Sürgün 2 ( YENIDEN DOĞUŞ )

8.bölüm

Dışarıdan gelen koşuşturmalar ve kalabalık insan sesi genç kızı uykusundan azat etmişti,öyleki merakla dışarıdan gelen seslere yönledi , şifahanenin bu karaltı bölmesine bile sesler geliyorsa dışarıda kıyamet kopmuş olmalıydı.Boyundan epeyce yüksekte bulunan küçük oyuktan dışarıda olanları görmek için ayaklarının altına koyduğu tabureye çıkıp ancak göz hizasına gelen açıklıktan bahçeye baktı.
Her yerde askerler vardı,biraz daha nefesini tutarak izlediği kargaşayı yakından görebilmek için bahçeye çıkmaya karar verdi.
Hızlıca üzerindeki bez parçasını sıyırıp dış kıyafetlerini üzerine geçirip dar koridordan sağ tarafta bulunan kapıya doğru ilerledi.
Burası şifahanenin bahçeye açılan en kısa mesafeli tarafıydı.
Birden kapının yanına vardığında kapıda bekleyen iki askeri farketti.Neden burada olduklarını sorsada cevap gelmeyeceği için tek çözüm buradan uzaklaşıp Nefteniya anneyi bulmaktı.
Güneş ışığı almayan dar uzun koridorlar genç kız yol aldıkça uzuyordu.Nefes nefese koşturdu şifacı başının odasına

" Nefteniya anne" diye telaşla girdi şifacı kadının odasına ,kadını görebilmek için odayı tarayan gözbebeklerindeki gözlerinin beyazlığı ile birleşecek kadar irileşmiş bir halde karşısında gülümseyen kadına bakıyordu.
Odadaki asker ve köleleri bir el işaretiyle dışarıya gönderen kraliçe, bir süre bekledikten sonra genç kıza doğru birkaç adım atıp önünde durdu.
Değerli mücevherlerle süslenmiş parmaklarını genç kızın yüzünden boynuna doğru gezdirdi.
"Demek Ninurtha sensin " diyerek genç kızın saçlarında gezdirdi gece karası gözlerini.
Nefteniya genç kıza bir uyarı bakışı attığında yaptığı hatayı hemen anlamıştı genç kız kraliçenin önünde eğilmek için yaptığı hamleyi kraliçe omzundan tutarak engelledi.
" Sen soylu bir kan taşıyorsun Ninu eğilme önümde " diyerek omzunda tuttuğu elini genç kızın eliyle birleştirip odanın ortasına konulan taht koltuğunun yanına doğru ilerlediler birlikte
" Sayende zehri vücudumdan tamamı ile atabildim Ninu ,eğer şifahanedeki Ra gözü aktifleştiyse ki öyle olmuş ,bu sendeki enerjinin kuvveti ile gerçekleşti.
O yüzden sana hayatımı borçluyum kızım ,istersen saray'da bir yer ayarlatayım orada kal" diyerek heyecandan sus pus olmuş kızın ellerini okşadı.
Kraliçe'nin karşısında ne diyeceğini bilemeden şifacı kadının gözlerine baktı.
Nefteniya saygıyla eğilerek kraliçeye yaklaştı.
" Kraliçem Ninu çok iyi öğrenen bir şifacı eğer bu yeteneğini geliştirebilecekse nerede olduğu önemli değil,şifahaneden uzaklaşırsa körelir gider " diyerek kendi içindeki endişesini dillendirirken kraliçe yaşlı kadına gülümseyerek
" Ona bütün bunları sen öğreteceksin Nefteniya sarayda da bir şifahane olduğunu biliyorsun " diyerek ayağa kalktı.
" Senin sarayda olman gerek yeniden zehirlenmek istemiyorum" dedi.
Yaşlı kadın kraliçesinin gözlerindeki endişeyi anladığında fazla konuşmadan başını yere eğerek verilen emre itaatini gösterdi.
" Morigal 'de saraya döndüğüne sevinecek " diyerek kapının dışında bekleyen köleye seslendi.
" Şifacı ne diyorsa yapılsın hemen fazla vaktimiz yok saraya dönüyoruz "dedi
Yaşlı kadın iki eli bağlı başını önüne eğmiş sessizce beklerken ,sessizliği kraliçenin arkasında duran genç kız bozdu.
''Fa-fafakat burasını kime emanet edeceğiz efendim ,o kadar insan hasta ilaç bekliyor "
Kraliçe gülümseyerek genç kıza döndü
" Merak etme kızım buraya yeni bir şifacı gelecek şu an aldığım habere göre komutanla birlikte thebes'e girdiler " dedi yüzünde gülümsemesi devam ederken yanındaki köleye sessizce işaret edip dışarı çıktı.

Komutan Eridu ile Kahin sütunların arkasından işaretleşerek arkalı önlü şifahaneye doğru ilerlediler. Sarayın mermer sütunlu geniş koridorları dev sütunlara ev sahipliği yaparken , her sütunun arasındaki tanrı ve tanrıça heykelleri yol boyu taht odasına doğru dizilmişti.
Kahin komutanla bir ilerlerken Asetin heykelinin yanına gelince kendini iliklerine kadar titreten bir serinlikle irkildi.iki aslan figürü ile süslenmis Amet heykelinin yanından geçerken uğultu halinde gelen seslere kulak kabarttı.
Birden önünde beliren görüntülerle kıpkırmızı olan suratını Eriduya çevirip askerleri topla Morigal ölüler şehrinde tutsak kalmış diyerek hızla bahçeye doğru yöneldi.