はち ; 008 ; marvins room

1.9K 145 40
                                    

"Sadece daha iyilerine layık olduğunu söylüyorum, söylesene bunu son zamanlarda duydun mu?"

୨♡୧

Dişlerimi sıktım.
Kurşun bacağıma isabet etmişti. Sıcak kanın yaramdan akmaya başladığını hissetmiştim. Küfür mırıldanarak arka kapıya yöneldim. Hyunglarımın nerde olduğunu bilmiyordum ama bu halde devam edemezdim. İlk defa vurulmuştum ve panikliyordum. Jin bize böyle durumlarda ne yapmamız gerektiğini öğretmişti ama yinede korkuyordum.

Kendimi zar zor arabaya attım ve arabada bekleyen Hoseok bana döndü.

"Jungkook! Vurulmuşsun" deyip anında yanıma geldi ve belimdeki kemeri çıkartmamı söyledi. Kemeri çıkarıp bacağıma bağladım ve Hoseok kemeri iyice sıktı. Yarama baskı uygularken söyleniyordu.

"Dayan Kook, az kaldı burdan çıkacağız. Neyse ki sadece bacağına isabet etmiş. Dikkat etsene biraz! Tanrım çok korkuttun beni.."

Acıdan dudağımı dişliyordum. Dayanamayacağım boyutta bir acı değildi ama gittikçe bacağımı hissetmemeye başlıyordum.

"Adam birden karşıma çıktı.. bende anlamadım" dedim ve oturduğum koltukta biraz daha geriye yaslanarak gözlerimi yumdum.

Bir kaç dakika sonra duyduğum sesler ile diğerlerinin döndüğünü anlamıştım. Hızlıca arabaya bindiler ve Hoseok gazı kökledi.

Yoongi bacağımı fark eden ilk kişi olmuştu.

"Jungkook! Neyin var?"

Hepsi beni bu halde görünce büyük endişeye kapılmıştı fakat Jin, "Çekilin lan ben doktorum" deyip yanıma geçmişti.

Taehyung göz devirdi. "Doktor adayı demek istedin heralde.."

"Hey, son sınıfta kalmam doktor olmadığım anlamına gelmez?"

Eve varmamız uzun sürmemişti. Varır varmaz Jin bacağımı tedavi etmişti. Yatağıma uzandım ve telefonumu elime aldım.
Jennie'ye uzun zamandır yazmıyordum. Yazamıyordum. Her teneffüs onu Jongin ile görüyordum.

'Acı, asla geçmez fakat alışırsın.'
Ben hala alışamıyordum.

Jennie ona her baktığında kafayı yemeyi umuyordum. Bu kadar zaman kendime hakim olabilmiştim ama gün geçtikçe irademin de kayboluyordu. Bu düşüncelerle telefonumu bir kenara atıp kendimi uykunun kollarına teslim ettim.

Uyandığımda etraf hala karanlıktı. Uykuyla pek aramın olduğunu söyleyemezdim. Bu gün boştum ve bu nadir olan bişey olduğu için ailemin yanına gitmeye karar verdim.

Vardığımda Annem beni her zaman ki gibi büyük bir ziyafet ile karşılamıştı. Abim ve Babamla bolca sohbet etmiş, eski zamanlardaki gibiydik. Ailem, hyunglarımın yanına taşınmama başta  karşıydı ama onların bana derslerde yardım ettiğini söylediğim için onaylamışlardı. Zaten çoğunlukla  her hafta sonu yanlarına gidiyordum.

Telefonuma bildirim geldiği için baktım ve Jennie'nin instagrama bir fotoğraf attığını gösteriyordu. Açıp baktığımda kanın beynime sıçradığını hissetmiştim.
Jongin ile sarmaş dolaş bir fotoğraf atmıştı. Bu benim için son damlaydı. Sabrım artık tamamen taşmıştı. Kaşlarımı çatmış ve sinirlerime hakim olmaya çalışıyordum.

promise ✧ jenkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin