Neslihan bir an önce kaçmalı, evin derinliklerinde sakinleşmeli hatta uyuyup unutmalıydı. Çok tehlikeli olmaya başlamıştı Kerem'in halleri. Her türlü onu istediğini pervasızca çekince duymadan söyleyebiliyordu. Onda doğuştan eksik olan özgüven Kerem'de doğum hakkıyla gelmişti sanki.
O, bu yaşına kadar güzel yönlerini kendi bir türlü keşfedememişken Kerem'e çüş demek istemiyordu. Neslihan'ın ağzı için uygun değildi, yakışık almazdı. Yerli yersiz çıkış yapmak zorunda kalmadan taktikle halletmeliydi.
Asıl şimdi terlemeye başlayacaktı yoğun cümlelerin altında ve onun bahsini ettiği kokuya benzemeyecekti bu terleme neticesinde ortaya çıkan.
Kerem destursuz atış yapmaya başlamıştı ve parçaları orasına burasına sıçrıyordu. Önce güzel olduğunu iddia etmişti, şimdi de alakasız biçimde seksi. Anlamazlığa vurarak her zamanki şekilde sıyrılabilirdi.
Neslihan'dan bahsetmiyor muydu acaba? Olabilir miydi böyle bir şey?
"Kerem o kafeyi alkol sattıkları için şikayet edeceğim. Masanın altından sen çayına votka doldurup durdun sanırım."
"Ne alakası var Neslihan konumuzun alkolle?"
"Ben kurdum bağlantıyı, dert etme sen. Düğünde alkol falan istemiyorum asla. Kerem sen ne sıklıkla alkol ve sigara kullanıyorsun?"
"Sana iltifat ettim diye mi tüm bunlar?"
"Seni terleteceğim diye iltifat çeşidi mi olur?"
"Ben, o eylemden sonra açığa çıkacak kokuya iltifat ettim kadın, karıştırma elmalarla armutları."
"Dediğin doğruysa madem o eylemin gerçekleşme ihtimalinin sıfırın altında olduğunu da bilerek destekli at bari. O eylem gerçekleşmeyecek aramızda demiştim."
"Bir adam hayal kurabilir."
"Benim üzerimden kurma hayallerini. Gerçek olamayacaklar."
"Müstakbel karımsın. Başka kadınları mı hayal edeyim Neslihan?"
Heheyt. Asıl konuya gelmişti nihayet Kerem. Nasıl, istediği kıyıya çekmişti küreklerini. Çok ustaydı çok. Akıntıya kapılmadan, bindiği kayığı sarsmadan kokudan başka kadınlara...
Kerem ve yönlendirmeleri.
Kerem ve manipüle yöntemleri.
Kerem ve kışkırtmaları.
Kerem'in başka kadınlarla birlikte olması onun umrunda değildi ki. Hatta iyi bile olurdu; ama adamın amacı belliydi. Onun başka kadınlar deyince çıldırmasını, kıskanmasını bekliyordu. Yanlış kayaya çarpmıştı haberi yoktu. İki kere yemişti onun bu sabotajını, üçüncüsü hazımsızlık yapardı.
Kıskançlık hissi Neslihan'ın dna sarmalında yer almıyordu. Kodu bozuktu belki, ama mukadderata çıkışacak hali de yoktu. Yaradanın takdiri sonucu onun bahşetmediği güzelliği cömert, eliaçık, paylaşımcı genlerle ört bas etmişti. Geçmişini hatırlayabildiği en geri yıllardan bugüne dek bir şey için birini, bir şeyi birinden kıskandığını asla hatırlamıyordu.
Okan vardı bir zamanlar yanında. Herkesin dönüp baktığı, Neslihan'ın gözünü alamadığı adam, ancak onda bile kıskançlık çıkarmamıştı. Okan'ın tavırlarından ileri geliyordu belki bilemezdi, çünkü onu kışkırtacak bir yanlışı olmamıştı kadınlarla ilgili. Nasıl becerebilmişse gözünü onda tutabilmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ben Bir Karar Verdim
Художественная проза"İlk görüşte aşka inanır mısın yoksa çıkıp tekrar mı gireyim?" Her şey bu cümleyle başlamadı belki; ama bununla devam etmesi Neslihan için hayatının aşkını bulmasını mı sağlayacaktı yoksa tüm hayalleri toz olup uçarak onu hiç istemediği bir evlil...
