyla karışık bir sesle adımı söyledim ve sınıftan çıktım.

" Japonca bildiğini bilmiyordum."

Alaycı bir tonda kıkırdadı.

"Sen benim yalnızca adımı biliyorsun yeni."

"KİM Taehyung. Bir adım var ve sen de bunu biliyorsun."

"Yeni öğrenci KİM Taehyung. "

" Şunu söylemeyi keser misin lütfen Sowon!?"

dediğime cevap vermedi ve müdürün odasının önünde durdu. Onun durmasıyla ben de durdum. Bir kez bana baktı ve yanımdan geçerek uzaklaşmaya başladı. kapıya tıklamak üzereyken kapı açıldı.

"Sen yeni öğrencisin değil mi? İçeriye geç ve beni birkaç dakika bekle."

Dedikten sonra Sowon'un gittiği yönün tersine gitti. Müdürün odasından çok uzaklaşmamış olan Sowon'a baktım. Bana bakarak alaycı bir tavırla gülüyordu birkaç saniye daha bakıp müdürün odasına girdim.

Yeni öğrenci KİM Taehyung. Sanırım artık yeni kelimesinden nefret ediyorum.

Bölüm sonu.

' Yeni bir romantik komedi dizisi'

yeni olmayan düzenlenmiş bir bölüm:)

Bir gün BTS'i görmeniz dileğiyle...