Miranın ağzından
Gece'nin hastane odasınki yatağın yanında olan iki kişilik koltukta Masalla birlikte ne yapacağımızı düşünüyorduk. Diğer korumalar ise Kemalla birlikte ayakta Gece'nin amcasının uzun zaman sonra neden geri döndüğünü çözmeye çalışıyorlar.
Hepimiz Halukun Geceye bir şey yapma düşüncesini kafamızda tartıyorduk. Eminim ki hepimizin aynı fikrindeydik. Hatta hepimizin kafasında 'Haluk piçinin Geceye zarar vermeye götü yemez. Başka bir şeyin peşinde' cümlesi yankılanıyordu.
Korumalarımızda bize özellikle Geceye çok düşkünler. Onlarca adamımızın Geceyi korumak için hayatlarını hiçe saymasını bilirim.
Artık bu ölüm sessizliğinden sıkılıp söze girmem gerektiğini hissettim
– Ne yapacağız? Haluk piçinin Geceye 14 yaşında ne yaptığını biliyorsunuz. Ondan sonra bir daha asla ortaya çıkmadı. Nasıl saklandıysa onu bulamamıştık.
Ordan bir koruma bana cevap verdi
– Gece hanımın önüne çıkacak kadar cesaretli biri değil Haluk. Yeniden onu öldürme planları yapıyor olmalı. Çünkü onu öldürürse neredeyse dünyanın yarısına sahip olacak. Biliyorsunuz Ger hanım;
Rusya, Amerika, Fransa, Polonya, Portekiz, Ukrayna, Danimarka, Norveç, İsveç, Finlandiya, Brezilya gibi birçok ülkede hüküm sürüyor. Ve yüzbinlerce adamı nişancıları var. Ayrıca gece klüpleri, tekneleri, yatları, otelleri, barları, kafes dövüşleri, uyuşturucu fabrikaları, hastaneleri, kadın tüccarlama mekanları, çeteleri var. Bunları istiyor olmalı. Onu içten fethetmeye çalışacaktır. Gece hanımın en zayıf noktalarını bulmaya çalışacaktır.Bizim adamlarımız çok mu zeki? Yok artık! Aslında şaşırmamam gerekir. Sonuçta hepsi Gece'nin adamı. Masal kendisinden beklenmeyen soğuk bir sesle ve ciddiyetle
– Haklısın. Geceye yaptığı o şeyden sonra ortalığın sakinleşmesini bekledi ve başardı. Gece onu tam unutmuşken ortaya çıktı. Kazanın sebebi de eminim ki odur.
Herkes Masalı onaylayan mırıltılar çıkardı. Ve yine ortalık sessizliğe gömüldü. Tabi bir koruma bağırana kadar
–GECE HANIM UYANDI! GÖZLERİNİ AÇTI!!
Öyle hızlı bir şekilde kafamızı Gece döndürdükki benim boynumdan bir 'çıt' sesi geldi. Acı dolu bir inlemeyle dişlerimi birbirine bastırdım.
Gece görüş açıma girdiğinde şaşkınlıkla ona baktım. Gece'nin yüzü bembeyaz kesilmişti. Parlak beyaz teni gitmiş yerine soluk bir beyaz ten gelmiş.
Diğer korumalarda Gece'nin bu haline hem şaşırmış hem endişelenmiş hem de korkmuş bir şekilde onu izliyorlardı.
Gece uzun bir bekleyişin ardından sadece üç kelime söyledi. «O geri döndü...»
Bu üç kelime odadaki herkesin kanını dondurmaya yetti de arttı bile. Gece Halukun geri döndüğünü biliyorsa ya bizi dinledi ya da kaza gerçekten onun yüzünden olmuştu ve Gece bunu biliyor.
Odaya Gece'nin özel doktoru Suat Bey girdi ve Geceye bakarak ama bize hitaben
– Gece Hanımı fazla yormamalıyız ve siz ziyaret saatinin sınırını çoktan geçtiniz. Yaralarının enfeksiyon kapmamadı için daha fazla burada duramazsınız. Lütfen hepinizi dışarı alayım.
Ben sinirlenip tam adamın üzerine atlayıp tekme tokat dövecekken Masal beni kolumdan tutup sakin olmam gerektiğini söyledi.
Ben de Gece zor durumda olduğundan istemeyerekte olsa kabul edip ayaklarımı yere vura vura hastane odasından çıktım.
Biz dışarı çıktığımızda Kemal ve yanındaki dört koruma bizi incitmeden bir köşeye çektiler. Masalla ben Kemala doru dolu bakışlar atarken o bizim merakımızı surat ifademizden anlamış olacak ki söze girdi
– Halukun rahat durucağını sanmıyorum. İlla ki bir şey yapıcaktır. Tedbirli olmalıyız.
– Peki neden bizi bu köşeye çektiniz? Neden burada konuşuyoruz?
diye sordum ve Kemal da tereddütsüz cevap verdi
– Ondan her şeyi beklerim. Şu an peşimize adam takıp bizi takip ettiriyor olabilir. O yüzden sizi bu köşeye çektim. Daha rahat ve güvenli olabilmesi için.
Dedi ve sustu. Mantıklı doğrusu. O adamdan her şey beklenir. Konuşmak yerine başımı aşağı yukarı sallayarak onu onayladım ve Gece'nin yattığı yoğun bakımın camına doğru ilerledim.
Cama dokundum ve benim bile çok şaşırdığım göz yaşı gözümden dudaklarıma doğru ilerledi. Elimi kaldırıp silmedim. O gözyaşını birinin silmesi gerekiyordu çünkü. Ama o biri yoktu.
O biri iyi değildi...
O biri ölü gibiydi...
O biri gözümün önünde ölmüştü önce...
Ama şimdi o birinin karşımda eriyip bitmesine izin vermeyeceğim.
KARDEŞİM İÇİN HERKESTEN VAZGEÇERİM!
AYIM İÇİN MİLYONLARCA YILDIZDAN VAZGEÇERİM!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECENİN KARANLIĞI
ActionBir kız ne kadar kötü olabilir ki? Ne kadar acımasız... Ne kadar duygusuz... Ne kadar soğukkanlı... Ne kadar umursamaz... İşte bu kişiliklerin hepsi GECEDE toplanmış ve bir bütün olarak geceyi oluşturmuş. Gece birkaç nedenden ötürü kötü olmayı seçme...