× Kalbi kırılmış bir kız ×

118 14 3
                                    

Yoongi son cümlesini de söyledikten sonra arabasına binip gitmişti. Beni bıraktığı yerde yaklaşık yarım saat kadar daha öylece dikilmiş, SinB'nin beni araması ile bulunduğum mooddan anca çıkabilmiştim. Hızlıca okula ilerlerken aklımda hala O vardı. Onun bana yaşattıkları neden böylesine acı verici olmak zorundaydı? Yanındayken hazır ol da bekleyen gözyaşlarım akmaya başlamıştı. Beni asla ağlarken görmemesini, gözyaşlarım ile derinliklerimde onun için boğulduğumu bilmemesini istiyordum. Zor dayanmama rağmen başarmıştım. Beni bir kurban gibi kullanmasına izin veriyordum, tüm benliğime hükmedip bana ızdırap çektiriyordu. Onu unutmaya çalıştıkça öylece karşıma çıkıp beni kendinden nefret ettirebileceğini mi düşünüyordu? Hayır böyle yaparsa ben onu asla unutamaz, nefrette edemezdim bunun nasıl bilmezdi. Onu kendimce unutmaya ve kalbimden yok etmeye çalıştıkça o kendi yöntemlerini kullanmak istiyordu. Buna nasıl izin verebilirdim ki? Bu benim onu unutmamı sağlamazdı daha da çok psikopatça bağlanmamı sağlardı. Neden böyle yapıyordu.. Düşündükçe kafayı yiyecek gibi hissediyordum. Adımlarımı daha da hızlandırarak okula vardım, ilk katta bulunan lavaboya doğru koşar adımlarla girdim. Kahretsin, kahretsin.. neden izin verdim ki? resmen beni denemişti. Dudakları dudaklarımda onu hala sevdiğimi kendine ve bana ispat etmişti. Ve son sözleri bir cehennem gibi canımı yakmıştı. Kalbime kendi elleriyle hükmedip sonra yok edecekti. Bunun bana nasıl acı vereceğini neden önemsemiyordu.. boş olan tuvaletlerden birine girip kapıyı kapattım. Bedenim dayandığım kapıya sürüklenerek yere çöktü, başım avucuma düşmüştü. Gözlerimden akan yaşlar beyaz gömleğim üzerinde siyah lekelere dönüşüyordu. Ah yüzümde ki makyajı unutmuştum.. Bu aptallığım ile daha çok ağlamaya başlamıştım. Hıçkırarak ağlıyordum. Sesim tüm tuvalette yankılanıyordu.

Aklımda sen varsın, kalbimde sen varsın, ruhumda sen varsın, hücrelerimde sen varsın, bende sen varsın... Ama kalplerimiz aynı alanda yaşamıyor.

Yaklaşık bir saat kadar lavaboda ağlamıştım. Kimin girip çıktığı hakkında bir fikrim yoktu ama sesimi duyan kaçıyordu adeta. Bu iyi olmuştu, birilerinin beni teselli etmesi şuanda istediğim en son şeydi. Bu benim can arkadaşlarım bile olsa. Artık bu tür konuları eve taşımayacaktım. Bugünden itibaren iyi bir gelecek planlamayı düşünecek aklıma yine Yoongi bey yerleşmişti. Güçlü olmaya devam etmeliydim. O beni zorladıkça bu zorluğa yenilmemeliydim yoksa yok olurdum. Çoktan 3 dersin geçtiğini bilerek sınıfa ilerledim. Derse girmek zorundaydım. Aklımda ondan arta kalan yerlere geleceğimi sokmam gerekiyordu. Yavaşça içeri girip hocadan özür dileyerek sırama yöneldim. SinB'nin bakışlarını üzerimde hissediyordum. Kafamı bulunduğu yere döndürüp mahcupça gülümsedim. Sadece 'ben sana bunu sorarım' der gibi başını sallamakla yetindi. Ne yalan uyduracaktım şimdi.. ah cidden. Gözlerimi ondan çekip derse odaklanmaya çalıştım, ama sadece çalıştım. En azından başım sıraya düşmeden önce birkaç teorik bilgiyi idrak etmiştim, başlangıç için iyiydi hm?

***

''Ben çalışmak istiyorum'' büyüğümüz olarak Sowon ablaya gitmiş ve bu kararımı bir çırpıda söylemiştim. Çalışma fikri aklıma bir anda gelmişti. Kafa dağıtmak ve tecrübe kazanmak için iyi olabilirdi. ''Bu da nerden çıktı Umji?'' Sowon abla biraz tepkili karşılamıştı. Bu senemin son sene olduğunu ve derslerime iyi tutmam gerektiğini söylüyordu. "Ben sadece biraz kafa dağıtmak istiyorum, haftasonları gidip çalışabileceğim ufak bir kafe buldum hem.. Bu eğlenceli olabilir." bulduğum iş benim için ideladi. Sadece 2 gün part-time çalışacaktım, hiçbir zorluğu yoktu. "Anlıyorum, ama bu sene son..." yine aynı laflara girmeden sözünü kestim. "..son senem ve derslerimi iyi tutmalıyım değil mi? Sowon unnie çalışacağım işte yorulacağımı düşünmüyorum hem bir süre kafa dağıtmak için ideal bir iş.. kendimi toparladıktan sonra sadece derslerime odaklanabilirim." onaylarcasına kafasını sallamıştı. "Tamam pekala, kabul ediyorum ama nolur beni ailene karşı mahçup etme Yewon-ah, biliyorsun senin sorumluluğun bende aileni karşıma almak istemem anlaştık mı?" hızlıca kafamı sallayıp boynuna atladım. "Teşekkür ederim!!" Umarım verdiğim bu karar beni mutlu ederdi.

You Never Walk Alone |°Suga×Umji°|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin