Maelstrom

2.Bölüm

Merhaba ^.^ Beklettiğim için üzgünüm.Tatile çıkmıştık ve biraz da okuyucu sayısının artmasını bekledim diyelim.Tüm bu zaman boyunca aklıma güzel şeyler geldi.Ve hikaye hakkındaki fikirlerim değişti.Kurgu aynı,sadece ufak tefek değişiklikler olacak o kadar.Bu arada tanıtımı düzenledim bakarsanız çok sevinirim.Bölüm içime sinen bir bölümdü.Her neyse.

Bölümü Medya'daki şarkıyla(Taylor Swift-The Last Time ft.Gary Lightbody)ile okuyun.Biterse başa sarın.

İyi okumalar.

‘’Hadi ama!Bize katılabilirsin,bilirsin üçlü yapabiliriz!’’ Sesler arkamdan geliyordu.Ve kalbimin ağzımda attığını söyleyebilirim.Harry’i rahatlıkla görebiliyordum ve bu ses bir yabancıdan geliyordu.Yavaş ve korkakça arkamı döndüm.

Sarhoş bir adam yalpalayarak ilerliyorken söyleniyordu.Bunu düpedüz bana söylemişti,bu açıkça belliydi.Yanında duran sarışın kız onu kendine çekti.İkisi de kelimenin tam anlamıyla sarhoşlardı.Bunu anlamak için üstün bir zekaya sahip olmaya gerek yoktu.Sarışın kız adama bir şeyler fısıldadı.Ve adam hınzırca gülümsedi.Adam, beni son bir kez daha süzdü ve sarışının boynuna bir öpücük kondurdu.Onu hızlıca sürüklemeye başladı,işi acele görünüyordu.Ara sokaktan çıktıklarında rahatlamışçasına bir nefes verdim.Evet,bu sorunu atlatmıştım.Arkamdaki o iğrenç şeyden de kurtulmayı diledim.

Yavaşça arkamı döndüm.Olabilecek en iğrenç şekilde işlerini devam ediyorlardı.Kızıl sürtük Harry’nin kulağına eğilip birkaç şey fısıldadı.Harry’nin hoşuna gitmiş olacak ki kahkaha atmaya devam ederken kızı sanki mümkünmüş gibi daha fazla yakınına çekti.Kızı kendine bastırınca ikisi aynı anda inledi.Birkaç dakika öpüştükten sonra Harry’nin kulağını emmeye başladı.Şuan hakimiyet tamamen kızdaydı.Harry seslice inlemeye devam ederken kızılın dudakları Harry’i çıldırtmak ister gibi yavaşça boynunu buldu.

Harry sersemin tekiydi,evet ama bunun onun için bile fazla olduğunu düşündüm.O hiçbir şekilde Julian’ı hak etmiyordu.Asla Julian ona ihtiyacı varken orda değildi.Babasının birkaç ay önce ölümünde bile ona destek olmamıştı. O hiçbir şekilde Julian’ı hak etmiyordu. Harry’den hoşlandığım söylenemezdi hiçbir şekilde.O sadece egosu tavan yapmış sersemin tekiydi.Üzerimde hissettiğim bakışlarla gözlerimi odakladığım noktadan ayırdım.Harry,beni fark etmişti.Ve bu da basitçe bittiğimin resmiydi.Ah,Hayır onun bittiğinin resmiydi.Julian’a bunu söyleyecektim,en azından ben böyle umuyordum.Harry engellemeye çalışacaktı bunu biliyordum.Kızılın yaptığı dudak hareketleriyle birlikte inlemeye başladı gözlerime odaklanırken.Ağacın arkasına saklanmış ve bir kızla birlikte olurken bakıştığımıza inanamıyordum.İtiraf etmem gerekiyordu ki acayip seksi görünüyordu.Kıvırcık saçları yaptığı aktivite yüzünden dağılmıştı,dudakları olduğundan daha pembeydi ve boynunda birkaç morluk vardı.Görüş alanım sınırlıydı.Kendimi kaslarını da görmek isterken buldum ama onlar böylesine tek vücut dururken bu mümkün değildi.Kızılın dudakları boynundan ayrılıp karnına ilerledi.Karnından Harry’nin organına doğru ilerliyorken hızlıca poşetlerimi yerden aldım.O şeyi görmek kesinlikle istemiyordum.Özellikle de üstünde dudaklar varken.Hızlıca ve sessizce ilerlerken Harry’nin bakışlarını üstümde hissettim.Ama dönüp ona bakmadım.

Ara sokaktan çıktığımda derin bir nefes verdim.Bu gördüklerimi ona söylemeyi planlıyordum.Harry’den emin olamasam da o Harry’i seviyordu yani sanırım,artık hiçbir şeyden emin olamıyordum.Bana bakışlarını hatırlarken içimin titrediğini hissettim.Derin bakıyordu,bir şey çözmek ister gibiydi.Ama gördüğünün ben olduğumu bildiğine emindim. Görüş alanıma ev girdi ve hızlı adımlarımı oraya yönelttim.Kapıya adımladım ve anahtarı deliğe sokup açtım.Sam üstüme atladı.Kıkırdadım ve başını öptüm.Arkamdan kapıyı kapattım ve içeri geçtik.Poşetimle beraber mutfağa ilerledim.Sam’e döndüm.