BOLÜM ŞARKISI; Çağla - Saz Mı Caz Mı
Hatırlatma; "Sav- aş.." diyip tekrar hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştı.
"Ben yapmadım, yap- amam"
Yapamazsın güzelim. Sen öyle bir kişi değilsin
"Ben kötü biri değilim"
Sen benim Meleğimsin.
"Sana hikaye anlatmamı ister misin?" diye dediğimde evet anlamında kafasını salladı.
Başı omuzumdaydı "Yıllar önce; bir kraliçe dikiş dikerken, eline iğne batmış ve parmağı kanamaya başlamış.
''Ten rengi pamuk gibi beyaz, dudakları bu kan gibi kırmızı, mavi gözlü'' bir kız çocuğu olmasını dilemiş.
Aradan bir süre geçtikten sonra, kraliçe dilediği gibi bir kız çocuğu dünyaya getirmiş. Ve bir süre sonra ölmüş, kral ise başka birisiyle evlenmiş. Kadın, dünyanın en güzelinin kendisi olduğunu düşünüyormuş.
Aynanın karşına geçip, her gün bunu sorarmış. Kralın evine geldiğinde aynaya gene aynı soruyu sormuş; fakat ayna ona en güzelin ''Pamuk Prenses'' olduğunu söylemiş. Kadın ise, her gün bu cevabı duymaktan bıkmış. Pamuk Prenses'i ormana bırakmaya karar vermiş. Ve bir gün, krala bunu söylemiş. Kral ise yeni eşini kıramayıp Pamuk Prenses'i ormanda bir yere bırakmış.
Pamuk Prenses, ormanda hiçbir şeyi, hiçbir yeri bilmiyormuş. Gezerken bir kulübeye denk gelmiş. İçinde küçük yataklar görmüş, dinlenmek için içeri girmiş; uyumaya başlamış.
Uyandığında yedi cüceyle karşılaşmış, onlarla; yemek yapmak ve evi temizlemek durumunda; onlarla beraber kalabileceğini söylemiş yedi cüceler.
Prenses, orada yaşamaya başlamış. Bir süre sonra kraliçe, aynaya soruyu sorduğunda gene aynı cevabı verince; Kraliçe, Prenses'i aramış ve bulmuş. Yaşlı bir kadın tipinde, evine gitmiş. Ondan bir şeyler istemiş ve karşılığında bir elma vermiş.
Prenses almak istememiş ama zorla eline vermiş. Prenses elmayı yediğinde bir daha uyanmamış. Yedi cüceler geldiğinde hiçbir şey anlamamışlar. Onun bir daha asla uyanmayacağını düşünerek, onu bir yere yatırmışlar ve kendi başlarına yaşamaya devam etmişler.
Bir gün prens, Prenses'i görmüş; aşık olmuş. Onu öptüğünde, Prenses uyanmış. Onu sarayına götürmüş ve evlenmişler. Hayatlarını mutlulukla sürdürmüşler." Dedim hikayemi bitirerek.
Düzenli nefes alması ile uyuduğunu anladım. Saçlarını öpüp "iyi uykular benim kanatsız meleğim.." dedim.
İyi okumalar...
SAVAŞ'TAN DEVAM
______________________________________
"Nerdeyim lan ben" diye ses duyduğumda televizyonun karşısından kalkıp odaya doğru yürümeye başladım.
Odanın kapısını açar açmaz yerle mücadele eden bir adet Cemre ile karşılaşmayı beklemiyordum.
"Cemre ne yapıyon yerde" diye sorunca başını kaldırıp bana baktı.
