"Anne bir şey olmayacak.""Evet klüpte."
"En yakın arkadaşımın."
"Anne bu gecelik zaten."
"Annem izin vermiyor deyip gitmeyeyim mi yani?"
"Tamam mı?"
"Oley be! Seni seviyorum. Sonra görüşürüz."
Jennie'nin konuşmalarını dinlerken yüzümde bir gülümseme oluşmuştu. En yakın arkadaşımız Eun Hee'nin doğum günüydü. Klüpte kutlayacaktı. Benim daha önce gitmişliğim vardı fakat Jennie sanırım ilk kez bize katılacaktı.
"Ne gülüyorsun be! Tabi seni-" deyip ne söylediğini anlayınca susmuştu.
"Tabi benim hesap verecek bir annem yok."
"Özür dilerim Rose. Öyle demek istemedim."
"Özür dilemene gerek yok Jennie. "
Elindeki telefona geri döndü ben de telefonumu şarjdan almak için ayağa kalktım. Mesaj bildirimini görünce yüzümde istemsiz bir gülümseme baş göstermişti.
"Sevgilin mi mesaj atmış?"
"Evet."
Chanhyuk'la iki senedir birlikteydik. Üniversitenin ilk yılında fotoğrafçılık klübünde tanışmıştık. Güzel tesadüfler oluşturarak sürekli karşıma çıkıyordu. Sonunda sevgili olmayı teklif ettiğinde onu çoktan sevmeye başladığım için kabul etmiştim.
"Hazırlanmamız gerek Jen. Geç kalırsak Eun Hee bizi boğar."
"Tamamdır. "
Odalarımıza geçtik. Jennie ile aynı sınıftaydık. Onunla da üniversite de tanışmıştık. Bu sene de aynı eve taşınıp ev arkadaşı olmuştuk.
Bu gece için hazırladığım siyah mini eteğim ve gümüş rengi parlak büstiyerimi giydim. Saçlarımı enseme yakın bir yerde at kuyruğu olarak bağladım.
"Hazır mısın Jen?"
"Evet Rosie."
Odasından çıktığında afet gibi görünüyordu. Siyah saçlarını tepeden sımsıkı örmüştü. Üzerine iyice yapışan siyah elbisesini kırmızı rujuyla tamamlamıştı.
"Kaparlar seni bak."
"Dalga geçme."
"Çok ciddiyim Jen. Bu gece Jimin gözlerini senden alamayacak."
"Saçmalama. O hiçbir zaman benimle ilgilenmedi."
"Gecenin sonunda görüşürüz o zaman."
...
Jennie partiye tek geleceği için Chanhyuk'un beni almasını istememiştim. Partide buluşacaktık. Klübün kapısına geldiğimizde dışarıya kadar yükselen müzik sesleri partinin başladığının habercisiydi.
İçeri girdik. Jennie yüzünden birkaç göz üzerimize dönmüştü bile. Chanhyuk'u gördüğümde yanına ilerlemeye başladım. Eun Hee'nin yanındaydı. Biz gelince hemen sustular.
"Çok güzelsin bebeğim." Utanıp gülümsedim.
"Sen de fena sayılmazsın." Deyip takıldığımda beni öpmek için uzandı. Kafamı çevirince sinirle gülümsedi. Ne yeri ne zamanıydı. Hiç öpüşmemiştik ve bunun burda olacağını mı düşünüyordu?
"Doğum günün kutlu olsun Eun Hee."
"Teşekkürler kızlar. Jennie gelemez diye düşünmüştüm. Malum anne meselesi falan. Ve Rose sen de ona uyardın diye düşünmüştüm."
Söylediğiyle Jennie'nin yüzü düşmüştü. Bununla ilgili hiç üzerine gitmezdik. Bu kıza ne olmuştu böyle.
"Partine katıldığımız için memnun değil gibisin Eun Hee."
"Ah, hayır Rose. Siz benim en yakın arkadaşımsınız."
En yakın arkadaş kısmını kinayelinize şekilde vurgulamıştı. Cidden ters giden şeyler vardı.
Pastanın geleceğini söyleyen görevlilerle pastasını kesti. Danslar edildi. Klüpteki insan sayısı sanki gittikçe artıyordu. İçki içmek istememiştim. Bu geceyi bulanıklaştırmak istemiyordum.
"Rose az önce Jimin'le dans ettik." Jennie'nin heyecanla söyledikleri karşısında oturduğum koltukta ona doğru döndüm.
"Ben sana söylemiştim."
"Ya hayır. Aslında şöyle oldu, hareketli müzik çalarken bir anda slowa geçildi. Biz de yan yanaydık. Göz göze gelince dans edebilir miyiz diye sordu. Mecburiyetten yani."
"Kendini kandırmaya devam et Jennie." Jimin okulun kötü çocuklarındandı. Hani şu "sadece yakın arkadaşlarımla takılırım, çok zenginim, tüm kızlar bana hasta" tiplerindendi. Ama bu Jennie kadar güzel bir kızı reddedeceği anlamına gelmiyordu.
"Eun Hee nerde?"
"Bilmiyorum ki. Peki Chanhyuk?"
"Merdivenlerden yukarı çıkarken gördüm."
Jennie dans pistine geri döndü. Telefonum titreyince elime aldım.
"Sevgilin şu an çok kötü bir şey yapıyor."
"Üst kat 4 numaralı oda."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cheat •rosékook
Fanfiction"Ben, Park Chaeyoung, yaşadıklarımı misliyle yaşattıracağım." Jeon Jungkook Park Chaeyoung