Tanıyor gibiydim...
Evet...
O...O ben derste kahkaha attıgımda bana sürekli bakan çocuktu benimle derdi neydi. Hemen arkamı dönüp
- Senim orda olduğunu biliyorum. Beni korkutmaya çalışıyorsan yanılıyorsun
Dedim. Ama hala ses vermedi. Biraz terledim korktuğum o kadar çok belli oluyordu ki. Hemen telefonu almak için elimi cebime uzattım
AMAN ALLAHIM
Telefon cebimde yoktu. Sınıfta unutmuş olmalıydım. İyice korkuyordum tedirgin oluyordum. Hatta canım kan bile istiyordu bu nerden çıktı anlamadım. Kapıdan birisi girince hemen kaçarak uzaklasti. Kapıdan giren ise emeldi. Bir can kurtaran gibi hemen geldi. Can yolaşımı çok seviyordum yaaa.
AYTAÇTAN
Ferah gideli kısa bir süre oldu ama ben hala tedirgin oluyordum. Acaba ferahımın başına birşey mi gelmişti. Ben de hocadan izin alıp wc ye gitmek için izin aldım. Almaz olaydım. Hoca laflarıyla burnumdan getirdi. Umursamaz gibi yaptım ama bu laflara kim umursamazdı ki. Neyse deyip sınıftan hızlı adımlarla dışarı çıktım. Kızlar tuvaletinin yolunu tuttum. Koridorlar karanlıktı önümü görmekte zorluk çekiyordum. Benim elementim ateşti ateş elementini şimdi kullanabilirmiydim ki. Kullansam bile nasıl kullanacağımı bilmiyordum. Kendi kafamdan birşeyler uydurdum. şöyle dedim;
- Ben ateş elementimi kullanmak istiyorum ben ateş elementimi kullanmak istiyorum...
Diyerek her tekrar ettigimde sesimi daha da yükseltiyordum.
Evet..
İşe yaradı galiba...Çünkü bedenimde sicaklik hissediyordum. Ama canım yanmıyordu. Aksine gıdıklanıyor gibi bir duygu vardı içimde ama güzel bir duyguydu. Elimde daha çok sıcaklık hissediyordum.
İnanamıyorum...
Elimde yavaş yavaş ateş topu oluşuyordu. Büyüdükçe de etraf daha da aydınlıyordu. Ama hiç durmuyordu. Durmazsa galiba okul yanacak bizde ölecektik bende yüksek bir sesle dur dedim. Ateş büyümeyi kesti. İçimden derin bir oh çektim.
EMELDEN
Ferah karşımda dururken çok korkmuş görünüyordu. Başına birşey mi geldi. Sordu feraha
- Ferah canım noldu bir sıkıntı mı var?
Düşünüyormuş gibi görünüyordu. Ama neyi düşünüyordu.
- Ferah anlatmak istemiyorsan sonra anlatabilirsin hem bak benim sana güzel haberlerim var. Bir kişiyle tanıştım. Taş taş. Hatta taş değil meteor. O kadar yakışıklı ki yani insan onu gördü mü öpesi geliyor.
Dedim. Yüzünde hafif bir tebessüm otaya çıktı. Sen hep böyle gül gulmek sana yakışıyor kankam deyip gidip feraha sarıldım.
Koridordan ayak sesleri geliyordu. Ses giderek artıyor yani buraya dogru yaklaşıyor gibiydi. Ama kimin geliğini görünce içim rahatladı. Gelen aytaçtı.
Ben feraha çoktan sarılmayı bırakmış aytaça doğru bakıyordum onun kızlar tuvaletinde ne işi vardı.
Hemen gidip feraha sarıldı.
- Aşkım sana bir şey oldu diye ödüm koptu
(Ferah):öfff aytaç yaa ayrılalı daha beş dakika olmadı. Sen ne ödünün kopmasından bahsediyorsun. Bak beni kankamın yanında utandırıyorsun
Dedi. Ben de tabi aytaçla farahın bu haline gülüyodum.
Hadi artık şu pis yerden çıkalım dedim.wc den çıktık. Aytaç dedi ki; bence derse girmeyelim zaten dersin bitmesine yedi dakika kaldı dedi. Ferahla ben de aytaçın bu fikrini onayladık. Benim aklıma efe geldi yazık onu da kantinde wc ye gidecem diye çıkmıştım. Hemen bunu aytaçla feraha söyledim. Aytaç dedi ki;
- o zaman bizi de o efe zibidisiyle tanıştırmayacakmısın dedi?
Bende tabii tanıstırırım dedim ve kantine indik. Aytaç efeyi görür görmez üstüne dogru koşmaya başladı. Efe de aytaçın üstüne koşmaya başladı. Kavgaya tutuştular ferahla ben ikisini de ayırdık ben hemen efeye sordum
- Efe siz nerden tanışıyorsunuz.? Neden kavgaya tuştunuz diye sordum
Efenin verdiği cevaba şok oldum...
Sevgilil okurlarım bir bölümün sonuna dah geldik bölümleri kısa yazıyorum sizi sıkmayım duye yazım hatam varsa özür dilerim beğen ve yorumlarınızı eksik etmeyin
ALLAHA EMANET OLUN❤

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Doğanlar (Ara Verildi)
VampirFerahin gayet normal bir hayatı vardı. Fakat bazı kişiler ve olaylar hayatına girene kadar... Ferah bu olaylardan sonra intikama yemin etti ama onlardan elindeki güç intikamını almaya yeterli olacak mı...