Can

13 0 0
                                    

Gözlerimi açtığımda hastanede olduğumu farkettim. Korkunç derecede başım ağrıyordu. En son hatırladığım şey Can'ın bana doğru koşmasıydı. Tam olarak ne olduğunu hatırlamıyordum. Ben bunları düşünürken odanın kapısı açıldı. Can'ın geldiğini düşünürken bir hemşirenin geldiğini gördüm.
Hemşire bana baktı ve uyandığımı görünce;
'Yaz kendini nasıl hissediyorsun?' diye sordu.
- Başım ağrıyor ama onun dışında iyiyim. Şey bana ne oldu? Can nerede?
'Ne olduğunu hatırlamıyor musun?'
- Hayır hatırlamıyorum. Yoksa hafıza kaybı mı geçiyorum?
'Hayır hayır sakin ol. Hafıza kaybı yaşamıyorsun. Olanları unutmuş olabilirsin bu çok normal. Can buralardaydı. Çağırmamı ister misin?'

-Cok iyi olur teşekkür ederim.

'Gecmiş olsun' diyip odadan çıktı.

Can'ın bir an önce gelmesini bekliyordum. Aradan 15 dakika geçmesine rağmen Can ortalarda yoktu. Sayısız kez hemşireyi çağırmak için düğmeye basmıştım ama çok tuhaf bir şekilde hemşire de gelmiyordu.

Sonra odanın kapısı açıldı içeriye Buğra, Burçin abla,babam ve Betül teyze girmişti. Arkalarından bakıyordum.
'Kızım Can yok,gitti' dedi babam

-Nasıl gitti? Nereye gitti? Ben bu haldeyken nasıl gider? O bırakmaz beni.
Ağlamaya başlamıştım anlamıyordum o beni bırakıp gidemezdi.

Kimse cevap vermemişti sorularıma herkes üzgün görünüyordu. Ama ben daha çok üzgündüm. Sevdiğim adam gitmişti. Ne sevdiğim adam mı dedim ben? İç sesimle çatışma halindeydim. Sonunda kendime itiraf etmiştim ama Can'a da etmeliydim. İlk işim onu bulmaktı. Filmlerde gördüğüm gibi serumu kopartmak istedim tabiki beceremedim. Babam' Yaz napıyorsun saçmalama' dedi ama dinlemedim.
Hemsireyi çağırdım tabiki inadımla baş edemeyip çıkarttı serumu. Koşar adımlarla hastaneden çıktım. Nereye gideceğimi bilmiyordum.

Hastanenin etrafında dolanırken bir park gördüm ve parkın en ucunda biri...

Can evet bu Can'dı. Koştum koştum parkın sonu bir türlü gelmiyordu. En sonunda yanına gelebilmiştim.
-Can gidemezsin beni bırakamazsın,gitme. Diyip sarıldım.

'Yaz sen iyisin. Hayattasın, yaşıyorsun. Çok şükür' O kadar sıkı sarılıyordu ki kemiklerim kırılacak gibiydi.

-Can biraz daha sıkarsan öleceğim. dedim ve sonra o güzel cümleyi duydum.

'Hayır Yaz'ım ölmek yok. Hayatımızın sonunda kadar birlikte yaşayacağız sonra birlikte ölürüz'

............





Güzel ve yeni bir bölüm ile sizlerleyim.
Devamı gelecek.....

Yaz'ın HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin