2.

145 11 0
                                    

Bugün pazartesi. Okulun ilk günü. Geçen hafta annemle birlikte okula ziyarete gittik, öğretmenimle tanıştım. Doğruyu demek gerekirse eski okulumu arayacak gibiyim. Hatta sevmediğim matematik hocasını bile.

Evden çıkmak üzere merdivenlerden indim.  Annem nerede diye soracak olursanız, o işte. Evden erken çıktı. Masamın üzerinde benim için hazırladığı kahvaltıyı görmezden geldim. Pek yiyesim yok. Karnımda adını koyamadığım bir sancı belirdi. Heyecandan mı yoksa açlığın verdiği his mi çözemedim. Belki de beni bekleyen suprizlerin habercisiydi bu sancılar? 

Okula doğru yürüyorum. Başım aşağıya doğru eğik. Adımlarımı sayıyorum adeta. Ya beni sevmezlerse, aralarına almak istemezlerse?  Ya okulun ilk günü rezil olursam?  Aman boşver Dilara diye geçirdim içimden sonra. Nede olsa dünyanın sonu değil. Eninde sonunda alışmak zorunda kalacaksın bu duruma.

Farkında olmadan okula varmışım bile.  Hemen çevreme bir göz attım. Öğrenciler kendi hallerinde konuşuyorlardı. Varlığımı bile hisseden olmamıştı henüz.

Sınıfın olduğu koridora doğru ilerledim ve hemen sınıfımı buldum.  Buna sevinmiştim. Normalde aradığım bir şeyi hemen bulamam. Kapı acıktı. Derin bir nefes alarak içeriye doğru yavaş yavaş adımlarla ilerledim. Sınıf boştu. Rahatladım. Eski sınıfımda da olduğu gibi orta sıraya oturmayı tercih ettim,  neden bilmiyorum ama içimden öyle geldi.  Birden arkamdan gelen bir sesle irkildim! Meğer arkamda biri varmış!

Arkamı döndüm. Dona kalmıştım, çünkü bu gördüğüm genç o gençti!  Bana şaşkın bir şekilde bakıyordu. Sanırım yanaklarının kizardığını henüz fark etmemişti. Benim yanaklarım da kızarmıştı,  çünkü yüzüm birden ısınıvermişti.

"Merhaba, sanırım seni korkuttum. Özür dilerim" dedi. "Uyuya kalmışım malum okulun ilk günü uyku düzeni de haliyle bozuldu."

Sesinde tuhaf bir sıcaklık ve samimiyet hissettim. Ne diyeceğimi bilemiyordum. Zorlukla konuşmaya çalıştım : " Önemli değil. Arkada olduğunu fark etmemişim. Ben Dilara bu arada. Hatırlarsan bizim eve gelmiştiniz su tesisatında sorun vardı. "

Bu dediklerime kendim bile inanamadım. Bunları diyen benmiydim?  Şimdi ne düşünecek hakkımda kim bilir. Hem sen ne diye ismini söylersin!  Kendimde çok kızmıştım.

"Evet evet hatırladım. Aynı sınıfta olduğumuz ne büyük tesadüf" dedi ve arasından kalkıp yanıma geldi.  Elini uzatarak : " Bende Can. Tanıştığımıza memnun oldum. "

Elleri soğuktu. Avuçlarındaki sert tabakayı hissedebiliyordum. Karşımda yeşil yeşil bakan gözleriyle duruyordu.

Bende çok memnun oldum diye geçirdim içimden....

Aşk-ı Can'anHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin