▌TOKA▐

-2-

“Efe Yekta.”böyle soyisim mi olur be! “O ne öyle nokta gibi." Eylül gülmeye başlayınca bende güldüm.Bizim yakışıklı asimiz soyaddan kaybetti.

“öyle deme Yekta güzel bir soyisim bence." ne demezsin? “ Neyse benimle lavaboya gelir misin?" bir hafta geçmişti.O zamandan sonra Efeyi bir daha hiç görmemiştim.Onu sadece Eylülün anlattığı kadar tanıyordum.Daha fazla da tanımak istemezdim.

Tuvalete girdiğimde Eylül beni kapıda bekliyordu.“Efe seninle yattı mı?" duyduklarım pek hoşuma gitmemişti çünkü dışarda Efeyi seven biri vardı.Onun için üzülüyordum.İmkansız bir sevgiye tutulmuştu.Ben o kadar kalpsiz bir insanın sevebileceğine asla  inanmazdım

“Eylül!" dedim kızların sesini bastırarak.“Hızlı olur musun?" dediğinde bozulduğunu anladım.“Tamam." deyip işimi en az süreye indirdim.Çıktığımda karşımda üzgün biri duruyordu.Bunu gözlerinden okuyabiliyordum.“İyimisin?" soruma cevap vermese bile biraz daha sakinleştiğini anlayabiliyordum.Bana bunları yapan kişi için üzülmezdim aksine kızardım.Ondan hesap sorardım.Eylül gözleri dolacak kadar aşırı tepki verdi.Bu kızla çok zıt olduğumuzu buradan görebiliyordum.O üzülen ben ise kızan biriydim.O ağlayan ben ise ağlamayı hiç tercih etmeyen insandım. En azından böyle şeyler için...

“Sence ondan hoşlanmışmıdır?" sorduğu soru karşısında donup kalmıştım biriyle yattığına kızmıyorda birinden hoşlanıp hoşlanmadığını mı merak ediyor?“çok garip bir kızsın." dediğimde gözlerini gözlerimde buluşturdu.“Niye?" cevabım hazır olsa da onu kırmamak için elimden geleni yapıyordum.“O biriyle yatmış sen de burada hoşlanıp hoşlanmadığını mı merak ediyorsun?" cümleleri doğru kullanabilmişmiydim bilmiyorum.Ama bunları söyledikten sonra herhangi bir duygu değişiminin içine girmedi...Sanırım...

“O..." dedi cümlesini devam ettirmek üzere.“O çoğu kızla yatar ama sorun o değil birinden hoşlanırsa onu asla bırakmaz,ona bağlanır." söylerken bir ara yutkunmuştu.Demekki onun için önemli birşeydi.Söylediği kadar sevgisine sahip çıkarmıydı bilmiyorum ama.Onun sevebileceğine bile inanmıyordum.

“Rahatla o zaman o birinden hoşlanacak bir tip değil." bu söylediğim ona vursam daha az acıtıcakmış gibi bir his uyandırdığını biliyorum.Ve pişmandım...

“Özür dilerim." dedim.Onu böyle kırmak istemezdim.“Sen nerden biliyorsun aşkına sahip çıkacağına?" sorum ona eskileri çağırıştırmış gibi gülümsedi.“Öncede daha aklı başında biriydi ve yanında hep bir kızla dolaşırdı.Kızın kimseyle konuşmasına izin vermezdi.Kıskanıyordu galiba bilmiyorum.Sonra birgün kız okula gelmedi sadece Efe geldi ona nedenini sorduklarında cevap vermemiş.Duyduğuma göre kız onu bırakıp gitmiş.Ama tam bir bilgi değil kimsenin o kız hakkında yorum yapmasına izin vermiyor.Eğer bizim böyle konuştuğumuzu öğrenirse bizi öldürür." öldürür kelimesi komik gelse de irademi korudum.

“Peki ya sen onla yattın mı?" konudan konuya atlıyordum.Ama Eylül hakkında merak ettiğim o kadar şey vardı ki...

“Bizden biriyle yatmaz." dedi ses tonunun içinde keşke vardı.Onun da bunu istediğine inanamıyordum.Nasıl bir insan hoşlandığı birine verir ki...

“Niye yoksa beyefendi saygın insanlarla yatmazsa zevk alamıyor mu?" söylediklerim karşısında hafif bir kahkaha attı.“Galiba" bu sefer bende gülmüştüm.Uzun zamandır tuvalette olduğumuzu anlayınca sınıfa doğru yürümeye başladık.

Aha yakışıklı asimiz elinde sigarayla koridorda yürüyor.Sigara mı? düşüncelerimi yarıda kesen öksürüğüm.Efenin de dikkatini çekmişti.Öksürüklerim koridorda yankılanırken Eylül eliyle sırtıma dokunuyordu.“Masal iyi misin?" ben konuşamayınca Eylül daha çok endişelendi.“Masal astımın falan mı var ?" endişeli sesi kulağımın dibinde olmasına rağmen buğulu geliyordu.“Noluyor?" Kim bu? sen kimsin diye sormaya halim yoktu.Oturduğum yer altımdan kayıyordu resmen.Nefes almak bana çok zor geliyordu artık.“Masal!" en son duyduğum şey bu ses olmuştu.