Birbirimize Gelişimiz...

924 32 25
                                    

Zeynep ve Semih balayına çıkmışlardı bile. bizde bu akşam karaoke yapılan bir kafeye gitmeye karar verdik. Aslında bugün bizim barışma yıl dönümümüzmüş. Birbirimize gelisimizin... birbirimize bakışımız...
Birbirimize aşkımiza karşı savaşımız...
Bulut bana söylediği şarkı..
Bizim şarkımız...
Bir yıl önce bugün o karaoke gecesinde barismistik(birkaç bölüm önce falan). Tabi bunu bugün bulut bana söyledi. Bir yıl gecmiş resmen. İnanmak güç.
Şuan saat 20.03 ve ben karaoke kafesine gitmeye hazırlanıyorum. Her zaman ki gibi bulut beni aşağıda bekliyor -ağaç oldu resmen- üzerime hem şık hem rahat şeyler giyip dışarı saat tam 8.23 de evden çıkabilirdik.

10 dakika kadarda yol sürdü

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

10 dakika kadarda yol sürdü. Oraya geldik. Barıştığımiz yere... içeri girdiğimiz de fazla kalabalık değildi. Biraz oturduktan sonra benim yogun israrim üzerine sahneye çıktık ve kalp kalbe karşı şarkısın soyledik. Adete bu şarkı bizim için yazılmıştı. Biz indikten sonra sahneye bir kadın çıktı. Bu kadını tabiki tanıyordu. Çiğdem... Sinirim yine yine yine bozulmuştu. Bu kadın bize neler yapmıştı. Benim canıma kast etmişti. Bebeklerimi öldüre... Bu cümleyi tamamlamak istemiyordum. Elim istemsizce karnıma gitti. Sarkan elimiz Bulut tuttu ve yukarı kaldırdı. Ve sahnedeki Çiğdem'e gösterdi. Bunun üzerine Çiğdem bulutun gözlerinin içine baka baka şarkıyı söylemeye başladı...
Dudağından öpücem öpücem söylenme
Aç koynunu giricem giricem...
Ne curetle bu şarkıyı söylüyordu. O şarkıyı söylerken koşarak dışarı çıktım ve kapali otoparktaki arabaya koştum. Arabaya varınca ağlamam daha daha şiddetlendi. Ağlıyordum çünkü bu kadın sinirimi bozuyordu.  O sırada kafeden gelen ses beni ürküttü. Yerimden zıplatti. Çiğdem o kadar bagiriyordu ki...
-Sana benim olacaksın demiştim Aşkım... Ama sen o ucuz şeyi seçtin. Karının canını acıtmanin yolunu buldum. Dedi ve bir el silah sesi kulaklarımızı sağır etti. Otoparkın görevlisi kafeye koşarken millet dışarı kaçıyordu. Şoku atlatıp hemen kafeye koştum. Çiğdem silahı Buluta doğru tutuyordu. Polisler anlayamadığım bir hız ile hemen geldiler. Çiğdem o an kafenin duvarlarına ateş açmaya başladı  gürültüden kulaklarımı iki elim ile kapattım. Gözyaşlarımı tutamıyordum. Çiğdem o saplantılı ses tonu ile
- sevgilim bak karın çok üzgün. Hadi onu biraz daha üzelim. Dedi ve Bulut bana baktı.
-Deniz ağlama birşey olmayacak. 
Dilim tutuldu konuşamadım. Gözlerim dondu göz yaşlarım akamadi. Kulaklarım duymaz,işitmez  oldu. Donmustum olduğum yerde... hareket edemiyordum. O anda bir polis memuru Çiğdemin arkasından tuttu ve silahı elinden aldı. Çiğdem hala salak salak bağırmaya devam ediyordu. Polisler ona kelepçe takip polis arabasina  bildirdiler. Ben hala olduğum yerden kipırdayamiyordum. Bulut hemen yanıma gelip bana sarıldı
-Geçti güzelim geçti
-Gerçekten geçti mi Bulut?
-Evet meleğim artık bitti. Çiğdem diye biri yok artık. Sarılmamız bittiğinde. Bulutun gömleğinin alt kısımlarında kan vardı. Ve Bulut hayret ile bağırdı
-Denizzzzzzzzz

  Arkadaşlar biliyorum çok çok uzun bir ara oldu. Ama artık daha sık yazmaya çalışacağım. Geçirdiğim bu yıl benim için önemli olduğu için aktif olamadım. Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. SİZLERİ SEVİYORUM💙inşallah beklediğinize değen bir bölüm olmuştur.💜💜💜

İLK DOKTORLUK MACERAM (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin