tanımak görmek için güzel bir fırsat kevenk..27.ekim.

196 18 1
                                    

  Meraba iyi okumalar dilerim severek okursunuz.

   Benim içinde zor yazarken o güzel günlere o kadar özeniyor özlüyorum ki!
Ama anlatmaktan birnevi mutlu da oluyorum sevdiğimi kaleme alıyorum desteklerinizle daha da iyi yazacağıma inanıyorum biraz morele ihtiyacım var bu aralar...

             ********
Kevenk köyü, dagin yamacina kurullmus agaclarla meyvesi bol olan Ugur'un çocukluktan beri büyüdüğü bir köydü nedense yolları hep beni korkuturdu uçurum gibiydi etrafıma baktıktan sonra eve dogru giderken uzun kavaklarin esintileri o kadar güzeldiki bizim Tetirkos, köyünde hiç yoktu böyle ola bildigince duz bir tapana sahipti cayi çamları değişmezdim köyümü hiç bir şeye kapiyi açarak içeri
gecip evi biraz toparladıktan sonra Deniz"gille birlikte Kevenk'in yollarında saril toplayarak nişan evine doğru giderken bir yaşlı kadın yolda gidiyordu bizden önce Deniz yanıma yaklaşarak
"Bak bu Ugur'un babannesi Medine ebe"
Eline gittik ilk Deniz sonra Özlem abla en son ben tabi Uğur daha şöylememisti yada bana öyle ifade etmişti. Şasirmistim bugün hepte tesadüfler beni bulmuş gibi şimdide babaannesiyle karşılaşmıştık kisa sohbetten sonra yolda yuruyerek varmistik eve en yakın arkadaşım Yaprak'ın bu gününde yanında olmak güzel bir duyguydu herkes hazırdı birazdan olacak nisan icin.
Ugur'dan mesaj gelince direk aciverdim ne diyecegini merak etmiştim ama benim doğrusu kısa konuşmam gerekti.
"Kevenge hoşgeldin Hüryem"
"Hoş bulduk biz sonra konusalim mi Uğur "Deyip halama yardım etmeye başladım icim cıvıl cıvıl olurdu davul zurna olsun orketira olsun farketmezdi çalınca insanın kanı kaynarmışya bende hec durmazdı biraksalar yirmi dort saat eglenirdim.baktim kimse oynamiyo bu nişana oynamaya gelmiştik şimdi durmak olmazdı tabi bu cesareti nişan halamın oğlunun olunca temsil edercesine geçtim halay başına beyaz penye, kot mavimsi pantolonu uzun boyuyla karşımda Uğur takıldı gözüme baktim hem halay cekip hemde kafamdaki düşüncelerle uğraşıyordum.Ugur'la evlilik olurmu yapabilirmiyimdim? ben geri halaya odaklandim gözlerimi kaçırarak hec duracağım yoktu ah gençlik sen nasıl bir şeysin şimdilerde tabi ihtiyarlamış gibi ruhum..
Her güzel günün bir sonu vardır nişanı bitirip bu gece Kevenk'te kalmıştık ertesi günü oldu birde sünnet düğünü vardı onada hazırlanıp gittik lakin kimse yoktu halayda iki sıra oynayıp çıktık halaydan. Gozlerim Ugur'u aradi ama göremedim morelim bozuldu.Ben taa Tetikos'tan geleyim beyfendi zahmet edip evden düğün yerine gelmesin hemen tl bakar ararsin."Oda ne ! Birde ulaşılamıyor Uğur'a,dönüp birde Gürsel abiy aradim Allah'tan hemen acti tl.
" Ne yapiyon abi birsey sorabilirmiyim ?
Uğur niye gelmedi"
"Bilmiyorum bende görmedim bugün"
Tl kapatıp halamın seslenmesoyle ona bakarak. "Kızlar gidiyoruz hazırlanın" Bizde eşyalarımızı almak için eve doğru giderken yol uzun, ağaçlar yol kenarlarında bir başka manzaraydi çeşme basina dogru yaklasinca kavakların rüzgarla çıkardığı seslerin ve uzun boylarıyla güneşi arkasında bırakıp verdiği serinlikle dinlenip çeşme basında biraz durup su içme fırsatına sahip olmuştuk. Süleyman amca bizden önce gidiyordu.
"Haydi oyalamayın"
O arada bir daha aradım bu sefer çalar çalmaz açtı tl
"Alo"derken öksürüyordu sesinden belliydi.
"Insan bir çıkar gelir demi ben ordan geliyorum sen önemseyip gelmiyorsun karşıma ugur"
"Biliyorum hastaydım kalkamadım, sabah ilaç falan aldim"
"Birazdan gidecem araba gelir haberin olsun"
"Tamam"
Biraz durduk okulun izasiyla uzayan kavaklar yok böyle bir hava dedirtir gibi çok güzeldi hayran kalmıştım doğrusu oda ne Uğur geliyordu karşımdaydı,ilk Süleyman amcayla sohbet etti sonra Deniz'le Özlem ablayla merhabalasti sonra sıra bana gelmişti Deniz bana bakarak "siz biraz konuşun biz yavaş gideriz"
Yok ya Süleyman amcaya ayıp olurdu.
"Hoşgeldin" deyip elini uzattı.
"Hoş bulduk"eli o kadar sıcaktiki gerçekten hasta olmuştu o benden de utangaçtı konuşmakta zorlanıyordu açıkçası.
"Insan bi mesaj atar hastayım.diye"
Utangaç tavırla.
" Haklısın düşünemedim" hemen kızları takip ederek
yola devam ettik.İlk gördüğüm yer okulun yanındaki yolun eski çeşmelerindeydi.Bi ara gitti mi ? Diye bakarken arkaya hayret gitmemişti aksi taktirde yaşlanmış çeşmeye bana bakiryordu aklima takilmisti bakmasi, beklemesi beni gozden kaybolona kadar seyretmesi.
Herkesle vedalaşıp gelen arabaya bindik nedendir bilemedim köy uzagimda kalana kadar icim öyle sizlamistiki ne anlama geldiğini çözememiştim köy gözden kaybolmuş,yollardaki sonbaharda solan rengarek dağlardaki ağaçlara dalarak düşünüyordum ne olacak !

Hüryem'in Uğur'usunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin