1.Sezon-Görev Sonu/Sezon Finali

279 27 17
                                    

brasezer1994 al be be ğim morluyorum seni💜

"O bir kaç saat öyle olur efendim..... Yok canım ne doktoru geçer o geçer....... Elbette kendini öldürmek gibi bir şeye kalkışmaz o önceden de böyle yapardı...... Evet efendim bence de küçükken kafa üstü çok düşmüş...... Merak etmeyin efendim göz kulak olurum ben ona..... Siz ne zaman geleceksiniz? Ona göre yemek falan...... Eh anladım efendim..... Tamam o zaman..... İyi günler"

"Ne diyor?" diye sordu Alec heyecanla.

"Ne diyecek bu çocuk mal mı diyor. Ha bir de bugün hiç gelemeyecekmiş. İşi uzamış"

Alec sinirle ayağını yere vurdu.

"Hay sokayım şu işe. Herif bize yeterince güvenmiyor ki işinin ne olduğunu soralım. Biraz hız kazanmamız gerek"

"Ama" dedi Jin bıkkınlıkla "önce kendi birliğimize ulaşmamız gerek. Hadi gidelim artık"

Alec'i kolundan tutup kapıya sürüklemeye başladı. Alec ona kafa karışıklığı ile baktı. Jin çok heyecanlı görünüyordu.

"Sen neden bu kadar meraklısın adama?"

"Çünkü" deyip sürüklemeye devam etti. "Tae şuan Sun Birliğinde tehlikede olup olmadığını öğrenmek istiyorum. Ayrıca adam teknoloji dehası-"

"Tüm mesele bu değil mi? Sırf adam teknolojide iyi diye görmek istiyorsun"

"Kapa çeneni de yürü"

Alec'i önüne atıp yürümeye başladı. Alec iç çekip devam etmek zorunda kaldı. Hep acelesi olduğu için etrafa çok da iyi bakamamıştı Alec. Sağ taraflarında her zamanki pis köle pazarı, sol tarafta sanırım açık hava tiyatrosu veriliyordu. Tiyatro.... Alec'in mobil kitaplarda okuduğu bir çeşit sinema gibi bir şeydi. Birlikte bunlardan yoktu. Çünkü gerek de yoktu. Alec film izlerdi.

Biraz ileride bir kadın ile sevgilisi birbirini sömürürcesine öptükten sonra birbirlerine aşk ile bakmışlardı. Alec yutkundu. Acaba onunda böyle bakacağı bir adam karşısına çıkacak mıydı? Eğer işlerden başını kaldırırsa olabilir.

"Ne o? Senin de mi canın çekti?"

"Ne?" dedi Alec sonunda gözlerini Jin'e çevirirken.

"O kadar uzun süre şu seks manyakları çifte baktın ki canın çekti sandım. Çekinme, çok istiyorsan seni öpebilirim" dudaklarını büküp başını Alec'e yaklaştırdı. Alec gülerek suratına ufak bir tokat attı.

"Jin, bunca işin arasında aşka nasıl zaman buldun?"

Jin bir anda Alec'in sorduğu soru ile şaşırdı. Alec aşk işlerinden nefret ederdi.

"Ah, aslında bende bilmiyorum. Aşkın ne zaman geleceğini bilemiyorsun. Ama biliyor musun Alec? Aşk varya, çok güzel bir şey. Her üzüldüğünde, mutlu olduğunda, yorulduğunda hep yanında olacağını biliyorsun. Gerektiğinde ağlayacak bir omuz, gerektiğinde sırtını yaslayacağın bir duvar"

"E bizde senle öyle değil miyiz? Bence anlattığın dostluk" dedi Alec lafını bölerek.

"Hayır dostluk değil. Ben Tae'nin bana bir bakışıyla göklere çıkıyorum. Derin sesiyle adımı söylediğinde eriyip gidiyorum. Onu her gördüğümde içim titriyor. Bana her dokunduğunda tenim alev alıyor." ardından Alec'e baktı. "Bunlar seninle olmuyor"

"Bi zahmet olmasın" Alec tekrar önüne baktı. "Ben şu zamana kadar hiç böyle bir şey hissetmedim. Büyük ihtimal hissetmemde beni kim beğenir ki?"

Two Universes, One LoveHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin