5.Bölüm ~Çivra~

2K 100 13
                                    

Osman hocanın evinin önüne geldiğinde pencerenin önüne gelir. Nefes de pencereden dışarı bakıyordur. Göz göze gelirler. Ne yapacaklarını bilmeden öylece birbirlerine bakıyorlardır.
🌠🌠
Nefes göz temasını keser içeri geçip perdeyi kapatır. Tahir kafaya koymuştur. Hesap soracaktır bir kere, ne demek çekip gitmek? Kapıya doğru bir adım atmışken telefonu çalar Mustafa arıyordur,

Tahir:Alo efendum abi?
Mustafa:Tahir koçum nereyesun nerdeysan hemen ofise gel
Tahir:Hayurdur abim?
Mustafa:Ofisi patlatmışlar
Tahir:Ne! Hemen geliyorum.

Tahir ofise gelmiştir yangazlar Mustafa hepsi ordadır. Mustafa Tahir'i görünce hemen yanına gelir,
Mustafa:Koçum
Tahir: Abi nasıl olmuş kim yapmus niye yapmus?
Mustafa: Bilmiyorum koçum bilmiyorum.
Tahir: Kim niye yapar ki böyle bir şey ya?
Mustafa: Bilmiyorum. Polisler gelir şimdi öğreniriz.

Polisler gelmiştir parmak izine falan bakmışlardir ama hiçbir iz yoktur. Herkes evlere dağılır ama Deli Tahir ve Mustafa'nın gözüne uyku girmemiştir.
Mustafa: Tahir
Tahir: Efendim abi?
Mustafa: Sizin bi derdiniz mi var abim? Günlerdir bi telaş bi acele.
Tahir: Olayları hala anlamış değilim abi. Berrağı bilirsin,
Mustafa: He şu Fatih'in görüştüğü kız ama o İstanbul'a gitmemiş miydi?
Tahir: Gitmişti gitmişti de 2 gün olmadan aradı Fatih'i ev iş bul acil diye onla uğraşıyoduk.
Mustafa: Allah allah aciliyeti neymiş ki?
Tahir: Bilmem.
Mustafa: Neyse hallettiniz mi bari?
Tahir: Hallettik.
Mustafa: Ama sende başka bir şey var gibi
Tahir: Nefes
Mustafa: Hani şu Ünal'ın kızı, lisedeyken sevdaluydun ona. Çekip gitmemiş miydi o?
Tahir: Geri dönmüş. Hemde Berrak'la.
Mustafa: Berrak ne alaka?
Tahir: Bilmiyrım.

Ertesi Gün:
Nefes: Berrak Vedat'tan hiç ses çıkmadı.
Berrak: Daha iyi ya boşver işte.
Nefes: Sessiz hali daha korkutucu değil mi? Kesin bir şeyler planlıyordur.
Berrak: Vedat ne yapacak diye düşünmekten vazgeç. Bak özgürsün, eskiden tanıdığın, sevdiğin insanların yanındasın hem belki Tahir abiyle yeniden-
Nefes: Hiçbir şey eskisi gibi değil Berrak olmayacakta.
Berrak: Ama neden?
Nefes: Neden mi? Tam 4 yıl geçti Berrak, ben o şerefsizle tam 4 yıl esir hayatı yaşadım. O eski, hayata toz pembe bakan Nefes yok artık el birliğiyle öldürdüler onu.
Berrak tam bir şey söylicekken,
Nefes: Ben biraz hava almak istiyorum.
Berrak: Nereye gideceksin geliyim mi?
Nefes: Çivra'ya. Gerek yok giderim ben.
Berrak: Tamam en ufak bir şey olursa arıyosun hemen.
Nefes: Tamam.
Nefes montunu ve telefonunu alır yavaş yavaş yürüyerek Çivra'ya doğru yola çıkar.

Çivraya geldiğinde o kayalığı görünce kocaman gülümser.

Flashback;
Nefes: Tahir niye geldik buraya?
Tahir: Daha önce hiç gelmiş miydin buraya?
Nefes: Evet, birkaç kez, sıradan bir yer işte.
Tahir: Sıradan bir yer değil. Burası Deli Tahir'in tek sakinleşebildiği yerdi ama şimdi ikincisi de var.
Nefes: İkincisi?
Tahir: Gözlerin. Gözlerine bakınca tüm sinirim geçiyo.
Nefes kocaman bir tebessüm eder.
Tahir: Bu iki doğa harikasını tanıştırayım dedim. Burası artık bizim yerimiz olsun. Birbirimize ihtiyacımız olduğunda hep burda olalım.
Nefes: Hep mi?
Tahir: Hep.

İstanbul: (2 saat önce)Necip: Beyim Berrak ve Nefes hanım Trabzon'a gitmişler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İstanbul: (2 saat önce)
Necip: Beyim Berrak ve Nefes hanım Trabzon'a gitmişler.
Vedat: Trabzon ne alaka?
Necip: Berrak orda okudu ya kesin güvendiği birileri vardı.
Vedat: Topla adamları silahlanın ne olur ne olmaz. Ben önden uçakla gidiyorum yarın sabaha Trabzon'da olun!
Necip: Emredersiniz Beyim.
Vedat ilk Trabzon uçağına bilet alır ve Tarbzona yola çıkar.

