Benim İçin Komik

100 6 9
                                    

Alarmın sesiyle uyandım. Yataktan kalkıp aynadan kendime baktım. Dün gece Hei uyuyana kadar uyumamıştım. Bu yüzden gözlerim hafif şişti. Galiba bugün biraz daha makyaj yapmalıydım. Mutfağa indim kendime ve Hei'ye birer tane sandiviç hazırladım. Kendiminkini yiyip odama çıktım. Kırmızı kareli bir etek, beyaz bir tişört giyinip evden çıktım.

 Kırmızı kareli bir etek, beyaz bir tişört giyinip evden çıktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Taksiye binip şirkete gittim. Asansöre binip üçüncü kata çıktım. Dün gördüğüm odaya girdim.

-Hoşgeldin Yoora. Nasılsın?
-İyiyim sen nasılsın Choie?
-Bende iyiyim. 

Bu odada dün görmediğim birkaç kişi daha vardı. Onlarlada tanışıp işe koyulduk.
İlk önce içeriye 4 kişilik bir grup girdi. Sırayla hepsinin fotoğrafını çekmeye başladık. Sadece bir kişi kalmıştı.

-Jung-Hwa! Hadi buraya gel.

...

Fotoğraf çekimleri bitmişti ve ben de bitmiştim.

-Yoora, hadi gel. Yemek yiyelim.

Oturduğum yerden kalktım. Asansöre binip yemekhaneye geldik. Kendime bir tabak aldım ve sıraya geçtim. Tabağıma konulan yemekle Choie'ye baktım.

-Şu masada arkadaşlarım var. Hadi gel oraya gidelim.

Gösterdiği masaya baktım. O çocukda oradaydı.
Masaya oturduk. Herkes bana bakıyordu. Kolumun dürtülmesiyle, kendimi tanıtmak aklıma geldi.

-Merhaba. Ben Kang Yoora.

Bir kişi hariç hepsiyle tanışmıştım. Sıra ona gelince baktım.

-Yoongi, Min Yoongi.
-Memnun oldum.

Elimi uzatmıştım ama o tutmamıştı bile.

-Ah, onun kusuruna bakma.
-Yok, bu kusuru diğerinin yanında ne ki.
-Ne?
-Biz-
-Kendisi insan gibi gelip benimle konuşmadığı için tanışmak zorunda kaldık.

Başımı çevirip ona baktım. Sözünü kesmiştim. Gözlerini kısmış bana bakıyordu. Bende ona dil çıkartıp yemeğimi yemeye başladım.
Bir süre sonra birisinin bana baktığını hissedip başımı kaldırdım. Yoongi bana bakıyordu. Ne var dermişçesine başımı salladım. Başını sallayıp yemeğini yemeye devam etti. Anlamamıştım.
...

Herkesin yemeği bitmişti. Şimdi sohbet ediyorduk. Çok eğlenceli insanlardı. İçlerinden en çok Hoseok'u sevmiştim. Çok tatlı bir insandı.
Biraz daha oturup bahçeye çıktım. Herhangi bir banka oturdum. Cebimden telefonu çıkartıp Hei'yi aradım. Açmıyordu. Uyuyordu galiba. Ona mesaj atıp telefonu cebime koydum. Bugün hava çok güzeldi. Gözlerimi kapatıp tatlı esintinin bedenime değmesine izin verdim. Bu çok güzel hissettiriyordu. Bunu telefonumun sesi bozdu. Choie arıyordu.

-Alo, Yoora. Nerdesin?
-Bahçedeyim.
-Çabuk gel, bugün işimiz çok. Erken başlıycaz.
-Tamam geliyorum.

İçeriye girip asansörün gelmesini bekledim.

-Hadi ama..

Sonunda asansör gelmişti. Kapı açılınca içeride Yoongi'yi gördüm. Umursamadan girdim. Üçüncü kata bastım. Asansörden sesler geliyordu. Biraz korkmuştum. Kaçıncı katta olduğumuza baktım. Daha birinci kattaydık. Birden asansör durdu ve bende dengemi kaybedip Yoongi'nin üstüne düştüm. Gözlerimi açtım. Şuan en son olmak istediğim pozisyondaydık. Şuan çok utanmıştım.

-Galiba üstümde durmayı çok sevdin.
-Ne? H-hayır.

Üstünden kalktım.
Eminim kızarmıştım. Cebimden telefonu çıkarttım. Çekmiyordu.

-Kaç kilosun sen?
-Neden şimdi bunu soruyorsun?
-Üstüme düşünce nefes alamadım da ondan.

Birde gülüyor.

-Komik değil.

Birden önüme geçti ve kollarını başımın iki yanından geçirdi. Ona bakmıyordum. Bana iyice yaklaşıp konuştu.

-Benim için komik.

Ellerini tutup aşağıya indirdim.

-Ama benim için değil.

Asansörün çalıştığına dair duyduğum ses beni rahatlatmıştı. Önünden çekildim ve ineceğim kata gelmeyi bekledim. Kapı açılınca indim.

...

Bugün çok yorucuydu. Askıdan çantamı aldım. Asansöre binip giriş kata geldim. Şirketten çıkıp takisiye binip eve geldim.
Çantamdan anahtarları çıkarıp kapıyı açtım.

-Hei! Hei!

Ses gelmiyordu. Yavaş adımlarla salona gittim. Hei koltukta uyuyordu. İçim rahatlamıştı.
Yukarıya çıkıp üstümü değiştirdim. Mutfağa gidip kendime ramen yapıp salona geçtim. Televizyondan bir film açıp izlemeye başladım. Uzun zamandan beri ilk defa korku filmi izliycektim.

...

Filmin en heyecanlı yerindeydim. Hei daha uyanmamıştı. Uykucu. Üstünü örtüp televizyona baktım.

-Yoora!

Çığlık atıp yere popo üstü düştüm. Çok acımıştı.

-Hei! Öldüm ya!
-Şaka yapmak istedim.

Gülüyordu. Çok korkmuştum.

-Böyle şaka mı olur?! Ödüm koptu. Hem sen uyumuyor muydun?
-Bir saatten beri uyanığım. Film izliyordum seninle.

Popomu tutarak ayağa kalktım. Koltuktaki yastığı alıp Hei'ye vurup kaçtım. Koltuktan kalkmış beni kovalıyordu. Evde kovalamaca oynuyorduk. Birden ayağım halıya takıldı ve yere düştüm. Üstümede Hei düşmüştü. Nefes alamıyordum.

-Hei. Üstümden. Kalk. Nefes, nefes..

Üstümden kalkınca rahatladım. Derin bir nefes alıp ayağa kalktım.

-Seni yakaladım Yoora!

Beni kollarının arasına aldı.

-Şimdi cezanı çekiceksin pis böcek seni.

Bana sıkıca sarıldı ve bıraktı. Vücudumdan çıtlama sesleri duyuyordum.

-Her yerim çıtladı. Hei, sen benim haberim olmadan vücut mu çalışıyorsun?
-Hayır, ben doğuştan böyleyim.

Kollarını sıkıp olmayan kaslarını gösterdi. Bu kız çok komikti.

...

Yatağıma geçip telefonda oyun oynamaya başladım. Oyunu kazanacağımı düşünürken kapı çalmıştı ve dikkatim dağılmıştı. Kazanamamıştım.

-Yoora?
-Hei, ne oldu?
-Bugün seninle uyuyabilir miyim? Film yüzünden kor-
-Hadi yastığını al da gel.

Arkasından yastığını çıkarttı. Bu kız gel demesem bile gelirdi. Korkulurdu bu kızdan gerçekten.
Yana kaydım. Yanıma yatıp bana sarıldı.

-Hei?
-Hı?

Güldüm ve devam ettim.

-Yatağın altına canavar var mı diye bakıyım mı?

Bana ciddi misin bakışı atıp koluma vurdu.

-Uyu Yoora.

Gülüp Hei'ye sarıldım ve gözlerimi kapattım.

Smile, I'm pullingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin