treize❈

1.4K 115 7
                                    

taehyunG: beni ağlatıp parçalayan ve sonra kahkahalarla sana koşturan

taehyunG: sonra yine kafama sıkan bu aşktan çok yoruldum

yoonGi: uyumayı deneyemez misin

taehyunG: işe yaradı mı

taehyunG: seni uyandırmaya çalışıyordum

yoonGi: zaten 24 kez arayıp kapattın taehyung

taehyunG: hayır, sen kapattın

taehyunG: ilgini çekmem gerekiyordu tamam mı?

yoonGi: gecenin üçünde neden dikkatimi çekmeye çalışıyorsun

yoonGi: yarın birlikteyken söyleyemez misin?

taehyunG: bir şey söylemeyecektim ki

yoonGi: ve beni hiçbir şey için uykumdan uyandırdın

yoonGi: oğlum, sen nasıl intikam alınacağını biliyorsun

taehyunG: eğitmenim sendin 

yoonGi: derslerim bitmedi

taehyunG: sırada ne var? 

yoonGi: yarın.

ertesi gün, yoongi izledikleri günbatımı sırasında taehyung'un yüzük parmağını okşadı. aslında eli tenine değil, metale değiyordu. taehyung yüzüğünü çıkarmamıştı. yoongi gülümserken üçüncü günlerinin de fena sayılmadan geçtiğini düşünüyordu.

taehyung düşünme hakkını yanındaki adamı ne kadar umutsuzca ve mucizevi olarak sevdiği yönünde kullanıyordu.

sarı saçlı dün geceki mesajlaşmalarını hatırlayarak diğerinin kulağına eğildi. "affetmek. sana kalbini paramparça eden birini nasıl affedeceğini öğreteceğim."

taehyung gülümseyerek kafasını aşağı eğdi. "hayır," dedi gülümsemeye devam ederken.

"seni sevmiyor olsaydım dönüp yüzüne bile bakmazdım." şimdi kafasını kaldırmış ve kalbini yerden yere vursa da döndüğü adama bakmıştı. "eski" lakabını yakıştıramadığı eşine.

"ama buradayım ve nedenini ikimiz de biliyoruz." 



hold my hand |taegiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin