Bölüm:8

189 12 5
                                    

Bölüm şarkıları:Avril Lavigne-Innocence

                            Whitney Houston- I Will Always Love You

 

(Multimedya:  Orkun)

 

 

 

Cebimdeki telefonun titremesiyle gözlerimi aralamıştım. Telefonumu elime alıp baktığımda mesaj atanın Orkun olduğunu fark ettim. Heyecanla mesajı açıp okumaya başladım.

Sana kızmadım ya da küsmedim. Zor bir dönemdeydin. Sana hak veriyordum ama bunların hiçbiri seni özlememe engel değil. SENİ ÇOK ÖZLEDİM.”

Gözümden aşağı bir damla yaş kayıvermişti. Orkun’u ben de çok özlemiştim. Birden Yağız’ın kıpırdamasıyla onun omzuna yaslanmış olduğumu fark ettim.

“Sen ağlıyor musun?” diye sordu bana endişeli bir sesle.

“Hayır.” Dedim bir yandan kafamı sallayarak. Sonra kendimi toparlayıp camdan dışarıya bakmaya başladım. Hızla geçen ağaçları izlerken bir yandan da Orkun’u düşünüyordum. Birazdan onun yanında olacaktım. Telefonu elime alıp tekrardan saate baktım. Yola çıktığımızdan bu yana neredeyse iki saat geçmişti. Ne yani ben iki saattir uyuyor muydum?

“Yağız ne kadar kaldı?” diye sordum şaşkınlığım devam ederken.

“50 km’den az bir şey.” Diye cevapladı Mete gözünü yoldan ayırmadan. Şaşkınlığım devam ederken Yağız’a döndüm. Bana gülen gözlerle bakıyordu.

“Ne var?” dedim anlamamış bir şekilde.

“Çok heyecanlı duruyorsun.” Dedi. Yüzümü birden bir gülümseme ele geçirmişti.

“Seninle tanıştığımızdan beri hiç bu kadar içten güldüğünü görmemiştim Begüm. Onu gerçekten seviyorsun.” Diye ekledi sonra.

İç çekip “Sanırım öyle.” Dedim. Sanırım fazlaydı o cümleye. Ben Orkun’u gerçekten seviyordum. Hem de çok.

Araba eski mahallemize girince kalbimin hızlı atmaktan yerinden çıkacağını falan sandım. Heyecandan ölmek üzereydim sanırım. Bir yandan Mete’ye kafenin yolunu tarif ediyor, bir yandan da etrafı inceliyordum.

O an gözüm bank’a takıldı.

Orkun’un beni beklediği bank’a.

Mete’den arabayı durdurmasını istedim. Ardından yavaş adımlarla banka doğru ilerledim. Sakin bir şekilde banka oturduktan sonra gözyaşlarımın akmasına izin verdim. Gözümü eski camıma odakladım. Perdeler falan değişmişti. Demek annem –ona anne bile demek istemiyorum- taşınmıştı.

Banktan tam kalkıyordum ki bakışlarım sokağın köşesine takıldı. Okul yönünden gelen  4-5 kişi vardı. Biraz daha dikkatli baktığımda bunların Orkun, Deniz, İzel, Eren ve Ferman olduğunu fark ettim. Onlara kendimi fark ettirmeden hemen arabaya bindim. Mete arabayı onların hemen yanımızdan geçebileceği gibi bir yere park etti. Onlar karşıdan arabaya doğru gelirken biz de içeri de saklanmış onları izliyorduk.

Gözlerimi Orkun’a odaklamıştım. Onu o kadar özlemiştim ki şu an arabadan inip boynuna sarılmak geliyordu içimden ama şuan vakti değildi. Orkun arabaya doğru yaklaştıkça ne kadar kötü bir halde olduğunu fark ettim. Bugün sanki iyi olmaya çalışıyormuş gibiydi ama onun davranışlarından iyi olmadığını anlayabiliyordum. Gözleri durmadan dalıyor, ikide bir arkasına falan bakıyordu.

BENDEN BAŞKA(SENDEN BAŞKA'NIN DEVAMIDIR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin