6. BÖLÜM | Confession

496 46 22
                                    

Bardan çıktığımızda hala omuzlarını yumrukluyordum. ''Caniff bırak beni senden nefret ediyorum !'' ''Bıraksana !!'' Söz anlamaz ki domuz. Bir yandan ona aşırı derecede sinirliydim ama böyle yapınca da karşı koyamıyordum işde,çocuğun karşısında eriyordum.

Gülerken ''Benden nefret felan etmiyorsun.''dedi ve bir eliyle arabanın kapısını açtı. Bedenimi koltuğa yerleştirdikten sonra o da direksiyona oturdu. Kapıları açmaya çalışıyordum ama kilitlemişti. 

 ''Bir daha sakın benim arkadaşlarıma bağırma'' diye çıkıştım. 

''Senin arkadaşların mı ?'' dedi alayla ''Matt benim en yakın arkadaşım.'' dedi derin bir nefes alırken 

''Neden böyle yapıyorsun ?'' dedim. Şaşırmış bir vaziyette bana bakarken ''Nasıl yapıyorum ? ''

''Bir gün Effy bir gün ben zor olmuyor mu ?'' dedim. 

''Dün akşam seni gördüm.''dedi arabayı çalıştırırken. Sesimi yükselterek ''Gördün ha ?! Ve hala utanmadan yanımamı geliyorsun. Senden gerçekten nefret ediyorum.'' Bir yandan hala kapıyı açmaya çalışıyordum.

''Bak olaylar-'' diyordu ki yüksek sesimle sesini bastırdım. ''Ortada olay felan yok Taylor,besbelli beni aldatıyorsun.'' 

''Seni aldatıyorum mu?'' dedi alay edercesine. 

''Haklısın ya kız arkadaşın değilim ki aldatasın.''

''Lottie !'' bu sefer o sesini yükseltti. Sinirden tırnaklarımı yerken devam ettim.

''Bir saniye ya sen bizim burada olduğumuzu nerden biliyordun ? Benim burda olduğumu ?''

''Nash.'' dedi yüzünü yere doğru çevirerek.

''Ne Nash ?'' hala bağırıyordum.

''Sakin olur musun ?'' elini dizlerimimin üstündeki elime doğru götürdü ama ben hızlı bir hamleyle ellerimi çektim. 

''Bir şey sordum ?'' dedim ve derin bir nefes aldım. 

''Burda olduğunuzu Nash haber verdi.'' 

''Ne'' dedim. Gerçekten o kadar şaşırmıştım ki. Nash beni seviyordu ve Taylor'ın beni gelip alması için neden Taylor'ı aramış olabilirdiki ? Gerçekten şaşırmıştım.

''Ne ara aradı,ne zaman aradı ?'' dedim. Başını ellerinin arasına aldı. ''Off nereden bileyim Lottie.''

''Biliyordum Nash'e güvenemiyeceğimi biliyordum.''

''Senin kimseye güvendiğin felan yok zaten'' diyiverdi. 

''Haklısın,en başta da sana güvenerek hata yapmışım.'' Bana doğru döndü ''Anlatacağım ama inanmazsan benim sorunum değil.'' 

Tek kaşımı havalandırırken ''Tabii ki de inanmayacağım. Bir de inanmamı mı bekliyorsun,salaksın !''

Bu tepkim karşısında bir şey demedi ve arabayı sürmeye başladı.  Bende kafamı cama yaslayıp derin düşüncelere daldım.

***

Sahile geldik. Kendimi kumların üstüne attım, o da yanıma oturdu. ''Bak'' dedi elini elimin üstüne koyarken. Ne yapıyorsun anlamında suratına baktım ve elimi hızla çektim. Cidden ne yapmaya çalışıyordu bu çocuk ? 

''Senin söylediğin 1 kelimeyi bile duymak istemiyorum.''

''Hiçbir şey bildiğin yok Lottie.'' Alay edercesine güldüm. ''Neymiş o zaman o bilmediklerim'' dedim. Derin bir nefes alıp devam etti. 

Gotta Be YouHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin