15

990 84 3
                                    

Elindeki kanlı eldiveni atıp yıkarken gülümsedi. Şuanlık ona kalan her şeyi yapmıştı. Geriye Ayla'nın uyanması kalmıştı.

Ameliyathane'den çıkıp kapıda bekleyen Asır ile karşılaştı. Kısa bir bilgilendirmeden sonra ise kendine kahve aldı.

Aradan bir kaç saat geçmişti. Çağlar'ın tahminlerine göre Ayla birazdan uyanacaktı. Selma ile yanlarına gidip baktı.

Asır Ayla'nın başında beklerken çalınan kapı ile "gir" dedi. İçeri giren iki doktor'a gülümsedi.

Aralarında geçen kısa bir muhabbetten sonra Odada Ayla'nın sesi duyuldu. "Abi?"

Oradaki herkesin yüzü Ayla'ya dönerken, yavaş yavaş kendine geliyordu Ayla.

"Ayla? İyimisin? Bir yerin acıyor mu?" Abisinin bu haline gülüp gözlerini odada gezdirdi.

Gözleri Çağlar'ı bulunca Çağlar göz kırptı.

Odadaki herkes korkuyordu. Normal bir şekilde konuşamayabilirdi çünkü. Sadece küçük bir ihtimal vardı.

"Ya konuşsana kızım! Deli etme beni!" Diyen Asır herkesi güldürmüştü.

"Ne konuşayım ki?" Diyen Ayla ile odadaki herkesin yüzü bir kez daha gülmüştü. O ihtimal gerçekleşmiş ve Ayla'nın normal bir şekilde konuşmasını sağlamıştı.

"Konuşuyorum. Düzgün bir şekilde konuşuyorum." Asır dikkatli bir şekilde Ayla'ya sarıldığında, Çağlar Selma'nın koluna dokunmuştu.

Selma ise Asır'ı bilgilendirmek bahanesiyle odadan çıkartmıştı.

Çağlar koltuğa oturup Ayla'ya baktı. "Çağlar. Teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim."

Çağlar gülümseyip konuştu "sözümü tuttum sadece"

Ayla ameliyata girmeden önce bir şey fark etmişti. Ve bunu şimdi söyleyecekti. Onun için önemliydi çünkü.

"Çağlar... seviyorum seni" bilerek tersten söylemişti. Bu hastalık onu aşık ettirmişti.

HASTA || TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin