8. Sınıfı bitirmiştim artık liseliydim buna hem cok seviniyor hemde üzülüyordum. Çünkü sevdiğim adamı yani ereni artık görmeyecektim.
Sonra haftalar gecti ben okula yavaş yavaş alışıyodum derslerim de iğidi. Sonra bigün bana bir cıkma teklifi geldi, tabiki hayır dedim ereni bukadar cok severken olacak iş deyildi. Ben o cocuğa hayır dediğimin iki gün sonra bir cocuk geldi yanıma öğlen arası voleybol sağasına gelmemi cok önemli olduğunu söyleyip gitti.
Ben gidip gitmemek arasında gidip gelirken, gitmeye karar verdim hem ne ola bilir ki. Öğlen arası oldu ve ben söylenilen yere voleybol sağasına gittim. Cok kar yağmıştı ve dışarısı soğuk olduğu icin ben ve bir kaç kişi dışında kimse yoktu dışarıda.
Ben ayak izlerimle saçma sapan izler yaparken. Tok bir sesin"hey sen" demesiyle arkamı döndüm 4 tane cocuktular. Bunlar benden ne istiyolar içsesimi susturarak, bana seslenen kişiye baktım. Orta boylu simsiyah gür saçları kara kaşlı kara gözlü derler ya öyle biriydi.
Banamı dedin dedim ona bakarak.
Evet sana dedim burda senden başkasımı var dediğinde arkamı döndüm benden başka iki kişi daha vardı. Muzipçe gülüp tekrar ona döndüm.
Bak kimsin nesin bilmiyorum ama...
Sude dedim bu lafına karşılık.
Herneysen bu ekipten sana cıkma teklifi edilmiş ve sende kabul etmemişsin. Buraya sana çene yormaya gelmedik kücük, o teklifi kabul edeceksin.
Kan resmen beynime sıcrarken o cocuğu paralamamak icin kendimi cok zor tutum.
Bana bak cocuk sen kendini ne sanıyosun? daha ismini bile bilmediğim, yüzünü dahi görmediğim, sevmediğim bir kişinin teklifini kabul edeceğimimi sanıyosun.
Bana bak kızım doğru konuş. Sende her kız gibi liseye gelirken sevgili hayali kurmadınmı ha,
Banabak zombi ben senin o sandığın kızlardan deyilim. Ona birazdaha yaklaşarak gözlerine baktım. Ha ayrıca hani diyosun ya liseye gelirken sevgili hayali kurmuşsundur, "kişi kendinden bilir" diye bir söz var duydunmu hiç.
Deyip kolomu omzuna vurarak okula doğru yürümeye başladım. Ve o zombi kılıklı konuşmaya başlayınca durdum.
Hey kücük sen varya tamda sandığım gibi bir kızsın.
Bu sözüne karşılık onun duya bileceği bir tonda kahkaha atıp okula girdim.
Sonra bu olayın üzerinden tam bir hafta geçmişti.
Bigün sınıfta otururken yine o cocuk ve arkadaşarı geldiler. Ben tam ne oluyor anlamadan önüme oturdu.
Ben birşey demeye kalmadan. Ben mustafa seninle gecen seferki tanışmamız pek iyi olmadı ayrıca sana söylediğim herşey için kusura bakma sude.
Ben şoklardan şoklara girerken. Ne oldu da bu cocuk gelip bana kusura bakma diyor.
Sen neden şimdi bana bunları söylüyorsun kafana atomu düştü?
Sadece o işe yaramaz arkadaşımız yüzünden sana ünyargılı davrandık hatamızı anladık sende kusura bakma.
Hem biz o arkadaşı okuldan yoladık.
Nasıl yani nasıl yoladın?
Okulunu deyiştir dedim yaptı.
Senin bir sözünle kalkıp okulmu deyiştirdi bu cocuk? Gözlerim fal taşı gibi acılırken yeniden konuşmaya başladı.
Evet aksitaktirde başına neler geleceğini biliyordu haspam.
Herneyse bu konularınız beni ilgilendirmiyor mustafa. Mustafa kısmını bastırarak söylemiştim.
Tamam öyleyse. Oturduğu yerden kalkıp. Sana bir teklifim var. O gereksiz ekipten cıktığına göre bizim ekibimize katılmaya ne dersin?
Ben gözlerimi fal taşı gibi acıp ona baktım. Hah birde çeteye katılmadığım kalmıştı.
