Bölüm 1: Sihir Başlıyor

62 5 0
                                    

Eva Mohn

Gerinerek biraz debelendim yatağımda.Dudaklarımın ucu yavaşça kıvrılmış ardından yerini kocaman bir sırıtışa bırakmıştı. Bugün benim doğum günümdü ve tek yakınım babam olsa da mutlu bir gün olmasını istiyordum. Annem öleli 8 sene geçmişti onu çok özlüyordum. O öldüğünde çok küçüktüm pek hatırlamasam da yine de öldüğü gün nasıl ağladığımı çok net hatırlıyordum.

Yüzümdeki gülüşün solduğunu yeni fark ediyordum. Yatakta doğrulup bağdaç kurdum gözlerimi kısa bir süre için kapatıp aklımdan çıkarmak ister gibi başımı iki yana salladım.

Yorganı üzerimden atıp ayağa kalktım tam terliklerimi ayağıma geçirmiştim ki 'Bi dakka!' Kalçalarıma değen uzun yumuşak şey de neyin nesiydi?! Kalbim çok hızlı bir şekilde atmaya başlayınca içindeki heyecan ve korku duygularıyla odamdaki boy aynasına doğru hızla koştum.

Korkudan sımsıkı yumduğum gözlerimi açtığımda hayatımın şokunu yaşıyordum kısacık saçlarım kalçama kadar uzanmıştı bir günde nasıl.. Gözlerimin derin bir yeşil renginde olduğunu gördüğümde küçük bir çığlık atıp iki adım geriledim.

Ağır adımlarla aynaya ilerleyip gözlerimi yakından inceledim 'Bu nasıl olabilir?' diye mırıldandım kendi kendime. Uzun saçlarımın hepsini sol omzuma alıp elimle tüm saçımı kavradım yumuşacıktı. Hızla saçımı çektiğimde küçük bir inleme kaçtı dudaklarımdan. Gerçekten bu saçlar benimdi ve gerçekten çekince acımıştı. Gözlerime işaret parmağımla dokundum lens değildi.

Olanlara hayret ediyordum bir türlü anlam veremiyordum rüyada mıydım? Tüm bunlar da neydi? Turuncumsu uzun saçlarımı bileğimdeki lastikle tepeden topuz yaptım.Koca bir topuz olmuştu ve kısa bir saçımın olmadığı belli ediyordu 'Ya babam farkederse?' muhtemelen farkedecektir.

Yüzümü yıkamak için banyoya girip kapıyı kapattım suyu açıp eğildim yüzüme birkaç kez soğuk su çarpıp suyu kapatarak doğruldum aynadaki yansımama bakarken dehşete düşüp koca bir çığlık attım sesim çıkmıyordu.
Hızla arkamı döndüm biri vardı benden biraz uzundu ve siyah bir pelerin giymişti yüzünü kapatan kapşonu yüzünden daha da korkuyordum.'Kimsin sen!' diye haykıracak oldum hatta haykırdım ama sadece küçük vızırtılar çıkıyordu ağzımdan.

Bir adım yaklaştı bana lavaboya yaslandım tedirgin bi sesle konuşmaya başladı 'Değiştiğinin farkındasındır.18 yaşına girdin artık gerçekleri öğrenmenin zamanı geldi.Benimle geleceksin ve babanı bir daha görmeyeceksin sana sadece 1 saat vereceğim babanla vedalaş ve sakın ona birşey anlatma aksi halde..'
İki elini avuç içleri yukarı bakacak şekilde havaya kaldırdı avuçlarından çıkan alev yüzünü aydınlatıyordu korkuyordum.

'Benden ne istiyorsun? Bu saçmalık da ne? Senin sihirbazlık numaralarını izlemeye vaktim yok! Evimden hemen gitmezsen polis çağıracağım!' Sesim sonunda çıkmıştı kaşlarımı çatıp onu inceledim. 'Son bir saat' dedi ve aniden ortadan kayboldu. Tuttuğum nefesimi bırakıp yere çömeldim tüm bunların bir rüya olmasını istiyordum küçük bir rüya.

Yarım saat sonra

Sürekli saate bakıyordum babamla kahvaltı etmiş ardından salona geçmiştik. Gözlerimi farketmişti ben de hemen lens diye bir yalan uydurmak zorunda kalmıştım kahverengi gözlerimin bir anda yeşile dönmesi normal değildi . Saçıma bir bandana bağladığım için onu farketmemişti. Babam gazete okurken ben de bir ona bir saate bakıyordum o gördüklerim rüya olamazdı. Bu kadar gerçekçi rüya görmemiştim daha önce. Stresten tırnaklarımı kemiriyordum.

Elmas HırsızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin