FSOH

1.3K 89 224
                                    

"Nehir, ben gitmek istemiyorum!"

"Ama ben hastayım, gitmek zorundasın Ayşe!"

Homurdanarak elimdeki defteri çantama koydum ve kapıyı çarparak çıktım.

Sonunda Tuncer Holding'e geldiğimde derin bir nefes alarak içeri girdim. Kızların hepsi çok şık giyinmişti ve ben onların arasında köylü gibi kalıyordum...

Danışmadaki kıza röportaj için geldiğimi söyleyerek Mahmut Tuncer'in odasına çıktım. Tam kapıdan içeri girecekken yerdeki tesbihe takılıp yere düştüm. Mahmut Tuncer, yanıma gelip beni kaldırdı.

"İyi misin?"

"E-eevet"

"Hoş geldiniz Nehir Hanım"

"Ah, ben Ayşe, Nehir hasta ve o-o benim oda arkdaşım o yüzden ben geldim."

Hafifçe gülümsedi ve koltuğuna oturup karşısındaki sandalyeleri işaret etti. Çekinerek karşısına oturdum ve defterimi çıkardım. Ne kadar arasam da kalemimi bulamayınca Mahmut Tuncer'in masasına dizilmiş kalemlere bakınca Mahmut Tuncer bana tesbih resimli bir kalem verdi ve yanıma oturdu.

"Başla"

Deftere Nehir'in yazmış olduğu sorulara baktım ve okumaya başladım

"Halayda nasıl bu kadar ileri geldiniz?"

"Çok çalıştım."

"Halay mendili hakkında neler düşünüyorsunuz?"

"Bana insanların bilmediği sorular sor"

En ortadaki soruyu direkt okudum.

"Gaybiyen misiniz?"

"Yov ne gaybiyeni"

"B-ben çok özür dilerim Tuncer Bey"

"Bana Mahmut de"

Sekreter odaya daldı ve Mahmut'u mendil toplantısı için çağırdı.

"İptal et"

Adam o kadar iptal etti ama ben kalktım. Halay kokan oda beni çok germişti. Tam çıkarken Mahmut Konuştu:

"Unutma Ayşe, mantık seni A noktası dan B noktasına, halay ise her yere götürür."

Fifty Shades Of HalayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin