İyi okumalar...
Herkes ekip arkadaşını seçtikten sonra zil nihayet çalmıştı. Zilin çalmasıyla birlikte kitaplarımı çantama yerleştirdim. Gitmek için hazırlanıyordum ki Bella'nın gelmediğini fark ettim. Başını sıraya yaslamış hareketsizce duruyordu.
"Tatlım? İyi misin?" Bir yandan da Bella'yı dürtüyordum.
"Nasıl iyi olabilirim ki?" dedi başını sıranın üzerinden kaldırmadan.
"Aptal bir ödevi fazla büyütüyorsun güzelim." Sınıfta bizden başka kimse kalmamıştı. Bende Bella'yı avutmak için yanına oturup elimden geldiğince bir şeyler söylüyordum.
"Anlamıyorsun Becky. Bu dersteki notlarımı biliyorsun. Son şansım bu ödev. Ve o kızla vakit geçirmekten söz ediyoruz. O sevmediğim Bayan Sürtükle." demesiyle başını sonunda kaldırmıştı. Saçları önüne gelmişti ve bu haliyle çok çeresiz görünüyordu. Bella'yı anlıyordum. Sevmediğin biriyle çalışmanın ne kadar zor olduğunu da biliyordum. Ama onunla geçireceği vakit sadece iki günden ibaretti.
"Bebeğim sen güçlü bir kızsın. Sadece iki gün. Başarabilirsin. "
"Yapabilir miyim diyorsun?" Biraz daha sakinleşmiş görünüyordu.
"Tabiki hayatım. Sen Isabella'sın ya kendini bilmez bir sürtükle mi baş edemeyeceksin? "
"Evet öyle. Haklısın Beck. Onun hakkında öyle bir yazı yazacağım ki bizi gördüğünde yolunu değiştirecek. " diyerek kahkaha attı Bella. İşte şimdi gerçek Bella kendine gelmişti.
"İşte böyle. Hadi bahçede biraz hava alalım. "
Bella'nın koluna girdikten sonra bahçeye doğru ilerlemeye başladık. Bella bana yapacakları hakkında bir şeyler anlatıyor ben ise ona destek veriyordum.
Bahçeye geldiğimizde aklıma Harry'le konuşmam gerektiği geliverdi. Ona ödevi ne zaman yapacağımızı ve buna benzer sorular soracaktım.
"Tatlım az kalsın unutuyordum. Benim Harry'i bulmam gerek. Senin için sorun olur mu?"
"Ödev hakkında mı? "
"Evet."
" O zaman bende şu sürtüğü bulsam iyi olacak galiba."
"Bu iyi olur." diyerek Bella'nın yanağına bir öpücük kondurduktan sonra Harry'i aramak üzere okula geri döndüm. Son dersim başlamadan onu bulsam iyi olacaktı. Ayrıca şu Jack ile kütüphanede yaşanan olaydan sonra onunla konuşmamıştım. Önüme çıkan birkaç kişiye Harry'i sorduğumda Bayan Bishop'un odasında olduğunu söylediler. Bende oraya gitmek için hızlı bir şekilde adımladım.
"Becky?" Arkama döndüğümde seslenen kişinin Harry olduğunu fark ettim.
"Ah Harry bende tam senin yanına gelmek üzereydim. Bayan Bishop'un odasında ne yapıyordun?"
"Kamera kayıtlarına göz attım. Bizi kilitleyen kişiyi bulmak için. " dedi sesi hala sinirliydi.
"Bir şey bulabildin mi ?"
"Kilitlendiğimiz günün tarihi silinmiş. Ne garip değil mi?"
"Bu nasıl olur? "
"Nasıl olur söyleyeyim Becky. Biri bizimle oyun oynuyor. "
"Önemli bir şey olduğunu sanmıyorum. "
"Önemli bir şey olmadığını mı söylüyorsun? Bizi kilitleyen kişi Jack ve ben bunu ispat edemiyorum. Becky o herifin bizimle büyük bir problemi var." diyerek duvara yaslandı Harry. Yorgun gözüküyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maybe One Day
Fanfiction''Her şeyden ve herkesten uzak olup yalnız sana yakın olsam olmaz mı?'' Mutlu olabilmenin tek şartı unutmayı başarabilmekti... ❄Tüm hakları saklıdır