3.Bölüm

243 13 3
                                    

HARRY MARCEL STYLES

Dün saat 6 gibi attığım içinde adresimin yazılı olduğu mesaja cevap vermedi ama ileti mesajı geldi. Marcel olmaya geri dönmüştüm dün gece ilgisini oldukça çektiğimden şüphe yoktu. Ah şu kızlar kendilerini seven önemseyen kırmak istemeyen erkekleri değil de kendilerini kıracak üzecek sert davranacak erkekleri seviyorlardı. Gerçekten çok garip . Akşam yemeği olarak tavuk kızartmıştım yıllardan beri evimde tek başıma yaşamamın verdiği bir özellik daha. Dün gece ona ne kadar umursamaz davranmış olsam da gerçekten kendime zor bir şekilde hâkim olmuştu. O yanımda kalbi kırılmış bir şekilde oturmuş neredeyse ağlayacakken. Yıllardan beri beni fark etmemişti adımı bile bilmiyordu hâlbuki ki ben onun annesinin kızlık soyadına kadar biliyordum. Bu kızı değiştireceğime olan inancım dün gece daha da alevlendi. Gömleğimi giyerken aklımdaki tek düşünce onu Harry’e âşık edebileceğim fikriydi ama birden zil çaldı. Acele ile aşağı kata indim. Lanet olsun gözlükler dedim kendi kendime. Odama tekrar dönerek gözlüğümü taktım. Kendimden bile beklemeyeceğim bir hızla kapıyı açtım. Ah lanet olsun bu kız gerçekten güzeldi. İçimdeki Marcel’e seslendim hemen. “Bir an kapıyı açmayacağını düşündüm.” Dedi beni süzerken. Bir dakika o benim dövmeme mi bakıyordu?  Ah siktir!  “Ben-ben özür dilerim. Üstümü giyiyordum da geçsene.” Diyerek onu yönlendirdim. Saçları dün gece ki gibi değildi atkuyruğu yapmıştı. Bazen içimdeki Marcel’e gerçekten üzülüyordum çünkü bu güzel kız asla ona âşık olmayacaktı. Kapıyı kapattım. Ve hemen salona girdim. “Yemek yemek ister misin? Ben senin için birkaç bir şey yapmıştım da “ dedi içimdeki Marcel. “Ah ciddi misin? Yemek yapabiliyor musun ?” dedi ilgili gibi görünmeye çalışıyordu yüzünde şu-lanet-projeyi-yapalımda-gideyim ifadesi vardı. Marcel bir kere daha kırıldı. Birlikte yediğimiz yemeğin ardından ders için kanepeye geçtik. Ben proje için düşündüğüm birkaç fikri hararetli bir şekilde anlatırken birden elimi yakaladı ve elimdeki haç dövmesini inceledi. “ Dövmenin olduğunu bilmiyordum.” ‘Sen benim hakkımda ne biliyorsun ki’ diye geçirdim içimden.

ASHLEY ROSS

İnanamıyorum kötü çocuklar gibi dövme mi yapmıştı. Onun gibi biri? Gerçekten çok komik ve saçmaydı. Kıkırdamama engel olamadım. Ve sonra bana anlamlı gözlerle baktı kırılmış gibi sonra anlam veremediğim bir tatlılıkla gülümsedi. Bu gülümseme bana hiç uzak değildi. Onun gülümsemesine karşılık ben de gülümsedim gerçekten samimi diyebileceğim bir gülümsemeydi bu. Sonra projeye tekrar döndük. İnsanları çok iyi ölçüp taratan bir insandım bu her zaman böyle olmuştu genellikle insanların bir sonraki hareketlerini onlardan daha iyi bilirdim. Ama bu çocuğu çözemiyordum. Bir an çok komik ve neşeliyken birden hüzünlenip geriliyordu. Sanki beni kırmaya korkuyormuş gibi bir tavrı vardı. Çoğu erkeğin yanıma geliş amaçları belli olurdu ama bu çocuk gerçekten çok garipti. Ama her neyse pekte umurumda değildi. Benim aklımda daha farklı biri vardı. Ah tanrım bütün kızlar ona ağzının suyunu akıtıyordu ama onun yaptığı sadece umursamamaktı. Çok havalı ve etkileyici biriydi ama hala adını bilmiyordum. Peki, bana o söylediği şey “Bir okyanus seninle yüzemez Ashley. Sadece seni içine çekerek boğabilir.” Eğer o an orada dona kalmamış ve bozulmamış olsaydım ona “Boğulmak istiyorum.” Derdim ama o çoktan barı terk etmişti. Dün gece sadece onu düşündüm onu ve onun parlak yeşil gözlerini kaplayan karanlığı sırf onu yeniden görebilmek için yeniden gidecektim bu gece ama bu sefer beni reddetmesine olanak veremezdim. O benim olmalıydı. Yoksa beni beğenmemiş miydi?

HARRY MARCEL STYLES

Gözlerini uzun uzun bir yerde sabitledi ve bu süre boyunca hiçbir şey söylemedi. Aklı çok karışıktı belli içimden bu karışıklığı benim sağlamış olabileceğim düşüncesi geçti. Acaba o güzel aklından ne geçiyordu. Ben durmaksızın projeden ve yapacaklarımızdan bahsederken o benim sözümü keserek garip bir soru sordu.

STYLES.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin