Yok artık! Amca?

169 5 1
                                    

Annem sinirle soludu

-hadi ama tiffany çık şu banyodan !

- Birazcık bekle anne.

-Ne kadar daha bekleyeceğim? Ben sizin gibi uzun ömürlü değilim .

-Ha ha ve ha anne,bugün çok hoş olmalıyım birazcık anlamaya çalış beni !

diyerek sinirle nefesimi dışarı üfledim. Aynadan saçlarıma tekrar baktım ve kapıyı açtım. Annem beni kolumdan yakaladı. Ona doğru döndüm ve ne diyeceğini adım kadar emin olsam da

- Ne oldu anne ? diye sordum. Annem gözlerimin içine baktı.

- Bunu sana daha nasil anlatacağım bilmiyorum ama beni dinlemen lazım tiffany. O kesinlikle sana göre biri değil. Fazla korkak. Senin bir büyücü olduğunu öğrense hemen taşınabilir bu şehirden ve seni bir daha görmek istemeyebilir tatlım ve ona arkasından bakarkenki halini görmek beni çok üzer. Lütfen bana bir kereligine kulak ver ve bırak artık su çocuğun peşini. diyince annemin suratına dik dik baktım ve

-Anne ne olursa olsun Adam 'ı bırakmayacağımı bildiğin halde neden hala bana laf anlatmaya çalışıyorsun? dedim.

Annem biraz suratıma baktı ve kolumu bıraktı. Ben de koşarak merdivenlerden inerken son basamakta olmayan şeye takıldım ve yere kapaklanacakken biri beni kolumdan yakaladı. Filmde olsak aha hayatimin aşkini buldum diyeceğim çocuğun yüzünü görmek için kafamı kaldırırken içimden allam nolur adam 'lar erken gelmişlerdir de beni o tutmuştur diye dua ederken gerçek bana iki tekme bir tokat attı ve yetmiyormuş gibi bir çelme taktı.

-Zac ? Abim kafasını salladı

-bana ne zaman abi diye sesleniceksin merak ediyorum.Senden 45 yaş büyüğüm biliyorsun. Sinirle ellerini ettirdiğim gibi yüz üstü yere çakıldım. Sagimizdan kahkaha sesi gelince ikimiz de o tarafa döndük. Sinirle o tarafa döndüm ve 'Nicholas Taylor bundan sonra yaşamıyorsunuz!' diye bağırdım. O sırada çok sevdiğim kardeşim yine aklını kullanmadı ve bir insan gibi koşmaya başladı. Bense çizmemden değneyimi çıkardım ve

-Yoruldum artık bu canavardan donsun kalsın daha fazla koşmadan dediğim gibi tabiki de dondu kaldı. Yanına gittim ve işaret parmağını burnuna soktum. Arkadan Zac 'in 'Aa ov ' dediğini duydum . Ama bu bana yetmedi ve cebinden telefonunu aldım. 'Has...'

-Şifre var değil mi? diye sordu sevgili zeki abim.

-Evet ama umrumda değil. Şifreyi kırabilmem lazım şimdi rezil etmek için küçük kardeşimi! dediğim gibi telefon açıldı. Ben de hemen fotoğrafını çektim. Tam facebook 'ta paylasacakken biri elimden telefonu aldı. 'Napiyosun be ' diyecekken ağzımdan çıkan tek kelime

-Baba,oldu.

-Evet canım baba, bugün kaç kere sihir yaptığını sorabilir miyim acaba ? deyince düşündüm.

-Sanırım 43 deyince babam bağırdı.

-Ne? Kırk üç mü? Size gerçekten inanamıyorum küçük hanım. Size sıkı bir disiplin gerekiyor. Bundan sonra haftada bir büyü yapabilirsin anca

deyince ben bağırdım

-Haftada bir büyü mü? Şaka mı yapıyorsun baba?Ben bütün hafta naparim yaa !

-Itiraz istemiyorum küçük hanım. derken zil çaldı. Babam telaşla

-Çöz şu çocuğu hemen, diye bağırdı. Bense icimde piç smile dışımda şeker kız gülümsemesiyle

-Çözerim ama haftada değil günde bir sihir olacak, dedim. Babamsa

-Ne? Yok, olmaz öyle şey, deyince ben de

-Tamam o zaman onlar da bizim büyücü olduğumuzu anlasın böylece Adam'la aramızda sır kalmayacağından aramızdaki bağ güçlensin dedim ve böylece babamın damarına tekme atmış oldum.

-N, ne? Aranızdaki bağ mı? Güçlenmek mi? Tamam tamam her gün, dedi.

Babam hep böyle. Erkek ve bağ kelimesini aynı cümlede duyunca kontrolünü kaybediyor.Ve bu benim yararıma tabi ki de. Degneyimi tuttum ve

-Çöz şu çocuğu hemen Misafirler görmeden dediğim gibi Nick babamın ayağına kapandı. Baba bu hepimiz için mi? diye sordu. Babam kafasını sallayınca biliyordum dedi ve bana dönüp boynuma atladı.

-Sayende haftada bir büyü cezam bitti! dedi. Annem arkamizdan bağırdı.

-Evi başımıza yıkacaklar açın artık biriniz şu kapıyı , dedi. Nick koşarak kapıyı

açtı. Yalnız karşımıza 3 değil bir kızgın yüz vardı. Üç kardeş olarak aynı kelime ağzımızdan döküldü.

-Amca??

BUDALA BÜYÜCÜLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin