Bir "Shizaya" Hikayesi (Yaoi)

Bölüm 1 - Küçük Bir Test

[[Evet arkadaşlar, uzun zamandır aklımda olan mükemmel Durarara!! çifti Shizaya'yı kaleme alma vaktim geldi. Düzenli olarak yeni bölüm paylaşmayı düşünüyorum. Umarım hoşunuza gider.]]

*Shizuo Heiwajima*

Kapayın çenenizi.

Sinirimi bozuyorsunuz.

Ben Shizuo. Bu kadarı size neden yetmesin ki? Tom'un koruması gibi bir şeyim. Daha çok borcunu ödemeyi geciktirmiş insanları benzetiyorum. İnsanlar borçlarını geciktirdiklerinde çeşitli yalanlara baş vuruyorlar. Mesela şu anki şahıs "Teyzemin ameliyatı için acil para gerekti, borç için vereceğim parayı onlara göndermek zorunda kaldım!" tazrında şeyler zırvalıyor.

Kıçımın ameliyatı.

O sırada elimin altında baktım bir sokak lambası var... Dedim neden olmasın?

Ağzımdaki daha yeni yakmış olduğum sigarayı elime alıp kırdım ve yere attıktan sonra üzerinde bastım. Güya sinirleri yatıştıran bir şey diye başlamıştım. Ama bir etkisi olduğu söylenemez. Lambayı söktüğüm gibi adama bir vurdum!... Sonra bir daha göremedik zaten.

Tom: Ne halt yiyorsun Shizuo?

Shizuo: Neyse ne.

Başka bir sigara yakıp ağzıma koydum.

Tom: İşin o insanlardan para almak, para veremeyecek hale getirmek değil!

Shizuo: Çok boş konuşuyordu.

Tom: Ben seninle ne yapacağım?

Bu aralar etraf çok sessizdi. Ergen sefillerin kurduğu Dollars ve Sarı Peçeliler midir, Çeteleliler midir nedir faaliyet göstermiyordu. Aynı şekilde Celty dışarılarda gözükmüyordu. Saika kontrol altındaydı.

Ama en tuhafı...

... Izaya Orihara denilen sıçanın ortalıkta gözükmemesiydi.

Dememi mi bekliyordu anlayamadım fakat, bir anda kolumda bir şey hissettim. Sonra kolum ıslanmaya başladı. Baktım kanıyor. Sonra baktım bıçak saplanmış. Çıkarsam daha çok kanar şimdi kesin. Uğraşamam.

Arkama döndüğüm gibi "O"nu görmem bir oldu.

O lanet gülüşü karşımda görmeyeli aylar olmuştu. Sırf ben "Ikebukuro'ya asla bir daha gelme!" dediğim için gelmemezlik yapmayacağını biliyordum. Yine neler planlıyordu bu?! Onu ne zaman görsem kalbim daha hızlı çarpıyordu. Dövme iç güdülerimin tamamını ayağa kaldırıyordu. Yani sanırım bu yüzden hızlı atıyordu. Başka ne olacak.

Shizuo: Ne halt yediğini zannediyorsun, teme!

Izaya: Sakin ol, Shizu-chan. (Y/N: -Chan Japonca'da sevimli kızlar için kullanılan bir isim ekidir.)

Shizuo: Sana bir daha Ikebukuro'ya gelmeyeceksin demedim mi?! Ha?!

Izaya: Kaçırdığın nokta tam olarak bu. Ne zaman sözünü dinlediğimi gördün?

Elimin altında da bir şey yok ki tutup fırlatayım!

Eh, yine işimi çıplak elle halletmek zorunda kalacağım anlaşılan. Ona doğru koşarken tüm soğukkanlılığı ile orada öylece dikilmiş beni bekliyordu. Sonunda yanına varıp ona vurmak için yumruğumu kaldırdığım gibi, yumruğumdan tutup bir manevra ile beni yere yatırdı. Daha ne olduğunu anlamadan, hala tutmakta olduğu elimi kendine doğru hızla çekti.