Bacaksız ✖️ ~3

61 7 2
                                    

Sabah kalktığımda kendimi akşamdan kalmış gibi hissediyordum. Ömer yanımda uzanıyordu ve gözlerimin içine bakıyordu. Açıkcası biraz tırsmıştım. Çıplak mıydı yoksa o?

"Ömer, dün gece.." dememe kalmadan beni susturdu ve kendi konuşmaya başladı, "Dün gece hiçbir şey olmadı Mina, sadece çok içtin. Bende seni evine getirdim, fakat sonra kustuğundan üstünü değiştirmem gerekti. Hala bakiresin merak etme," dedi. Sonra bana göz kırpıp, kocaman bir kahkaha attı.

Ukala.

"Eee dün gece, parti de biz gittikten sonra ne oldu yavrum?" diye sordum. Açıkcası Ömer'e yavrum demek hoşuma gitmişti, ne de olsa çakma sevgilimdi.

"Onur ve Almina odaya çıktı, Doğu biraz Onur'u hırpaladı sonra Arel'le eve döndü'ler'. Bak beraber gittiler, unutma," dedi göz kırptı ve devam etti, "Almina sonra Onur'a tokat atarak partiden kaçtı, galia Onur Almina'yı, Ares'e pazarlamaya çalıştı."

Ares. Onun ismini duyduktan sonra Ömer'in anlattıklarını daha iyi dinlemeye başlamıştım.

"Ama sonradan Ares şey demiş," dedi ve biraz duraksadı, sanki 'desem mi, demesem mi?' diye düşünüyordu.

"Ne? Ne demiş?" diye sordum dayanamayıp.

"Mina, kesinlikle daha çok zevk verir demiş," dedi yumruklarını sıkarak.

"Sakin ol yavrum. Seni sinirlendirmek için dediği belli değil mi?" dedim bende.

"Onu ben bozacağım Ömer. Unutma bunu."

Tam olarak böyle söylemişti. "Unutma bunu," demişti. Ömer hiçbir şeyi unutmazdı.

"Ömer," dedim başını kaldırarak bana baktı, "blöf yapıyordur değil mi?"

"Hayır. Ares blöf yapmaz," dedi, yine sinirlenmişti.

"Sakin ol yavrum," dedim ona ve devam ettim, "ben eve gidiyorum Ömer. Kıyafetlerim nerde?" diye sordum.

"Oturma odasında, koltuğun üstünde," dedi ve başıyla oturma odasını işaret etti. Evi dolaşarak gösterdiği odaya gittim, ve kıyafetlerimi buldum.

"Ben çıkıyorum Ömer. Görüşürüz," dedim ve elimle ona öpücük yollar gibi yaptım.

"Dur bakalım sevgilim, öpücük öyle çakma olmaz," dedi ve dudaklarıma yapıştı.

"Sevgilininde çakması olmaz, Ömerciğim," diye mırıldandım bende ve karşılık vermeden ittim onu.

Başta incinmiş gibi baksa da sonradan, "Neyse," dedi abartılı bir şekilde gözlerini devirdi ve "zamanla olur herşey," dedi.

Bende karşılık olarak omzumu silktim ve "Avucunu yalarsın yavrum," dedim. Kahkaha attı.

~

Partiden sonra, Ares:

O bacaksız benim sinirlerimi çok bozuyordu. Başta 'evet seninle yatarım' demişti fakat sonradan kararını değiştirmişti. Hemde her zaman yüzünde bir 'piç smile' olan Ömer yüzünden.

"Arees, hayatım," diye seslendi kaşarlardan biri. 'Pis fahişe' diye düşünsemde başta Mina denen kız yüzünden moralimin bozuk olduğunu ve güzel bir gece geçirmeye ihtiyacım olduğunu farkettim.

"Sen odalardan birine çık, Onur'a söyle. Ben Doğu'yla ilgilenip geliyorum," dedim ismini bile hatırlamadığım kıza.

Sevimli olmaya çalışıp bir şeyler söyledi ve sonra Onur'la konuşmaya gitti. Doğu'ya 'dikkat et' deyip geri dönünce, fahişenin Onur'la öpüştüğünü gördüm.

Benim olan, benimdir.

Bir gecelikte olsa kimse ona ben dokunmadan dokunamazdı. Ben dokunduktan sonra dokunamazdı. İşim bitince ne yaptığı umrumda bile değildi.

Onur'un yanına gittim ve "Bırak kızı, bu gece benim," dedim tehdit ederek.

Kız şaşırmış bir şekilde bana bakıyordu.

"Siktir git, fahişe," dedim ona da. Korkarak yanımızdan ayrıldı. Onur bir bana bir koşan kıza bakıyordu.

"Bakma ardından," dedim. "Erkeksin sen, erkek gibi davran gerizekalı!" diye devam ettim azarlarıma.

"Tamam, bakmıyoruz kardeşim sus artık," dedi Onur.

"Bu gece elimde ki kız senin yüzünden gittiğine göre bana bir borcun var," dedim bende ona.

Kaşlarını kaldırıp soran bir şekilde bana baktı, bende ona "Anlarsın, her zamankinden," diye cevap verdim.

~

Binadan çıktıktan sonra, Mina:

Ares'in numarasını bilmiyordum. Olsaydı arardım, yani belki arardım. Eğer cesaret edebilseydim arardım yani.

Hem arasam ne diyecektim ki?

"Ares, seni çok seviyorum bebeğim," mi?

Bunu hayatta diyemezdim.

"Hey, Mina!"

Sesin geldiği yöne doğru döndüğümde, Doğu'nun bana seslendiğini gördüm.

"Efendim enişte?" dedim pişmiş kelle gibi sırıtarak. Yüzü karardı ve yere bakmıştı o sırada.

"Ayrıldık biz," Oha ya ne ara çıkmıştınız da ne ara ayrıldınız? En yakın arkadaşlar bu durumlarda arkadaşlarına haber verir değil mi? Ama yok bizim Arel'in bana diyeceği yoktu.

"Nasıl yaa?" dedim bende ona. Madem Arel anlatmayacaktı, bende Doğu'dan dinlerdim.

~

Ares:

"Gel buraya," diye seslendim "yatağa uzan."

Geldi ve dediklerimi yaptı.

"Şimdi öp beni," dedim bu seferde. Her dediğime uyuyordu. İtaatkar gibiydi. Ona en çok uyan cümle buydu.

Dediğimi ikiletmeden alt dudağımı emmeye başladı. Üstüne çıktığımda altımda kıvranıyordu.

Alt dudağımı ısırdığında, "Evet, Onur evet," diye inlemekten kendimi alamamıştım.

Onur altımda kıvranıyordu şuan. "Ares," dedi ve devam etti "durma hadi."

~Yazardan:

Zuhahah. Aklınız çok karıştı değil mi? Bu bölümü pek anlamadıysanız, anlamaya yormayın kendinizi bir daha ki bölümde anlarsınız. Hikaye daha yeni başlıyor :dd

Son bölümde şok olanlar vote :dd

Neyse küfür serbest beni dövebilirsiniz. Yorum yapmadan geçmeyin. İyi okumalar :d

Not; Sınır +20 okunma, +5 vote.~

ÖNEMLİ!
ŞUAN BUNU OKUMAYI BİTİRDİYSENİZ VE SEVDİYSENİZ İKİ DK ÜŞENMEYİ BIRAKIP ŞU KÜÇÜK YILDIZA TIKLAR MISINIZ? EMEĞE YAZIK AMA BURDA. BENDE BAZEN HİKAYELERDE UNUTUYORUM VOTE VERMEYİ AMA LÜTFEN YANİ. ŞUAN SEVDİYSENİZ EĞER HİKAYEYİ O YILDIZI DOLDURUR MUSUNUZ LÜTFEN?

Bacaksız ✖️Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora