Hikayeyi aslında bir süredir yayınlamayı düşünüyordum ama senaryoyu kafamda toparladıkdan sonra yayımlamak istedim.Ve şu anda karşınızdayım...
Umarım beğeneceğiniz ve keyifle okuyacağınız bir kitap olur...
Tanıtım
Sır perdesinin arkasında hayallerde bile yaşanmayacak bir gerçek vardı. Kurulmuş bir düzen yaşanması ve yapılması gereken kurallar. Varoluş sebebini bile bilmediğin bir efsane. Beyaz Yılan efsanesi.
Kurbanların kanlarıyla süslenmiş bir Efsane yıllar sonra kendi döngüsünü yeniden tekrarlamış. Ölmemek için veriren bir savaşta , hayatta kalmanın bir anlamı yokken seçilen kişiler sırayla ölümü beklerken içlerinden bir tanesi beklenen kişiydi. Beş yüz yıl sonra yeni bir Beyaz Yılan doğuyordu. Hem de hiç beklenmedik bir şekilde.
"Nerede ve ne zaman öleceğimizi bilsek hayat daha mı kolay olurdu?
Ya da son nefesimizikimin yanın da vereceğimizi bilsek daha mı anlamlı olurdu bu hayat...
Bu soruların hiç birinin cevabını bilmiyorum ama kimin için ve ne için öleceğimi bilmek diğer bütün soruları anlamsız kılıyor...
Ben o mavi gözlerde boğuldum...
Ben sonsuza dek Yılan olmaya mecbur edildim...
Hemde onun Avcı olduğunu bilmeden... "
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
