WORLD WAR II - THE SOVİET UNİON STORY (Adelaida Kovalev and Vladimir Grosslny)

Alman Mevzigahı

Meydandaki mevzigaha akşam olmasına rağmen sürekli asker ve teçhizat takviyesi yapılıyordu. Düsseldorf kana boğulacaktı...

Biz Almanları izlerken bir telgraf geldi. Tushnov hemen telgrafa yöneldi ve okumaya başladı. Hem sevinçli Hem de kederli bir bakış vardı yüzünde. Bize dönüp " Kızıl Ordu yarın Akşamüzeri buraya intikal edecek" deyince hepimiz sevinç çığlığı atmaya başladık. Ama sonra herkes olacak kanlı savaşı düşününce yavaş yavaş ses kesilmeye başladı. Ve geç olmuştu. Erken yatmamız sabaha erken başlamamız gerekiyordu.

Sabah olunca Alman mevzigahının baya büyüdüğünü gördüm. İçimden Kızıl Ordunun çok askerle gelmesini diliyordum. Tushnov elini sırtıma attı ve " Sovyet Rusya, Fransa ve Amerika Almanya için antlaşma yapmış. Şuanda gizli ama Alman güçlerini hezeyana uğratınca resmen açıklayacaklar. Ama şimdi ilk işimiz Sovyetlere akşam üzeri buraya yapacakları baskın ve bombardıman için istihbarat telgrafı çekelim. Bizim çektiğimiz hattı bozmuşlar. O yüzden meydandaki postahaneden şifreli olarak yollamamız gerekecek. Alman postanesinden olduğunu görünce durumumuzu anlayıp şifresini çözeceklerdir diye umuyorum.

                  . . . . . . . . . . . . . . . . . . .

Akşamüstü olduğunda biz karargahımuzdan meydanı ve gökyüzünü izlerken kulaklarımızda şehirdeydi. Hareketlilik Sovyetlerin gelmesi olacaktı. Ve bize verilen görev son bulacaktı. Yeni görev kim bilir ne olacaktı.
   Bunu düşünürken bir anda uçak sesleriyle irkildim. Sovyet uçakları bombardımana başlamıştı. Meydandaki Almanlar mevzilenmişti. Ama içlerindeki korkuyu anlayabiliyorduk. Sovyet bayrağını meydanın art sokağında görünce çok sevindik. Sevincimizi doruklarına kadar yaşıyorduk. Birden kapı çaldı. Kapıyı açtık ve 2 Alman askeri sevincimizin nedenini ahkam kesermişcesine sordu. Bizden şüphelenmiş olmaları muhtemeldi. Bizde Tushnovun çocuğu olmuş bahanesi ile geçiştirmeye çalıştık. Almanlar ikna olmasa da gitmek zorunda kaldılar. Çok yakınlarında Sovyetler varken 14 kişiyi sıkıştırmak ahmakça olurdu. Nitekim bombardıman , piyade ve tank gücüyle kaybetti ve Düsseldorf Sovyetlerin oldu. Önce Rostov sonra Düsseldorf u kaybeden Almanlar Berlin i tehdit eden bu iki süper gücü nasıl durdurabilecekti. Çok merakla olanları yakından takip edecektim. Bunları savaş bittiğinde kitap halinde yayımlayacağım.