Alıştık hepinizden çok özür diliyorum. İnanın çok yoğun bir hafta geçirdiğim için bölümü yazmam biraz uzun sürdü. Kusuruma bakmayın. Elimden geldiğince hızlı güzel bir bölüm okuyorum fakat okul yüzünden çok yoğun olduğum için biraz aksatıyorum. Bölümleri üç günde bir oturum gayret edeceğim. İyi okumalar.
Medya: Benly Carol.🌹🌹🌹
Gergin bekleyiş halen devam ediyordu. Terra, kendi canını riske atarak polislere Jimmy'i vurmalarını işaret edebilirdi. Bu küçük çaplı çatışmada sekecek kurşun Kayra'ya zarar verebilir, ölmesine neden de olabilirdi. Bütün bu tehlikeli ihtimallerin yanında bir ihtimal daha vardı. Jimmy, kendinden emin bir ses tonuyla Terra'nın kulağına fısıldadı.
"Adamlarına söyle indirsinler silahlarını. Gitmemize izin vermek zorundasın."
Terra zor nefes almasına gülümsedi.
"Cesedimi çiğnemen lazım." dedi.
"Bilmedigin şeyler var Terra. Sandığın gibi değil. Ben aslında devlete çalışan bir CIA ajanıyım." dedi Jimmy. Kayra'nın duyduğu istememiş gibi bir hale bürünmüştü. Kayra, Jimmy'nin ne dediğini duyamıyordu fakat bu kısık sesle konuşma olayından hiç haz etmemişti. Bu yüzden Jimmy'nin dudaklarına odaklanıp dudaklarını okumaya çalıştı.
Terra dişlerini sıkarak cevap verdi,
"Ne saçmalıyorsun sen !?"
"Bilmediğin şeyler var Terra. Ben ülkeme ihanet etmedim." dedi yine kısık bir şekilde. "Hepsi OBT'ye ihtiyacınız için bir oyundu. Şimdi gitmemize izin vermek zorundasın."
Cümlesini tamamladıktan sonra Jimmy, Kayra ile göze geldi. Kayra kaşlarını bir şekilde Jimmy'e bakıyordu. Polislerden biri,
"Efendim! Emriniz nedir !?" diyerek ateşe hazır olduğunu gösterdi. Jimmy,
"Terra Ruth artık esirimizdir. Şimdi silahlarınızı indirin ve sakın peşimizden gelmeye kalkmayın. Uygun zamanda Terra'yı serbest bırakacağız."
Tabii ki de polisler silahlarını indirmeden beklemeye devam ettiler fakat Terra,
"Dediğini yapın. İndirin silahlarınızı." demesiyle polisler büyük bir şaşkınlık yaşayarak silahlarını indirdiler. Ama polislerden daha çok şaşıran bir isim varsa o da bizzat Kayra idi. Artık tamamen farklı bir şeylerin döndüğünü düşünüyordu. Terra'nın bu kadar kolay pes etmeyeceğini, gitmelerine izin vermeyeceğini adı kadar emindi çünkü Kayra.
Aslında Terra, Jimmy'e inanmamıştı. Sadece inanmak istiyordu. Bunun sebebi bir zamanlar Jimmy'i seviyor olmasından veya başka bir şeyler düşünüyor olmasından kaynaklanıyor olabilirdi.
Jimmy, Terra'yı rehin alarak polislerin geçti. Hemen arkasında ise kafası iyice karışan Kayra yürüyordu. Bacağı hala iyileşmediği için az da olsa zorluk çekiyordu. Fakat ayağındaki yaradan ziyade kafasını kurcalayan tilkilere canı sıkılıyordu. Uzun zamandır kafasında tilkilerle konuşmuyordu ki buna da pek fırsat bulamamıştı. Hayatının kötü günlerini geçiriyordu Kayra şüphesiz. Her zaman ipler kendi elinde olsun istemişti Kayra. Buna göre yaşamıştı da. Bir liderde olacak bütün özellikleri fazlasıyla taşıyordu. Belki de bu yüzden Jimmy'nin ekibine katılmak istememişti.
Dar bir patikada yürüyorlardı. Jimmy, Terra'nın başına silah dayamış bir şekilde hür dikkat yürüyor, bir yandan da arada bir arkasına dönmekte olan Kayra'ya bakıyordu. Terra,
"Yalan söylemekte çok iyisin Jimmy İnsanları kandırma riski hiç kaybetmemişsin."
"Madem yalan söylediğime inanıyorsun, niye adamlarının silahlarını indirmesini iste ......" Jimmy, lafını bitiremeden Jimmy'nin elindeki silaha vurup silahı yere düşürdü. Jimmy'nin karın boşluğuna sert bir tekme indirdi. Gafil avlanan Jimmy, acı yere yığıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KRALLARIN OYUNU (KİTAP OLDU)
ActionSERİNİN İKİNCİ KİTABIDIR.... Bir kralı yenmenin tek yolu; kral gibi düşünebilmektir. Ve sakın unutmayın: Rakiplerinize önem verin, hatalarınızı ilk onlar fark eder.