Uçaktan indiğinde bir taksiye atlar ve nereye gideceğini bilmeden öylece 'sür' der. Kısa bir yolculuktan sonra gözü denize çarpar kafasını toparlamak için sahile inmeye karar verir. Taksiciye durmasını söyler. Kayalıkların üzerinden denize doğru giderken Nefes'i görür, önce hayal olduğunu zanneder ama biraz daha yaklaştığında gerçek olduğunu fark eder bir kahkaha patlatır ve,
Vedat: Seni gökte ararken yerde buldum karıcım!
Nefes o duymaktan nefret ettiği sesi duyduğunda bir kez daha anladı Vedat'tan kaçışının olmadığını.
Nefes: Sen nasıl...
Vedat: Benden kaçışının olmadığını ne zaman anlayacaksın Nefes? Gerçekten inandın mı Berrağın seni benden alabileceğine? (kahkaha atar.)
Nefes'e doğru bir adım attığında Nefes hemen kendini geriye çeker.
Nefes: Yaklaşma yoksa atarım kendimi!
Vedat: Bunu yapamayacağını ikimizde biliyoruz Nefes.
Nefes: O cehenneme tekrar gitmektense atarım kendimi yaparım!
Vedat bir hamleyle Nefes'in kolunu kavrar,
Vedat: Çok uzattın ama! Hadi gidiyoruz.
Nefes: Bırak! Bırak beni! Vedat bırak nolursun!
(Tahir sana ihtiyacım var hem de çok nolur gel!)

Kafa dinlemek için yine Çivraya gittmişti ki kavga sesleri bağırışmalar duydu. Hızla oraya gittiğinde bir adamın Nefes'i çekiştirerek götürmeye çalıştığını gördü.
Nefes: Vedat bırak nolursun!
Hızla oraya gitti ve Nefes'i kendine çekip Vedat'ın yüzüne bir yumruk geçirdi.
Nefes: (gülümseyerek) Tahir.
Vedat bunu fark ettiğinde deliye döndü.
Vedat: Kimsin lan sen?
Tahir: Asıl sen kimsin tutmuşsun kızın kolundan sürüklüyosun!
Vedat: O benim karım istediğimi yaparım.
Tahir karım lafını duyduğunda beyninden vurulmuşa döndü. Nefes'e döndü ağlayarak kafasını hayır anlamında sallıyordu.
Tahir kendini toparladı,
Tahir: Neyin olduğu umrumda değil bir kadına böyle davranamazsın!
Vedat: Sana mı soracam nasıl davranacağımı?
Tahir: Evet benim memleketimde bana soracaksın! Şimdi defol git burdan!
Vedat: Asla karımı almadan asla!
Nefes: Ben senin karın değilim! Hiçbir zaman da olmadım!
Vedat: Sen benim karımsın Nefes. Hiçbir şey bu gerçeği değiştiremez. Şimdi benimle evimize geliyosun yoksa sonuçlarına katlanmak zorunda kalırsın. Neler yapabileceğimi biliyorsun.
Ve gerçekler Nefes'in yüzüne bir kez daha çarpılır. Her kaçtığında Vedat'ın yaptıkları bir bir aklına gelir bu sefer daha beter yapacağından da emindir. Tam Vedat'a bir adım atmış gidecekken kafasını kaldırıp Tahir'in gözlerine bakar. O an ne kadar saçma bir karar vermiş olduğunu fark eder ve Tahir'in arkasına geçer. Tahir de bundan güç alarak,
Tahir: Şimdi siktir git!
Nefes'in elinden tutar ve arabaya bindirir. Sakin bir yere geldiklerinde arabayı kenara çeker.
Tahir: Bir hoşçakal bile demeden çekip gitmenin sebebi bu herif miydi? Mutlu muydun bari sevdin mi onu da? Neden ya neden? Ben sensiz nefes alamıyorken sen o adama mı nefes oldun?
Nefes: Yeter yeter! Eğer sana hoşçakal deme fırsatım olsaydı (duraksar) hoşçakal demek yerine beni kurtar derdim!

Tahir Nefes'in kurduğu cümlenin ağırlığıyla duraksamıştır. Kim bilir neler yaşadı? Kim bilir nasıl ihtiyacı vardı ona. Ama o naptı hep suçu onda buldu ve tüm cezayı ona kesti bunu yapmak yerine arasaydı bulurdu kurtarırdı ama yapmadı!

 Ama o naptı hep suçu onda buldu ve tüm cezayı ona kesti bunu yapmak yerine arasaydı bulurdu kurtarırdı ama yapmadı!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

|Pişmanlık acıdır, acıtır. Her insan pişman olur önemli olan telafi edebilmektir.|

Vee bölüm sonu❤

Yeni bölüm ne zamandan ziyade bölümle ilgili yorumlarınızı merak ediyor ve bekliyorum.
Ha siz sormadan söyliyim bari bölüm Pazar günü😉

Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Hepinizi çok seviyorum💕💕

Hayal~Et (NefTah)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin