Chanyeol
Oturduğum koltukta gergince dizimi sallıyordum. Evet şu an olduğum duruma bakılırsa beni bir ihtimal öldüreceklerdi. Ama benden istedikleri çok önemli bir şey vardı.
Karşımda kırmızı deri koltukta oturan adama sinirli bir yüz ifadesi ile bakıyordum. Bu iğrençti.
Kapı açıldı ve içeri tanımadığım başka biri daha girdi. Karşımdaki adama fısıldayarak bir şeyler söyledikten sonra odadan çıktı.
Adam bana inatla kötü gülümsemesini gösteriyordu.
"Evet, Park Chanyeol. Senden ne istediğimizi bildiğini tahmin ediyorum."
Kafamı yerdeki halıdan kaldırdım ve kaşlarımı çatıp adama baktım.
"Hayır, ne istediğinizi bilmiyorum ve neyden bahsettiğinizi de bilmiyorum. "
Odaya büyük bir kahkaha sesi yayıldı. Buradaki adamın nefesinden gelen sigara kokusu beni boğmaya yetiyordu zaten. Bir de ona katlanıyordum. Tanrım!
"Ah hadi ama bu kadar salak olmana gerek yok. Çok iyi bildiğini biliyorum. "
Derin bir nefes alıp verdim.
"Peşimi bırakın. Benden alabileceğiniz önemli veya değerli bir şey yok. "
"Buna emin misin? "
Kafamı salladım. Cebinden telefonunu çıkarttı ve bir şeyler yapıp telefonu bana gösterdi.
Evet, resimdeki yüzük benimdi. Doğum günümde bir arkadaşım hediye etmişti. Anlaşılan sıradan bir yüzük olduğunu sanmıştı. Ama değildi işte. Sıradanlığın yanından bile geçmiyordu bu.
"Benim burda olmamın sebebi şu değersiz yüzük mü? "
Yüzüğün normal olduğunu onlara anlatmak istiyordum. Yoksa evime kadar gelip her deliğe bakacaklarını biliyordum.
"Değersiz mi? "
Sesindeki merakla oyunumun işe yaradığını anladım.
"Evet, değersiz ve normal bir yüzük. Zaten kısa zaman önce onu kaybetmiştim. "
Hayır aslında kaybetmemiştim. Evimde, dolabımın içindeki kasada küçük bir kutuda saklıyordum onu.
Adam dediğim şey ile bir anda ayağa kalktı ve bana onu nasıl kaybettiğimi bağırarak söyledi. Hala anlamsız şeyler sıralamaya devam ediyordu.
Tabi ki dinlemedim.
En son da şunu demişti.
"... Bir hafta. Bir haftan var Park Chanyeol. Bu süre içerisinde o yüzük burada olacak. Hangi cehennemdeyse onu bulup bana getireceksin! "
Gözlerimi devirdim.
"O yüzük nerde bilmiyorum tamam mı? Artık benim peşimi bırakın! "
Odadan koşarak çıktım. Kapının önündeki ve bir çok yerde duran korumalardan endişelensem de binadan çıktım ve temiz havayı bolca içime çektim.
Yaşamak çok güzeldi.
•
Arkadaşımın evine gitmeden önce kendi evime uğrayacaktım. Oradan bir kaç kıyafet alacaktım. Yüzüğü de yanıma almayı düşünüyordum.
Hızlı adımlarla eve gittim. Kapıyı açıp içeri girdim. Küçük bir çantaya gerekli olan kıyafetleri koydum ve ardından dolaba yöneldim.
Kasayı aldığım gibi çantama attım. Kasa küçüktü ve bu yüzden dikkat çekmeden götürebilecektim.
Evden çıktıktan sonra kapıyı kilitleyip arkadaşımın evine gittim.
Kapıyı bir kaç kez çalışımda açmıştı. Beni görünce yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu. İtiraf ediyorum bende o an çok mutlu olmuştum. Uzun süredir göremediğim arkadaşım karşımdaydı.
"Dostum seni çok özledim. "
"Ben de seni çok özledim Tao. "
Ona sarıldıktan sonra içeriye geçtim. Çantayı yanıma bıraktım ve karşımdaki koltuğa oturan Tao'ya baktım.
"Chanyeol, neler oluyor? Endişeli gibisin. "
Kafamı salladım.
"Aslında şu an olan durumu sana anlatırsam bana inanmazsın. Sahiden garip bir durum. "
Bir süre düşündü.
"Bana anlatır mısın? "
Gözlerimi kapattım ve derin bir nefes verdim.
"Peki anlatacağım. "
İkimizde sessizleşince başlamam gerektiğini anladım. Onu çok bekletmeden olayları anlatmaya başladım.
~
Yaklaşık on dakikadır ona olanları anlatmıştım. Ona anlattıklarımdan sonra dediğim gibi inanamadı ve bir an bayılacak gibi oldu. Öldüğümü de söyleseydim kesinlikle bayılırdı. İlk verdiği tepkisiyle gülme krizine girsem de daha sonra toparlamıştım.
"Bak, Chanyeol. Zamanı nasıl geri aldığın hakkında daha fazla bir şey duymak istemiyorum. Ama sana inanıyorum. Yardıma ihtiyacın varsa hep buradayım. "
İşte bunu seviyordum. Bir şeyi sorgulamadan kabul ediyordu.
Ortada bir mucize olmuştu.
Ve ben bu küçük mucizeye sıkıca sarılmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişteki Gelecek•ChanSoo
Randomİmkansız bir şeyin peşinden koştuğumu biliyorum ama kendimi de bundan alıkoyamıyorum. Sanki birşeyler beni mesaj atmam için dürtüyor gibi. Sen çoktan burdan gitmişken ne anlamı kalır ki tüm bu yaptıklarımın. ' Tüm hakları Kyungsoo'nun kalp dudakları...