NULLA

Nulla - 02

Kahve makinasını kapatıp , kapaklı metal bardağıma kahveyi doldurdum ağzıma dün akşam yaptığım çöreklerden birini attım ve evden çıkıp arabama bindim , kahvemi içerek yavaşça karakola doğru ilerliyordum . Daha dün sevgili müdürüm bana kaname ile ortak olacağımı söylemiş ve çekip gitmişti . Ortak falan istemiyordum tek çalışmak istiyordum ki tek olmak benim için daha kolay olurdu bu adam bana sadece ayak bağı olacaktı üstelik neden o ? Diğerleri daha başa çıkılabilir gibi gözüküyordu bu adam ise ... Kolay kurtulamayacakmışım gibi geliyor  .  Üstelik ortak olduğumuzu duyunca bana atığı o tuhaf bakışa eşlik eden gülümsemede neydi ? Tuhaf herif ! 

Arabamı otoparka park edip karakola girdim , asansöre ilerlerken lobide ki kız bana el salladı bende kafamla selam vererek  asansöre bindim , kapılar kapanırken bir el kapıları durdurdu  ve asansöre bindi , Lanet herif ! 

"Hey! Çaylak günaydın " 

"Günaydın " 

Dedim ve cebimden telefonumu çıkartım , bana baktığını hissedebiliyordum .

"Bir şey mi diyeceksiniz acaba ?"

Dedim ona bakmadan , derin bir nefes aldı . 

"Biliyorsun artık aynı takımdayız ve aynı zamanda sen benim ortağımsın biraz daha samimi konuşabilirsin sizli bizli konuşmaya gerek yok "

Bu gerçekten önemli bir şey mi ki ? Yani konuşma şeklim bu kadar önemli mi ki ? 

"Her ne kadar ortak bile olsak sizi tanımıyorum o kadar samimi konuşmamı gerektirecek bir durumumuz olduğunu da düşünmüyorum "

" Tch gerçekten soğuk veledin tekisin " 

"Bana velet demekten vazgeçer misiniz acaba ? Sizden o kadar küçük sayılmam ve bir çocuk değilim "

"Öyle mi ? Gerçekten kaç yaşındasın ?"

"Yirmi beş yaşındayım " 

" Aramızda dört yaş var , baya gençmişsin " 

Asansörden indik ve ofise doğru yürümeye başladık . Gerekten bu adamdan hiç hoşlanmamıştım , tek umudum benim işlerime burnunu sokmamasıydı  . 

"Hoş geldiniz çocuklar"

James bilgisayarın başında bize el sallıyordu ben eğilerek selam verirken kaname ;

"Hoşbulduk james "

Dedi ve yerinde geçti , zaman ilerlerken diğerleri de gelmişti ve tabi ki müdürde . Öğlen saatlerine doğru acil bir çağrı geldi .

"Kaname ve subaru ikiniz gidin ve olay yerini inceleyin james kamera görüntülerini hallet "

Hepimiz anlaşıldı dedikten sonra elime ceketimi aldım ve hızla ofisten çıktık , polis arabalarından birine binip yola koyulduk . 

"Bu gün daha ikinci günün ama şimdiden bir olayın var , şanslı mısın değil misin anlayamadım velet "

"Bilmem "

Söyleyebileceğim tek şey buydu şanslı olmadığım her şekilde belliydi doğduğum andan itibaren hemde . Olay yerine gelmiştik , güzel bir villaydı doğrusu . Yemyeşil çimenler ve villa'nın hali ne kadar bakımlı olduğunu belli etmekten kendini alamıyordu resmen . İçeriye girdik polisler ve araştırma ekibi evin her yerine dağılmıştı . Kaname birisiyle konuştuktan sonra yanıma geldi ve aşağıya inen merdivenleri göstererek . 

"Cinayetler aşağıda ki bodrum katında işlenmiş anlaşılan komşulardan biri evin içinden gelen şiddetli çığlık sesleri duymuş camdan bakayım derken de evde bıçakla koşan adamı görmüş , diğer mahallenin köşesinde bulunan küçük karakola gidip bildirmiş , adamlar buraya gelmişler , içeride ki onları görünce kaçmış eve zorla girilince de salonda öldürülmüş bir kadın bulmuşlar ancak tüm ev arandığında bodrum katında zindan tarzı bir yer varmış orada da dört adet kadın cesedi bulunmuş "