拾六 ; 016 ; gravity

1.5K 137 58
                                    

"Bir şey her zaman beni sana geri getiriyor.
Bu asla uzun sürmüyor.
Ne söylesem, ne yapsam bir şey değişmiyor.
Gittiğim ana kadar seni burada hissedeceğim."

୨♡୧

Merak, bazı zamanlar çok iyi sonuçlar doğursa bile fazla merakın hiç bir sonunun iyi olduğu görülmemiştir. Belkide bunu göz önünde bulundurmalıydım fakat içimdeki merak, gün geçtikçe alevlenmişti ve tüm mantığımı ele geçirmeye başarmıştı.

İki haftadır Jungkook'a attığım mesajların hiç birine cevap alamamıştım. Ayrıca son günlerde attığım mesajları okumamıştı bile. Geceleri uyuyamayacak vaziyete geldiğim için, içimdeki soru işaretlerinin hepsine bir cevap alana kadar durmamaya karar verdim.

İçgüdülerim herşeyi öğrenmem gerektiğini söylüyordu.
Her ne kadar Jongin ve Exo hakkında bilgi sahibi olmak için bunları yaptığımı kendime inandırmaya çalışsam da asıl merak ettiğim şey Jungkook'tu.
Aralarında ne vardı da ucu Jungkook'a dokunuyordu.
Burada ne dönüyordu?
Bağlantıyı bir türlü kuramıyordum ve bu delirmeme sebep oluyordu.

Tüm geceyi aklımda bin bir türlü plan kurarak geçirdikten sonra ne yapacağıma çoktan karar vermiştim.

Ertesi gün okulda Lisa'yı bir kenara çekip yapmak istediklerimi anlattım. Ağzını ayırıp bana bir süre dili tutulmuş vaziyette baksa bile sonradan beklediğim cevabı verdi.

"Kızım, sen manyak mısın? Jungkook'u niye takip ediyoruz?"

Ona baştan herşeyi anlattım. Jungkook'un ilişkimizden yana tutarsızlıklarından; Exo grubuna kadar, herşeyi anlattım.

"... işte bu yüzden bu okul çıkışı onu evine kadar takip etmek istiyorum ilk olarak. Hyungları ile kaldığı ev, neyin nesi çok merak ediyorum."

"Ah, peki geliyorum. Bak bu iş beni çok heyecanlandırdı. Karşılığında bir dondurma ısmarlarsın artık."

Gülerek cevapladım: "İstediğin dondurma olsun. Ayırca Chaeyoung ve Jisoo'ya bunlardan bahsetmek yok, tamam mı? Uygun bir zamanda anlatırız."

"O zaman takip edelim bakalım zalimin oğlunu!"

İşte benim tanıdığım Lisa buydu. Her ne kadar saçma bir şeye kalkışsam bile, sorgusuz sualsiz yanımdaydı.
Jisoo ve Chaeyoung'a hiç bir şeyden bahsetmeyecektim çünkü onlar beni asla anlamıcaktı. Beni sevdikleri için böyle davrandıklarını biliyordum ama benim gözüm artık hiç bir şeyi görmüyordu.  Ben sadece cevaplar istiyordum. 

Okul çıkışında dışarıya hücum eden yüzlerce öğrencinin arasından zorlukla sıyrılıp otobüse adeta uçtuk. Jungkook'la aynı otobüse binmeliydik hemde onun bizi fark etmeden.

Otobüse biner binmez en kalabalık bölüme gidip orda durduk ve sürekli olarak yüzümüzü gizlemeye özen gösterdik.
Bir kaç durak sonra Jungkook indi ve bizde yerimizden kalkıp onu takip ettik. Bizimle birlikte inen bir kaç kişinin arkasına sığınarak fark edilmeden inmeyi başardıktan sonra asıl zor kısıma şimdi gelmiştik.

Aramızda bir kaç metre uzaklık bırakarak temkinli bir şekilde Jungkook'u takip ettik.  Yürüdükçe yürüyordu ve gittikçe evler, yollar azalıyor daha çok ağaçlık alanlar ve çalılar artıyordu. Artık tamamen kendimizi ormanda bulduğumuzda bir şeylerin garip olduğunu hissetmeye başlamıştım.

promise ✧ jenkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin